Ali Eyüboğlu

‘Ben yaptım oldu’ devri bitti. İşte bu süreçte Gezi Parkı eylemlerinin bana hatırlattıkları...

Gezi Parkı eylemlerinden kimin ne ders çıkardığını, hatta ders alıp almadığını bilemem, ama şunu biliyorum ki, bu süreç bana çok şey öğretti ya da hatırlattı.
Neler mi?
1- Sosyal medyanın dinamizmi, kitleleri etkileme gücü, yazılı ve görsel basının üzerine çıktı.
2- Her daim toplumun belli bir kesiminin, “Etliye, sütlüye karışmayan popüler kültürün yıldızları” diye eleştirdiği sanat, şov ve magazin dünyası, bu süreçte iyi sınav verdi.
3- Yıllarca küçük çıkarları uğruna toplumsal meselelerde ‘üç maymun’u oynayıp sıyıranlar, yine aynı taktiği uyguladı, ama bu kez olmadı. Toplum, onların adını, İvana Sert’in ‘Bizımla deyılsın’ grubuna yazdı.
4- Spor dünyası ve sosyete bu sınavdan çaktı.

Dizilerin reytingleriyle sosyal medya hacimleri ve payları arasında paralellik yok. Sosyal medyada dizilerin en çok konuşulduğu, tartışıldığı mecraysa Twitter

Dizilerin sosyal medyadaki etkisi üzerine yapılmış bir araştırma var elimde... Aegis Media Resolutions’ın Carat, iProspect, Posterscope ve Vizeum için hazırladığı
araştırma 20-26 Mayıs 2013 tarihleri arasında ekrana gelen dizileri kapsıyor. Bu süreçte yayınlanan 40 dizinin sosyal medyadaki hacim ve paylarına dair araştırma şu sonuçları çıkardı ortaya:
Dizilerin reytingleriyle sosyal medya hacimleri ve payları arasında paralellik yok. Reytingiyle 40 dizi arasında dördüncü durumdaki ‘Kuzey Güney’, sosyal medyadaysa bir numara.
‘Leyla ile Mecnun’un reytingi düşük ama sosyal medyası güçlü.
Ortalama reytingi 1.24 olan ‘Leyla ile Mecnun’un reytingi 6-7 kat daha yüksek olan ‘İntikam’, ‘Yalan Dünya’, ‘Tatar Ramazan’ ve ‘Seksenler’den daha çok sosyal medyada konuşuluyor olması ayrıca araştırılması gereken bir konu. ‘Muhteşem Yüzyıl’, ‘Behzat Ç.’ ve ‘Pis Yedili’, yeni bölümleri yayınlanmadığı hafta bile sosyal medyanın çok konuştuğu yapımlar olmayı başardı. Sosyal medyada dizilerin en çok konuşulduğu, tartışıldığı

Gezi Parkı eylemlerinin ardından Twitter’da başlatılan “TV izlemeyelim” kampanyası ve tencere-tava eylemi için sokağa çıkması reytingleri etkiledi mi? An itibarıyla eylemler öncesi ve sonrası arasında anlamlı bir değişiklik yok

Eylemler diziden çok yarışmaların yayınlandığı hafta sonuydu. O nedenle bu hafta sonunun reytinglerini bir hafta öncesiyle kıyaslamak bana anlamlı gelmedi. Ancak 3 Haziran Pazartesi’yle 27 Mayıs Pazartesi’nin reytinglerini mukayese etmek mümkündü. TNS’nin verilerine göre 27 Mayıs akşamı TV karşısındaki insan sayısı 17 milyon 969 bindi, 3 Haziran akşamıysa 17 milyon 930 bin... Geçen hafta olduğu gibi bu pazartesinin de 1 numarası ‘Karadayı’ dizisiydi. Dizinin önceki haftaki total reytingi 9.46’ydı, bu hafta 9.38 oldu. İlerleyen günlerde ne olur bilemem ama an itibarıyla toplam TV izleyici sayısında Gezi Parkı eylemleri öncesi ve sonrası arasında anlamlı bir değişiklik söz konusu değil.

TAKSiM, TAHRiR DEĞiL ‘HALK MEYDANI’ OLDU
Gezi Parkı eylemleri başladığında İstanbul’da değildim. Gelir gelmez ilk işim Taksim’e çıkmak oldu. Pazartesi öğleden sonra gördüğüm manzara şuydu: Bir ‘zafer havası’ hakimdi Taksim’e... Alanın her köşesini bir örgüt kaptı;

Reklamverenlerden bir kısmının siyasi davranıp, dağılımı ona göre yaptığını düşünen Başbakan, bazı gazete ve televizyonlara reklam vermeyen aracı kuruluşları araştır-dıklarını ve gerekeni yapacaklarını açıkladı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Teke Tek’in canlı yayınına çıkmasının sebebi neydi?
Gezi Parkı eylemleri...
Böylesine sıcak bir konu konuşulurken nedense mevzu birden reklam pastasının
paylaşımına geldi.
Reklamverenlerden bir kısmının siyasi davranıp, dağılımı ona göre yaptığını düşünen Başbakan, bazı gazete ve televizyonlara reklam vermeyen aracı kuruluşları (ajansları) araştırdıklarını ve gerekeni yapacaklarını açıkladı.
‘Sıcak gündem’de kaynayıp gitti, ama üzerinde önemle durulması gereken bir konu bu...

