İstanbul Teknik Üniversitesi’nin eski rektörlerinden Kemal Kafalı vefat etti. 12 Eylül ve YÖK yönetimine, özellikle de Doğramacı’ya karşı dik duran, yeri geldiğinde direnen, yeri geldiğinde de mücadele eden sayılı rektörlerden biriydi. Rektör gibi rektördü. Dün, İTÜ’nün internet sitesine girdim, vefatla ilgili tek kelime yoktu. Gazetelerdeki vefat ilanları arasında da İTÜ’nün ilanını göremedim. Acaba gözümden mi kaçtı?..
Geride kalanlarına ve sevenlerine Allah sabır versin. Koltuklar gibi, hayat da bir var, bir yok. İktidar sahipleri nedense bunu hiç anlamıyor...
Öğrenci affı
Öğrenci affı, Milli Eğitim Bakanı Çelik’e rağmen çıkıyor. Hem de sınırsız bir şekilde.
Yeni çıkarılacak affın da öncekiler gibi kadük kalmaması için bazı esneklikler getirilmesinde sonsuz yarar var. Örneğin öğrenci, eğer isterse, atıldığı üniversite yerine başka bir üniversiteye yatay geçiş yapıp sınavlara orada girebilmeli. Öğreniminin geri kalan kısmını da orada tamamlayabilmelidir. Yoksa, geldikleri gibi geri giderler. Geçmişte hep böyle oldu... Liseden atılanlar ile KKTC’deki mağdurlar da unutulmamalıdır.
Bu arada kontenjan artışı, ek kontenjan, af derken üniversiteler balık istifi doldurulacak. YÖK biraz da bunu düşünmeli. Popülizm iyi de, nereye kadar?..
Mütevelli heyeti
Üniversitelerin mütevelli heyetleri tarafından yönetilmesi, rektörleri de mütevelli heyetlerinin seçmesi öneriliyor. Bazıları da bunu destekliyor. Hayret ki hayret. Sanki bu ülkede yaşamıyorlar, sanki bu konudaki deneyimleri bilmiyorlar, sanki bu dahiyane fikir daha önce hiç kimsenin aklına gelmedi!..
ODTÜ deneyimi ortada. 1956’da kuruluşundan 1979’a kadar mütevelli heyetiyle yönetildi. 1979’da Anayasa Mahkemesi iptal etti. 1981’de de YÖK yası çıkınca ona tabi oldu. Söz, son iki dönemde rektörlük yapan Ural Akbulut’ta:
‘Mütevelli heyeti sistemi, Kemal Kurdaş’ın döneminde, yani 1961-69 arası çok iyi işledi. Ama ne zamanki koalisyon hükümetleri dönemi başladı, sistem iflas etti. Mütevelli heyetine kimlerin atanacağı koalisyon ortakları arasında pazarlık konusu olurdu.
Birini biri, ikisini, üçünü diğerleri belirlerdi. Bu yüzden bir türlü ortak karar alınamazdı. Şimdi aynı sıkıntıyı KKTC’deki Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde yaşıyoruz. Ben ve Nusret Aras burada mütevelli heyeti üyesiyiz. Bazen toplantılarda, ‘partime sormadan karar vermem’ diyen üyeler oluyor. Bu sistem, kukla üye, kukla rektör, kukla dekan istiyor. Beğenmediğini kapı önüne koyuyor. Dahası, tayin ve ihale işleri de baş ağrıtıyor. Kurdaş’tan sonra bizdeki rektörlerin sık sık değişmesi de bu yüzdendi...”
Vakıf üniversiteleri, güya şu anda mütevelli heyetleriyle yönetiliyor. Ama bu heyetler tümüyle göstermelik. Bu sistemi önerenlerin ve destekleyenlerin konuyu enine boyuna düşünmelerinde yarar var. Tarafsız bir rektör seçemeyen bugünkü yapı, tarafsız mütevelli heyeti seçebilecek mi?..
Başbakan’ın gözü dışarıda
Başbakan Erdoğan geçenlerde devletin onca anadolu lisesi, fen lisesi varken, başarı timsali olarak, kontenjanlarını bile dolduramayan özel okulları göstermişti. Tesadüfi değilmiş. KKTC’deki bir açılışa gittiğinde de bakın neler söylemiş! Onlar da alıp internet sitesinin baş köşesine flaş haber olarak koymuşlar:
“T.C. Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan bugün (22.07.2008) meclis grup toplantısında 20 Temmuz 2008’de açılışını yaptığı YDÜ Tıp Fakültesi ve üniversite kampusundan övgüyle söz etti. Grup toplantısında, KKTC’nin bir üniversite adası olması için her türlü desteği vermeye hazır olduklarını anlattıktan sonra, özellikle YDÜ’nün başarılarından etkilendiğini anlatan Başbakan şöyle konuştu:
‘Tıp Fakültesi’nin açılışını yaptığımız YDÜ’deki fiziki mekânlar olarak ben Türkiye’de özel sektörde böyle bir üniversite görmedim.’ Erdoğan’ın konuşmasını aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.”
Özetin özeti: Erdoğan keşke biraz da Başbakan’ı olduğu devletin kurumlarını yakından tanımaya çalışsa! Eminim, konuşmalarının içeriği tümüyle değişecektir. Ama nerdeee...
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025