Abdullah Karakuş

Abdullah Karakuş

akarakus@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Koronavirüs aşı tartışmalarını kök hücre uzmanı, TBMM onur ödülü ve TÜBİTAK bilim ödülü başta olmak üzere bir çok ödülü olan Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Taner Demirer ile konuştuk. Demirer, “aşı kısırlık da yapmaz DNA’ya da zarar vermez. Salgından kurtulmamız için mutlaka aşı olmamız gerekiyor” dedi.

Çin aşısı bugün Türkiye’ye geliyor. Ama aşı tartışmaları hala bitmedi. Türkiye’de aşı kabul oranı yüzde 55 dolayında.

Salgın döneminde aşının önemini özellikle uzmanlara sormak ve aşı olmak gerekiyor.

Haberin Devamı

Aşı tartışmalarını kök hücre uzmanı, Prof. Dr. Taner Demirer ile konuştuk. Demirer, “aşı kısırlık da yapmaz DNA’ya da zarar vermez. Salgından kurtulmamız için mutlaka aşı olmamız gerekiyor” dedi

Kök hücrenin kansere karşı kullanımı konusunda yaptığı çalışmalar uluslararası arenada yakından takip edilen Taner Hoca, gönüllü olarak Çin aşısı da olmuş.

Milliyet’in sorularını Prof. Demirer şöyle yanıtladı:

Kısırlık da yapmaz DNA’ya da zarar vermez

AŞILAR GÜVENLİ

- Aşıların güvenilirliği nasıl?

Alman, ABD ve İngiliz aşılarının güvenli olduğu görüldü. Çin aşısı ölü bir aşı. Böyle aşılardan bir yan etki beklemiyoruz. Çin aşısı ile ilgili Endonezya’da yüzde 97 etkili raporu geldi. Önemli bir yan etki yok. Brezilya’da da önemli bir yan etki rapor edilmedi. Çin, Alman, İngiliz, Amerika olsun aşı mutlaka yapılmalı. Neden derseniz? ‘Büyükannemizi büyükbabamızı koruyalım, eski günlerimize dönelim, pandeminin şiddetini azaltalım’ diyorsak aşılanmamız lazım. Toplum bağışıklığının yapılabilmesi için en az yüzde 60’nın bir ülkede aşılanması gerekiyor. İnsanların bulduğu aşıyı yaptırması önem arz ediyor. 

ESKİ İLE YENİ TEKNOLOJİ  FARKLARI

- Yeni teknoloji ve eski teknoloji aşılar arasındaki fark nedir?

Saklanması ve kullanması en kolay olan Çin aşısı. O eski teknoloji. Çin aşısı ölü bir aşı. Buzdolabında 6 ay tutabiliyorsun. Burada zorluğu olan Alman aşısı. - 70 derecede saklanması gerekiyor. Çözdükten sonra buzdolabında sadece 2 gün tutabiliyorsunuz. Bu yeni teknoloji. İki Türk bilim insanı bu aşıyı buldu. Uğur Bey ile Özlem Hanım mRNA teknolojisinde çalışıyorlar. Bizim önümüzdeki yıllarda kanser tedavilerinde bu mRNA teknolojisi damga vuracak. Esasen Uğur Hoca ile Özlem Hanım kanser tedavilerinde mRNA teknolojisini kullanıp vücudun kendi bağışıklığının kanseri yenmesi konusunda çalışıyorlardı. Ne zamanki pandemi devreye girdi onu bir kenara koyup hemen bu aşıyı geliştirdiler.

Haberin Devamı

MUTASYON AŞININ ETKİNLİĞİNİ DEĞİŞTİRMEZ

- Virüsün mutasyon uğraması aşıyı nasıl etkiler?

Aslında virüsler sık mutasyona uğruyor. Senede 300-500 kez uğrar. Bu korona virüsleri daha sok mutasyona uğruyor. Mevcut mutasyon İngiltere’de rapor edildi. Ve Uğur Hoca bir açıklama yaptı. Bu mutasyonun virüsün ancak yüzde 1’ini içerdiğini söyledi. Aşıların etkinliği konusunda olumsuz bir etki yapmayacağını zaten kendi çalışmalarında da virüste 4-5 kez mutasyon yapıp aşıyı denediklerini aşının yine etkili olduğunu dile getirdi. Dolayısıyla bu mutasyon bulaş hızını artırsa da aşıların etkinliği değişmeyecek. Bu mutasyonun çok abartılmaması lazım. Aşıların etkinliği son derece önemli. Genellikle mutasyonlar, 2002 yılında sars virüsü vardı. Onlar da koronavirüs, kendiliğinden durdu. Hatta mRNA aşılarına o zaman başlandı. Aşı yapımı yarıda kaldı. Şu aşamada mutasyonun aşıların etkinliği konusunda bir sıkıntı olmayacak.

Haberin Devamı

AŞI KABUL ORANI YÜZDE 55

- Aşı tartışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bizim aşıyı motive etmemiz lazım. ABD’de aşı kabul oranı yüzde 64, İngiltere’de yüzde 79. Yüksek rakamlar. İngiltere bir slogan geliştirdi. Bu aşı kabul oranını artırdı. Toplum önderlerinin fikir önderlerinin aşı olması da önemli. Sağlık Bakanlığı’nın bir kampanya yapması, kamu spotları oluşturması lazım. Bir slogan da belirlemesi gerekiyor. Çünkü bizde aşı kabul oranı yüzde 55 dolayında. Yüzde 70’leri bulmamız lazım. Bizde Cumhurbaşkanımızın ve siyasetteki liderlerin de aşı olup motivasyon yaratmaları lazım.

