Mario Puzo’nun romanından uyarlanan, Hollywood’un film yaptığı ‘Baba’ serisinin sinema tarihinin kült yapımları arasına girmesinin birçok sebebi var. Hollywood tarihinin en beğendiğim yapımına dair şimdiye kadar izlediklerim ve okuduklarım ışığında bence ‘Baba’yı efsane yapan asıl etken, yönetmen Francis Ford Coppola...
Stüdyo ortakları Michael Corleone rolü için Sylvester Stallone, Robert De Niro ve Arnold Schwarzenegger gibi oyuncuları istemesine rağmen Coppola, Al Pacino’da diretti. Yönetmen, önce Al Pacino’yu, sonra yapımcıları ikna etti. Benzer bir uğraşı da alkol bağımlılığı yüzünden yapımcıların ‘kara liste’sindeki Marlon Brando’yu Vito Corleone yapmak için verdi. Coppola’nın hayalindeki oyuncu kadrosu da ortaya kült bir film çıkardı.
Bu örneği niye mi verdim? Kıvanç Tatlıtuğ’u yıllarca dram, Murat Cemcir’i komedilerde izledik.
Komediden drama
Hal böyleyken Nuri Bilge Ceylan ve Yılmaz Erdoğan ne yaptı?
Ceylan, 3 saat 9 dakikalık ‘Ahlat Ağacı’ filmindeki önemli rollerden birini komedilerle yıldızı parlayan Murat Cemcir’e verdi. Oyuncu da, üstlendiği karakterin üstesinden geldi. Cemcir, projedeki İdris rolüyle Moskova’daki Uluslararası East West Golden Arch
Yoğun geçen dizi çekimlerinden kıyafet alışverişine yeterli zaman ayıramayan Hilal Altınbilek, sorunu ortadan kaldıracak ilginç bir formül buldu.
‘Bir Zamanlar Çukurova’nın başrol oyuncusu, Cosmopolitan’a verdiği söyleşide, “Bu yaz alışveriş listenizde neler var?” sorusunu yanıtlarken yaşadığı soruna bulduğu çözümü şöyle anlattı:
“Çekimlerden kıyafet alışverişine zaman ayıramadığım için önümüzdeki yılın gardırobunu hazırlamayı düşünüyorum. Paris’te bir modaeviyle anlaştım. Bir hafta gideceğim. Balmumundan beden ölçülerimi çıkarıyorlar. Kalıbımı bırakmış olacağım. Yoğun set programı ve İstanbul dışında olmam nedeniyle yıl içerisinde benim için zor olan bu durumu ortadan kaldırmış olacağım.”
Altınbilek’in yaşadığı soruna pratik ve parlak çözüm getiren bu planı hayata geçince dizisinin seti Adana’da, modacısı ve modaevi Paris’te olacak... İlginç bir kombin!
Hadise’nin Belçika’dan gelen Türk şarkıcı olarak müzik dünyasına merhaba dediği günler dün gibi aklımda… O dönemde iki kez söyleşi yaptığım Hadise, hafta sonu Girne Merit Park’ta sahne aldı. Meslektaşım Lube Ayar’ın daveti üzerine hafta sonu Kıbrıs’a gittim ve yıllar sonra Hadise’nin canlı sahne performansını izledim.
Hadise, beş müzisyen, iki dansçı ve bir vokal eşliğinde sahneye çıktığında saatler 22.20’yi gösteriyordu. Şarkıcı, ara vermeden sürdürdüğü konserini bitirdiğinde saat 23.45’ti.
Hadise, “Farkımız Var”la başladığı konserinde sırayla şu şarkıları söyledi:
“Şampiyon”, “Mesajımı Almıştır O”, “Prenses”, “Deli Oğlan”, “Yaz Günü”, “Nerdesin Aşkım”, “Biz Burdayız”, “Sıfır Tolerans”, “Aşk Dediğin”, “Aşk Kaç Beden Giyer”, “Düm Tek Tek”, “Sarışınım”, “Seni Yerler”, “Rakkas”, “Süpermen” ve “Evlenmeliyiz”…
Hadise, hareketli şarkılar eşliğinde sıkça dans etmesine rağmen, salonu dolduranların kendisine eşlik etmediğini görünce, oturan dinleyici karşısında konser vermenin zorluğuna dikkat çekti. Çünkü Hadise’yi dinlemeye gelen hayran kitlesi çocuklar ve gençler değil, yaş ortalaması yüksek casino müşterileriydi.