‘Denizli’nin Kahramanları’ adlı müzikli oyunun galası için Denizli’deydim. Belediye Başkanı Osman Zolan, oyunun amacının, kentlerindeki kahramanları gençlere tanıtmak ve bu sayede bizi biz yapan değerleri gelecek nesillere aktarmak olduğunu söyledi

Hafta sonu aklım Gezi Parkı’nda ama kendim Denizli’deydim.
Çünkü Denizli Belediyesi çok hoş bir projeye imza attı.
Denizlili gençlere, yaşadıkları şehrin tarihi kahramanlarını şimdiye kadar yayınladıkları çizgi roman ve kitaplarla tanıtan Denizli Belediyesi, işi bir adım daha ileri götürdü.
Belediye, iki ay öncesine kadar tiyatroyla alakası olmayan Denizlili 30 civarındaki öğrenciyle ‘Denizli’nin Kahramanları’ adlı müzikli bir oyun hazırladı.
Cumartesi akşamı Denizli’de işte bu oyunun galası vardı.

Türkiye’de Araştırmacı ve soruşturmacı televizyon gazeteciliği denince ilk kim geliyor akıllara?
Tabii ki Uğur Dündar...
Çünkü o yerleştirdi bu tanımı belleklerimize...
Her insan gibi seveni de var, sevmeyeni de...
Uğur Dündar’ın duruşunu, başarısını takdir edenlerin yanı sıra çok artistik, çok muhalif bulanlar da var onu; çok yanlı diyenler de...
Bütün bunlara rağmen yıllardır değişmeyen bir gerçek var:

Yönetmenliğini Çağan Irmak’ın yapacağı ‘Çalıkuşu’ dizisinin çekimleri ağustosta başlıyor. Tims’in sahibi Timur Savcı, diziyi yurt dışına sattıklarını ve Türkiye’yle birlikte Rusya’nın en büyük televizyonu CTC’de yayınlanacağını söyledi

Dizi ihracatından yıllık gelirini 120 milyon dolara çıkaran Türkiye, bir ilke daha imza attı. Bunu da şimdilerde Meryem Uzerli nedeniyle sıkıntılı günler geçiren Tims’in sahibi Timur Savcı yaptı.
Tims, Reşat Nuri Güntekin’in ölümsüz eserlerinden ‘Çalıkuşu’nu yeniden çekmeye karar verdi.
Üstelik ‘Çalıkuşu’nun üçüncü dizi versiyonu olacak bu.
Timur Savcı’dan aldım çekimleri ağustos ayında başlayacak ‘Çalıkuşu’na dair bilgileri. ‘Muhteşem Yüzyıl’ın yapımcısı ‘Çalıkuşu’yla ilgili şunları söyledi: Dizinin senaryosunu Sevgi Yılmaz yazdı. Dizi tutkunları ‘Sevgi Kalbimde Yaradır’dan tanır Sevgi Yılmaz’ı. ‘Çalıkuşu’nun yönetmenliğini Çağan Irmak yapacak. Şu günlerde cast çalışmaları sürüyor dizinin. En geç bir hafta içinde biter sanıyorum dizinin kadrosunun oluşumu. Dizi bildiğimiz ‘Çalıkuşu’, yani dönem işi ama senaristimiz çok güzel bir dönem yakaladı ve ortaya şahane bir iş çıktı. ‘Çalıkuşu’yla bir ilke daha imza atmış olduk. Diziyi yurt dışına

The Sun, Kim Kardashian’ın memleketiyle kuzeni Muammer Çopur’un memleketini gösteren güzel bir harita çalışması yaptı ama iş, bu yerin Türkiye’nin neresine düştüğünü işaret etmeye gelince editörler, Türkiye-Ermenistan sınırını, Ege’de sanıp, bakın nereyi yuvarlak içine aldı!

İngiltere’nin ünlü gazetelerinden The Sun, reality şov yıldızı Kim Kardashian’ın Türkiye’de yaşayan kuzeni Muammer Çopur’u haber yaptı.
Bu haber Türk medyasında da geniş yer aldı.
Çünkü haber ilginçti.
Bir tarafta Ardahan’ın Çıldır ilçesine bağlı Karakale Köyü’nde yaşayan ve aylık geliri 270 TL olan Muammer Çopur, öte yanda 7 milyon dolarlık bir evde oturan ünlü yıldız Kim Kardashian.
The Sun’ın Muammer Çopur’un yaşadığı köyü Kazakistanlı Borat’ın köyüne benzetmesi, haberi hazırlayanların kendilerinden doğuda yaşayanlara nasıl baktıklarının da bir göstergesi.
The Sun’ın gafı ya da yanlışı bu mu?