TEDBİRLİ OLUNMALI

- 2021 ile ilgili çağrınız nedir?

Bu virüsle ilgili bilinmeyen çok şey var. Onun için mutlaka bizim 2021 yılında maske, mesafe ve hijyene dikkat etmemiz gerekir. Bugün Japonya G7 ülkeleri içinde en az enfeksiyonla birinci sırada. Ne olmuş? Toplam ölüm 2 bin 547. Yani ABD’de de bir günde ölenler kadar. Ne yapıyor Japonlar? ‘Kapalı yerlerden, kalabalık yerlerden kaçının, maskenizi takın’ diyor. Slogan bu. Buna da uyuyorlar. Bizim 2021’de buna devam etmemiz lazım.

Kısırlık da yapmaz DNA’ya da zarar vermez

RNA’nın uzun vadeli yan etkisini ileride göreceğiz

- Uzun vadede aşıların yan etkisi olur mu?

Uzun vadeli yan etkileri olabilir mi? Böyle aşılarda bunların olmayacağını biliyoruz. mRNA aşılarında uzun vadeli yan etkileri olacak mı onu ilerde göreceğiz, onu kimse bilmiyor daha. Fakat güvenli. Eğer Çin aşısı yeteri kadar gelmezse B planımız bizim yerli aşımız. Yerli aşıda faz 2 faz 3 çalışması başlıyor. Bunu bir an  önce hızlı olarak bitirmemiz lazım. Çünkü aşılar Türkiye’ye girerse gönüllü denek bulamazsınız. Kendi aşımızı da hızlıca piyasaya sürmemiz lazım. Hatta Endonezya’nın yaptığı gibi belki aşının hammaddesini Çin’den alıp Tekirdağ’da aşı üretimine geçmek lazım.

- Aşı dünya nüfusuna yetecek mi?

Dünyanın da insanlığın yüzde 60’ının aşılanması lazım. Ancak bir problem var. İmalat, ihtiyacı karşılamayacak. İngiliz aşısı için yılda 3 milyar doz üretebilirim diyorlar. Alman aşısı için yılda 1.5 milyar doz üretebiliriz diyorlar. ABD’de 1 milyar diyor. Bunları toplarsanız 5-5.5 milyar doz ediyor. Bu ne demek? Yılda 2.5 milyar insanı aşılayabilirsiniz. Yani önümüzdeki yıl içinde mutlaka yeni aşılar yapılması gerekiyor. Aşıda eşitlikçi ve adaletli olmak lazım. Yani fakir ülkelerin de aşılanması lazım diğer ülkelerin de aşılanması lazım. Sadece Avrupa’yı ABD’yi Türkiye’yi aşılamanız yetmiyor. Küresel dünyada herkesin aşılanması lazım. Afrika’nın özellikle aşılanması lazım. Eğer bu yapılmazsa pandemiyi kontrol altına alamayız. Ne kadar çok aşı yapılırsa o kadar iyi ve salgın yok edilir.

Aşılar 9-12 ay koruyabilir

- Aşılar ne kadar süre koruyacak bizi?

Bilinmeyen şu. Bu aşılar ne kadar süre koruyacak? Bu tam bilinmiyor. Ne zaman göreceğiz bunu? Bunu 2 sene sonra anlayacağız. Benim şahsi görüşüm, aşının 9-12 ay civarında koruyacağını düşünüyorum. Kovid geçirenlerde koruma süresi ise 3-4 ay gibi. Kovid geçiren bazı uzmanlarımız geçirip tekrar oldular. Koruma süresi kısa gözüküyor. İkinci kez geçirenlerin daha ağır geçirdiği de rapor edildi. Ama aşıların hiç olmazsa 9-12 ay bir koruma sağlayabileceği ve belki de bizim senede 2 kez bu aşıyı yaptırmamız gerekecek. Kışa girerken ve ilkbahar gibi. Nezle, grip aşılarında olduğu gibi.

VÜCUTTA BİR FOKSİYONU BOZMAZ

- Aşı karşıtları var, salgın ve aşı ile ilgili neler söyleyeceksiniz?

Aşı karşıtlarına meydanı bırakmamız lazım. Aşı karşıtlığı çocukluk çağı aşıları ile ilgili de vardı biliyorsunuz. Ama aşı karşıtlığı salgında bizi bir yere götürmez. Daha kötüye götürür. Fransa’da aşı karşıtları sloganla ortaya çıktı. Bugün Fransa’da aşı kabul oranı yüzde 55 civarı. Aşı karşıtlarının olumsuz etkisi oluyor. Bizim ne yapmamız lazım? Bir aşı karşıtları bir de aşı tereddütü olanlar var. Aşı tereddütü olanları kazanmamız lazım. Bu aşılar DNA’da bir değişiklik yapmaz, vücutta herhangi bir fonksiyonu bozmaz. Otizm yapmaz. Kısırlık yapmaz. Bu aşıların böyle yan etkileri yok. Güvenilir aşılar. Türkiye’de aşı karşıtları kısırlık üzerinde duruyor. Böyle bir şey yapmaz. mRNA aşılar vücutta ne zaman bu virüsle karşılaşsa hemen antikor üretiyor. Bu mRNA DNA’ya bir zarar vermiyor. Bir müddet sonra da vücuttan atılıyor zaten. Bunu milletimizin iyi anlaması gerekiyor.