Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Dünyanın en değerli hazinesi, üstün yetenekli gençler oldu. İşte bu yüzden beyin avcıları dünyanın dört bir yanını dolaşarak, parlak beyinlere her türlü burs olanaklarını sunuyorlar. Bu çerçevede en çok ziyaret edilen ülkelerden biri de Türkiye.
Uluslararası eğitim fuarlarının biri başlıyor, diğeri bitiyor. Yabancı üniversite ve liselerin biri gidiyor, diğeri geliyor. Onlar çok iyi öğrenci, biz de çok iyi okullar aradığımız için her iki taraf da memnun.
Bu fuarlardan ikisi dün Hilton’da başladı. Biri üniversite adaylarına, diğeri de lise öğrencilerine yönelik. İlkini İEFT, ikincisini ise ISE düzenliyor. Bu çerçevede Türkiye’ye gelen bir grup üniversite ve lise temsilcisiyle görüştüm. İlginç şeyler anlattılar. Onlar için Türkiye, hem büyük bir pasta hem de mutlaka kazanılması gereken bir ülke.
Cuma akşamı, Beyoğlu’ndaki Fransız Sarayı’nda 27 Fransız yükseköğretim kurumunun temsilcileri vardı. Önce Fransa’nın İstanbul Başkonsolosu Christine Moro konuştu. Bu sürecin Fransa ile Türkiye arasındaki dostluğa yeni bir ivme kazandıracağını anlattı.
Bu konudaki önemli bir başka anekdot ise tıpkı bizdeki gibi Avrupa’nın en iyi beyinlerinin de ABD’ye gitmesi. Avrupa geç de olsa bunun farkına vardı ve öğrencilere sunulan olanakları hızla artırıyor.
Fransız Konsolos Bayan More, Türkiye ile Fransa arasındaki ilişkileri geliştirmek isteyen, aynı zamanda eğitime de fazlasıyla ilgi duyan bir diplomat. Kokteylde bakın neler söyledi:
“Türkiye’deki Fransızca eğitim yapan okullarda 11 bin öğrenci var. İki ülke arasındaki kültürel ilişkiler ve dostluk, bu öğrenciler sayesinde daha da artıyor. Fransa’ya dünya genelinde gelen öğrenci sıralamasında Türkiye 3. sırada. 2 bin 500 üniversite öğrencisi var. Ayrıca 300 ERASMUS öğrencisi geldi. Daha da artsın istiyoruz. Türkiye genç bir nüfusa sahip, yüzü Batı’ya dönük, ekonomisi sürekli gelişen bir ülke, en iyi öğrencileri ararken Türkiye’ye gelmekle çok iyi yaptınız...”
Fransa’daki yükseköğretim kurumlarının uluslararası alanda tanıtımı ve öğrenci değişimi için kurulan Campus France’ın Genel Müdürü AndrÈ Siganos ve kurum temsilcileri de Fransız üniversiteleri konusunda çok iddialıydılar. Paris Teck’in direktörlerinden Jan Rembowski, çok net bir şekilde ABD’nin en iyi mühendislik kurumlarından MIT’e meydan okudu. Daya iyiyiz dedi.
Siganos’nun şu sözleri ise çarpıcıydı:
“Yıllarca Türk öğrencilerin kalitesini göz ardı ettik. Fransa yükseköğretimde ticaret yapmıyor. Dünyada dost kazanmak ve kültürel zenginliğini tanıtmak için üniversitelerinin kapılarını yabancılara açıyor.”
Fransa’da yükseköğrenim parasız. Hukuk ve siyasal gibi bazı alanların dışında ille de Fransızca bilmek gerekmiyor. İngilizce de yeterli. İlgi duyanlar Fransız temsilciliklerindeki Campus France yetkililerinden ayrıntılı bilgi alabilirler.

Liselilere ABD bursu
ISE’nin dünyanın en prestijli üniversitelerine öğrenci gönderen lise temsilcileriyle yaptığı fuarların son durağı da yine Hilton. Eğer ÖSS’yle uğraşmayıp yurtdışında önce iyi bir lisede, ardından da iyi bir üniversitede öğrenim görmeyi düşünüyorsanız, bu fuarda size çok farklı seçenekler sunulabilir. Hatta 10 ila 30 bin dolara varan burslar alabilirsiniz. Yeter ki üstün yetenekleriniz olsun. Seçenek çok, öğreniminizin tümünü ya da bir bölümünü orada yapabilirsiniz. İddialı okullardan The WebbSchools’un müdürlerinden Leo G. Marshll ile uzun uzadıya ABD’deki lise öğrenimi ve kendi okullarını konuştuk. O da iyi öğrenciler bulmak için dünyayı dolaşıyordu. “Yabancı öğrenciler bizim için vazgeçilmez. Çünkü onlar okulumuza da, ülkemize de zenginlik katıyor” dedi. Mezunları ABD’nin en iyi üniversitelerine giriyormuş. Zaten eğitim sistemlerini anlattığında, bizimkilerin çektiği ÖSS çilesinin ne kadar boş ve acımasız olduğu çok daha net görülebiliyor...
Özetin özeti: Başkaları gençlerimizin fazlasıyla farkında. Ah bir de biz varabilsek. Dahası, biz neden aynı arayış içinde değiliz?..