Ali Eyüboğlu

Mehmet Ali Erbil, Okan Bayülgen’le ‘Hemşo’nun ardından ‘Sarmaş Dolaş’ta bir araya geliyor. Felekten bir gece çalmak isteyen evli iki arkadaşın maceralarını anlatan filmin çekimleri ekimde başlıyor

Hafta sonu Kıbrıs hayli renkliydi. Çünkü şov dünyasından birçok ünlü Kuzey Kıbrıs’taydı. Kaya Artemis’te Gülben Ergen, Malpas’ta Sibel Can, Rocks Otel’de ise Dionne Warwick ile Mehmet Ali Erbil sahne aldı. Stelyo Pipis’le barıştıktan sonra Rocks’la beş yıldır süren dargınlığına da son veren Erbil, Warwick’ten önce sahneye çıktı ve yaptığı esprilerle havuz başını dolduranları kahkahaya boğdu. Bu yıl üçüncüsü yapılan ‘Rocks Festivali’ çerçevesinde her yaz ünlü yabancı şarkıcının sahne aldığı Rocks’ta Toto Cutugno’dan sonra sıra Warwick’teydi.
70 yaşındaki ödüllü caz şarkıcısı muhteşem bir konser verdi. Warwick’in konserinden bir gece önce Rocks Otel’de ünlülerin menajeri Stelyo Pipis’in doğum günü kutlaması vardı. Pipis’i doğum gününde menajerliğini yaptığı sanatçılardan Zuhal Topal ile Mehmet Ali Erbil yalnız bırakmadı.

Hediyesi saat
Zuhal Topal’ın ne aldığını bilmiyorum, ama Erbil’in hediyesini gördüm. Erbil, menajerine Gucci marka bir saat aldı.
Yemekte, ‘Çarkıfelek’in

40 yıl düşünsem Kıbrıslı sanatçıların günün birinde böyle bir isyan bayrağı açacağı aklıma gelmezdi. Bir ödül gecesinde kendilerine ‘ikinci sınıf vatandaş muamelesi’ yapıldığını söylüyorlar

19 Temmuz 2010’da Cratos Premium Otel’de düzenlenen ‘Yılın En İyileri Ödül Gecesi’nde Kıbrıslı sanatçılara ‘ikinci sınıf vatandaş muamelesi’ yapıldığı için facebook’ta protesto kampanyası başlatıp, altına imza atan 106 Kıbrıslı sanatçının Kuzey Kıbrıs’taki nüfuzları nedir bilmiyorum.
Ancak Kıbrıs’ta yayımlanan Havadis gazetesinin “Ülkemiz sanatçıları isyanda” başlığıyla verdiği haberde, Kıbrıslı sanatçılar adına açıklama yapan Aysun Kahraman Bozkurt’un dile getirdiği konular, belli ki bir ödül gecesinin değil, yılların birikimi.
19 Temmuz’daki törenin Kıbrıslılar’ı ödüllendirmek için düzenlendiğini, Türkiye’den gelecek sanatçıların ise ‘geceye eşlik edecekler’inin açıklanmasına rağmen, başrolün ‘misafir sanatçılara’ verildiğini, kendilerine ise ikinci sınıf insan muamelesi yapıldığını vurgulayan besteci Bozkurt, neler mi söyledi? İşte Bozkurt’un, okuyunca insana, “Kıbrıslı Türkler de mi?” dedirten açıklamalarının satır başları:
“...Öncelik Türkiye’den gelenlere tanındı. Onlara ödüllerini

Bu yazıya konu olan tarafların ikisi de hayatta... İkisi de hâlâ televizyon sektörünün içinde... Ancak onların kim olduklarını yazmayacağım... Kim oldukları elbette ki önemli, ama ondan daha önemli olan bir şey daha var; o da şu:
Televizyon dünyasında bazen işlerin nasıl yürüdüğüne örnek teşkil eden bir olay bu...
Hafta içinde aralarında bir yapımcı ve oyuncunun da olduğu bir grupla sohbet ediyorduk.
Söz döndü dolaştı, yapımcının televizyon kanallarının yöneticileriyle olan iş ilişkisine geldi.
Yapımcı, bir dönem Kanal 6’da yöneticilik yapan televizyoncuyla aralarında geçen iş görüşmesini anlatmaya başladı:
“Ortak bir tanıdık vasıtasıyla randevu alıp gittim yanına. Kanal 6 için TV filmleri çekebileceğimi söyledim. Kaç film çekmeyi düşündüğümü söyledi. ‘5, 6 televizyon filmi yapmayı düşünüyorum’ deyince adam bana şöyle bir soru yöneltti:
‘Paylaşmayı sever misin?’