Şarkıcının serzenişinden sonra “Düm Tek Tek”te birkaç genç kadın ayağa
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 7. Aile Şurası’nda görsel ve sosyal medya konusunda uyarılarda bulundu. Erdoğan’ın, kuşak programlarıyla diziler için televizyonlara, ahlaki değerlere saygının azaldığı sosyal medyayla, çocukların örnek aldığı ünlülere söyledikleri şunlar:
“Şayet medya organlarımız, kadın programları adına, bunun altını çiziyorum, mahremiyeti ve ailevi değerleri hiçe sayıyorsa, orada çok büyük bir sorun var demektir. Bu konuda medya organlarını özellikle ikaz ediyorum, uyarıyorum. Buna dikkat etmeleri gerekiyor. Çünkü bu gelecek nesillerin en önemli sorunu olacaktır.
Reyting kaygısıyla, televizyon dizilerinde ve sosyal medyada çarpık ilişkiler özendiriliyorsa, şiddete teşvik ediliyorsa, devletin attığı adımlar akim kalmaya mahkumdur.
Çocuklarımıza ilham kaynağı olması gereken sanatçılar ve sporcular, başarılarıyla değil de, özel hayatlarıyla gündeme geliyorsa, aile kurumunu korumamız elbette zorlaşacaktır.”
TELEVİZYON İZLEYİCİSİ NELERDEN ŞİKAYETÇİ?
Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) yaptırdığı, 2018 Televizyon İzleme Eğilimleri Araştırması, iki seyirciden birinin, Cumhurbaşkanı’nın uyardığı yayınlardan şikayetçi olduğunu ortaya koydu. Merak
Milli Eğitim Bakanlığı, ‘2023 Eğitim Vizyonu’ kapsamında öğretmenlerin mesleki gelişimleri ve yeterliliklerini artırmak için güzel bir proje başlattı. ‘Önce Türkçe’ adlı proje uyarınca TRT ve özel TV kanallarının haber spikerleri, öğretmenlere, Türkçe’nin söyleniş kuralları, etkili iletişim, beden dili ve diksiyon konularında eğitim verecek.
Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü’nün projesi kapsamında görev alacak haber spikerleri kimler?
TRT 1’den Işıl Açıkkar, Atv’den Duygu Canbaş, Cem Öğretir, Nihan Günay, NTV’den Seda Öğretir, Ahmet Arpat, Kanal D’den Buket Aydın, Habertürk TV’den Didem Arslan Yılmaz, Ceren Bektaş, Star TV’den Nazlı Çelik, Haber Global’den Erhan Ertürk, CNN Türk’ten Sultan Arınır, TRT Haber’den Fuat Kozluklu, TGRT’den Ekrem Açıkel, 24’ten Serkan Bayam, A Haber’den Cansu Canan Özgen.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın ‘Önce Türkçe’ projesinde eğitmen olarak seçtiği haber spikerlerinin hepsi, alanlarında başarılı isimler. 16 haber spikeri halen televizyon kanallarında aktif olarak haber nöbetinde ve yoğun bir çalışma temposu içinde. O nedenle ‘Önce Türkçe’ gibi güzel bir projeye ayırabilecekleri zaman sınırlı.
Bakanlık,
Son günlerde verdiği cesur pozlarla sosyal medyayı sallayan Hatice’ye bir rakip daha geldi!
Bir defilede giydiği transparan kıyafetle yaptığı kalça gösterisi günlerce konuşulan şarkıcı, gündemden düşmeye başlayınca bir hamle daha yaptı.
