‘Döviz yükselecek, emlak etkilenmeyecek’

Dünyadaki ekonomik kriz Türkiye’yi etkiler mi? Ankara’ya bakılırsa, “Kesinlikle etkilemez. Belki teğet geçer“. Ama kamuoyu hiç de öyle düşünmüyor. Genç Bakış’ın bu haftaki SMS anket sorusu buydu ve katılımcıların yüzde 86’sı, küresel krizin Türkiye’yi de etkisi altına alacağına inanıyor.
Ekonomiden sorumlu eski Devlet Bakanı, Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, kayıtdışı ekonomi uzmanı Prof. Dr. Osman Altuğ ve dünya piyasalarını yakından izleyen gazetecilerden biri olan Yiğit Bulut’un konuk olduğu Genç Bakış, dün bir rekora daha imza attı. Gece yarısı 00.41’de yayına girmesine rağmen sadece o yayın diliminin değil tüm gün programlarının tamamına yakınını geride bıraktı. Özellikle de en çok izleniyor denilen kadın programlarını. Bu da mutfaktaki yangının en önemli göstergelerinden biri olarak dikkatleri çekti.
Programda müthiş anekdotlar vardı. İşte Arel Üniversitesi’ndeki programdan satırbaşları:

Abdüllatif Şener

- Türkiye bu krizden etkilenmeyecek demek Türkiye’yi tanımamaktır.
- Bir işsizin yaşadığı sıkıntıyı hissetmeden Türkiye’de ekonomik sorun yok demek duyarsızlıktır.
- Bankalarımızın yüzde 42’den fazlası yabancılaşmış durumda. Oysa 5 yıl önce bu oran yüzde 5-6 civarındaydı. Ben hep karşı çıktım ama kabul görmedi. Ayrılmamın bir nedeni de bu.
- 5 yıl boyunca hiçbir özelleştirme ihalesinde imzam yoktur. GalataPort’u özelleştirmeye kalktılar, imza atmadım, iade ettim.
- Başbakan bir taraftan havuç, bir taraftan sopa yöntemiyle; konuşan, düşünen, üreten Türkiye’yi susturmaya, baskı altına almaya çalışıyor. Bence en büyük tehlike budur.
- Kayıtdışı ekonomi engellenemiyor çünkü siyasetin doğasında var. Bunu engelleyecek birimlerin içinde bulunanların, kendileri ve hayatları kayıtdışı ise ekonomiyi kayıt içine almazlar.
- Siyasi çalışmalara başlayacağım ancak Siyasi Partiler Kanunu gereği yerel seçimlere yetişemeyeceğim.

Yiğit Bulut
- 2001 gibi bir finansal kriz olacağını düşünmüyorum. Çünkü 2001 krizi bilerek yaratılmış bir krizdi. 2001 krizi ile Türkiye’nin bankaları, varlıklarımızın büyük bir kısmı yabancıların eline geçti.
- Bu kez bir finansal kriz değil, reel sektör krizi göreceğiz. Yani bir sabah kalktığınızda Türkiye’nin en büyük holdinginin bir fabrikası kapanmış olacak. Vatandaş çok etkilenecek, işsizlik çok artacak.
- 2001’de finansal sektörün dinamiklerini yabancılara kaptırmıştık. Şimdi bu krizle reel sektörde elimizde son kalanları da yabancıların eline teslim etmek zorunda kalacağız.
- 2002 sonrasında dolar bazında iç borç cumhuriyet tarihinin 5 katına çıktı.
- IMF ve Dünya Bankası bizim gibi ülkeleri kandırmak için kuruldu. Kemal Derviş gibi adamları alıp yetiştirmeye başladılar. 2001’de bize her şeyinizi satın dediler, şimdi kendileri her şeyi devlet elinde topluyor.
- Vatandaşların Türk Lirası’nda kalıp ellerinde döviz kalmışsa yükselen fiyatlarla Türk Lirası’na geçmesini öneririm. Borsadan uzak dursunlar.
- Türkiye’de emlak sektörünün çok fazla etkileneceğini düşünmüyorum.
- Türkiye’de bir ekonomik sistem yok.
- Şener gitti, yerine İngiliz vatandaşı Mehmet Şimşek geldi.
- Türk tarımı ve turizmi yabancı bankaların ipoteği altında.

Osman Altuğ
- AKP’nin kuruluşu sırasında, Başbakan’la görüşmelerimiz oldu, bana siyaset teklif etti. “Bu düzeni değiştirecek miyiz?” diye sordum, “Hocam sonra konuşuruz” dedi. Ben de dedim ki, “Allah işini rast getirsin.”
- Siyasetin finansmanı kayıtdışı. Bir ülkede siyasetin finansmanı kayıtdışıysa, o finansmanı halk değil, parası olanlar yapıyorsa, o rejimin adı “parakrasi”dir. Yani parası olanların demokrasisi.
- Türkiye ekonomisi krizde değilmiş. Yahu Türkiye ekonomisi kronik krizde. Yer gök ithal malı doldu, üretici sapır sapır döküldü. Kuru fasulyeyi bile Arjantin’den, şekeri Brezilya’dan alıyorsun. Şekerpancarı öldü. Hâlâ görmüyorsunuz!
- Döviz rezervleriyle övünmeye başladılar. 70-80 milyar dolar döviz rezervi varmış. Kimin parası bu? Borç bu, senin paran değil. 575 milyar dolar borcun var, yıllık yüzde 20 faiz ödüyorsun, sonra yüzde 5.22 ile döviz rezervi namı altında Türkiye’nin parasıymış gibi, bankalara borç veriyorsun. Hangi aklı başında adam, yüzde 22 ile borç alıp yüzde 5 ile satar.
- Türkiye’ye üçkâğıt ekonomisi hâkim olmuştur. Üçkâğıt ekonomisiyle sorunlarını çözüp kalkınmış hiçbir ülke yoktur.
- Ödemeler dengesi açık, bütçe açık, dış ticaret dengesi açık, bankaların, Merkez Bankası’nın, Hazine’nin, özel sektörün poziyonları açık. Türkiye ekonomisine önden bakıyorsunuz açık, arkadan bakıyorsunuz açık. Türkiye ekonomisi striptiz yapıyor.
- 6 yıl önce 600 milyon dolar olan cari açık bugün 55 milyar dolardır.
- Düşük kur, yüksek faiz modeli Türkiye’ye giydirilmiş bir deli gömleğiydi, akıllı adam işi değildi.
- Dolar alıp başını gidecektir, tutunamayacaktır.
- Bu hükümet döneminde, Merkez Bankası’nda basılan para 7 misli arttı. Bas bas nereye kadar? Karşılığında üretim yok.
- Türkiye’de rakamlar gerceği yansıtmaz, çünkü ekonomi kayıtdışıdır, kayıtdışında enflasyon oranı palavradır.
- Siyasetin finansmanını halk sağlarsa, parti içindeki ağalık sistemi olmaz.
- Türkiye’nin en büyük tekstil kuruluşu 22 Eylül’de iflas erteleme istedi. Durum o kadar ciddi.
Özetin özeti: Şu günlerde ekonomiyi, iktidarı eleştirenler çok alkış alıyor. Hem de çok...