Tarafların yaptıkların açıklamalardan anlaşılan o ki, Ece Erken’le Erdinç Acar’ın gönül macerası ‘başlamadan’ ya da’başlar başlamaz’ bitti. Ece Erken’in “Sizin yüzünüzden bu ilişki başlamadan bitti” şeklindeki magazincilere sitem dolu cep telefon mesajından sonra bir açıklama da Erdinç Acar’dan geldi.
Ece Erken’in 10 yıl önce ağabeyi Erdal Acar’la ilişki yaşadığına dair çıkan haberlerden ciddi şekilde rahatsızlık duyduğunu vurgulayan Erdinç Acar, CADDE’ye yaptığı açıklamada “Lazer olayının bu kadar dallanıp budaklanacağı aklıma bile gelmedi” dedi.
İşadamı olarak magazinden hep uzak kalmaya çalıştığını vurgulayan Acar, sözlerini şöyle sürdürdü:
”Eğer magazinde çok görünmenin bir faydası olsaydı, bunu ağabeyim görürdü. Benim kadar Ece için de iyi değil bunlar”
Erdinç Acar, bu olayı babası İsmet Acar’la konuşmadığını, ama çıkan haberler yüzünden kızmış olabileceğini vurgularken, Ece Erken, “O kadar yoruldum ve sinirlendim ki, bir ay Amerika’ya gidip kafamı dinleyeceğim” dedi. Erdinç Acar’ın söylediklerinden lazer hızıyla başlayıp, biten bir maceradan hayli ders aldığı anlaşılıyor.
Ancak Erdinç Acar’ın pas geçtiği bir konu var ki, çok önemli.
Erdinç Acar’ın, ağabeyi bir dönem

Her kadını, her önüne çıkan erkekle birlikte olan Terri Hunter gibi ‘seks bağımlısı’ yapanlar kim? Çıkan yanlış haberlerin hiçbiriyle alakam olmadığı halde magazinci olarak yüzüm kızarıyor

Altı yıl bir adamla beraber oldum. Ayrılınca 10 günde dört ayrı erkekle sevgili yaptılar, biri de kuzenim.”
Bu sözlerin sahibi kim biliyor musunuz?
Zeynep Beşerler...
Kenan İmirzalıoğlu’ndan ayrıldıktan sonra Zeynep Beşerler’i 10 günde dört farklı erkekle sevgili yapanlar kim?
Sonra da, “Nerede eski sanatçılar? Yenilerin toplum nezdinde hiç itibarı yok” türünden haberler yapıyoruz. Peki şov dünyasındaki her kadını, her önüne çıkan erkekle yatan İngiliz Terri Hunter gibi ‘seks bağımlısı’ yapanlar kim?

TRT Haber’in spikeri Serra Karaçam, 24 Ekim Cumartesi akşamı dünya evine giriyor. Başbakanlık teftiş baş müfettişi olan müstakbel eşi Eyüp Özgüç’le ilginç bir aşk hikayesi var


Serra Karaçam’ın TRT macerası ‘Medya Müfettişi’nin sunucusu olarak başladı. TRT 2, daha sonra TRT Haber’e dönüştü. Karaçam’ın ‘Medya Müfettişi’ndeki başarısı onu TRT Haber’in ana haber spikerliğine taşıdı.
Bu görev değişikliğiyle birlikte Karaçam, yaşadığı şehri de değiştirdi. İstanbul’dan Ankara’ya taşınan Karaçam, bir taşla iki kuşu birden vurmuş oldu. Çünkü Karaçam’ın önümüzdeki günlerde dünya evine gireceği aşkı da Ankara’daydı...
Başbakanlık Teftiş Başmüfettişleri’n- den Eyüp Özgüç, Karaçam’ın İstanbul’da çalıştığı dönemde geçici görevle İstanbul’daydı. Özgüç, İstanbul 2010 Genel Sekreterliği görevinden alındıktan sonra asli işi için yine Ankara’ya döndü.
Karaçam ile sevgilisinin Ankara’da evlenip yaşama planları; Eyüp Özgüç’ün yeni görevi nedeniyle suya düştü. Çünkü Özgüç’ün yeni işi yine İstanbul’daydı.

Fevzi Hoca Restoran, TİAB’ın özel gecesinde alkollü içki servisini reddetti. Yöneticiler de sorunu çözmek için bir ara formül buldu: Partiden önce davetlilere özel kokteyl verilecek


Adım gibi biliyorum; Trabzonlu İşadamları ve Bürokratları Derneği’nin (TİAB) yöneticileri ve sevgili hemşehrilerim bu konuyu yazdığım için bana kızacak, ama olsun.
Şimdiye kadar hep doğruları söyleyip yazdığım için dokuz köyden kovulduğum çok oldu.
O yüzden yıllardır ‘10’uncu Köy’ de ikamet etmekteyim.
‘10’uncu Köy’de yaşamanın olmazsa olmazlarından biri de, ‘ne pahasına olursa olsun, gerçekleri söylemek ve yazmak’... O nedenle Trabzonlu dostlarımın hoşgörüsüne sığınıp asıl konuya geçmek istiyorum.

Başlığı okur okumaz, beş ay önce aile içinde kıydıkları nikahla dünya evine giren Ebru Gündeş’le Reza Zarrab’ın evliliğinin üstünde kara bulutlar mı dolaşmaya başladı diye düşünmüş olabilirsiniz.
Böyle bir durum söz konusu değil, en azından ben böyle bir şey duymadım.
Ancak Ebru Gündeş’le Reza Zarrab’ın evliliklerinin hastaneyle Hezarfen Havaalanı arasında geçtiğini iddia edebilirim.
“Nasıl yani?” dediğinizi duyar gibiyim, onun için lafı uzatmadan anlatayım.
Gündeş’in eşinde ciddi bir ‘panik atak’ başladı. O nedenle çift, neredeyse haftanın üç gününü hastanede geçiriyor.
Gündeş ile “Galiba kalp krizi geçiriyorum” diyen eşi Zarrab, panik halinde hastanenin yolunu tutuyor.
Zarrab’ın her hastaneye gidiş sebebi, burada yapılanlar ve sonuç aynı. Muayene, bir dizi tetkik ve tahlilin ortaya koyduğu şey ‘panik atak’...