Geçtiğimiz yıl tanga giyip havuza yaptığı atlayış videosuyla ‘yürekleri hoplatan’ Hatice, geçtiğimiz hafta havuz başında verdiği gitarlı pozla ‘sosyal medyayı salladı’!
Şarkıcı, çıktığı defiledeki kalça gösterisi ve havuz başındaki seksi pozuna laf eden Sevda Demirel ve Çağla Şıkel’e, geçmişlerine gönderme yaparak sert yanıtlar verdi.
Verdiği pozlarla sosyal medyayı sallayan bir başka ünlü de Hadise… Şarkıcı hakkında çıkan haber, özetle şöyle:
“Hadise, göğüs dekolteli pozlarıyla Instagram’da şov yaptı. ‘Aşk Dediğin’ isimli yeni şarkısını dijital platformlarda yayınlayan şarkıcı, klip çekimi sırasında verdiği göğüs dekolteli pozlarıyla Instagram’ı salladı. Hadise’nin Instagram’da yayınladığı kamera arkası cesur pozları yüzbinlerce beğeni aldı.”
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin ile Sabah yazarı Salih Tuna’nın bir gün arayla dikkat çektikleri konu aynı:
Spikerin sunduğu haberdeki kişiye ekrandan parmak sallaması…
RTÜK Başkanı Şahin, habercilere tarafsızlık uyarısını Twitter hesabından yaptı:
“6112 sayılı Kanun’a göre ‘yayın hizmetlerinin tarafsız olması, siyasi düşünce nedeniyle ayrımcılık yapmaması, bireyleri aşağılamaması, siyasi partilerle ilgili tek yönlü ve taraf tutar nitelikte olmaması’ esastır.
Yayınlarında bu esasları gözetmek hepimizin ortak sorumluluğudur.
Ne var ki, bazı ana haber bültenlerinde bu ilkelerin ihlal edildiği, yorumlarda basın ahlakı ve genel ahlak ilkelerine ters düşen yakışıksız bir üslubun tercih edildiği, abartılı el kol ve parmak hareketleriyle bazı kişiler ve hükümet üyelerinin uyarıldığı görüntülere şahit olduk.
Toplumsal temsil açısından mühim rol oynayan, toplumun tamamına örnek olup yol göstermesi gereken kişilerin bu denli sorumsuz davranmasını anlamakta güçlük çekiyoruz.
RTÜK olarak beklentimiz, haberci meslek-taşlarımızın olaylara duyarlı ve dikkatli bir dil ve üslupla yaklaşmalarıdır.”
Günün Sözü’nde sıkça alıntı yaptığım Tolstoy, insanoğlunun hayatla sınavını şöyle tarif eder: “Hayat bizi resmen dört işlemle sınar. Gerçeklerle çarpar, ayrılıklarla böler, insanlıktan çıkarır ve sonunda topla kendini der.” Dört işlemli sınavdan başarıyla çıkanların yanı sıra hayal ettikleriyle yaşadığı kader arasında dünya kadar fark olanlar da var...
Kendinizden yola çıkın, çevrenize bakın, ünlülerin okul yıllıklarına göz atın, hayal ettiklerini gerçekleştirenler kadar, hayalleriyle yaşadıkları gerçekler arasında uçurum olanlar da var. Örneğin Star TV’de yayınlanan ‘Erkenci Kuş’ dizisinin iki başrol oyuncusu...Hakan Gence’nin ‘Nasıl Star Oldular?’ kitabında Can Yaman aldığı eğitimle, yaptığı iş arasındaki farkı şöyle anlattı:
“Babam, ‘Ben okumamanın sıkıntısını yaşadım. Sen avukat ol. Hayata her zaman sıfırdan başlayabilirsin’ dedi. Eve yakın diye Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni yazdım. Hedefim deniz hukukuydu. Ama staj döneminde sen ne söylersen söyle, insanların kendi anlamak istediklerini anladığını gördüm. Çarpık bir düzen. Cem Yılmaz’ın da dediği gibi, ‘Filmleri izleyip, avukat olmak istiyorsanız, çok pişman olursunuz. En havalı olan mübaşir!’ Ben de kendime