Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı Serdar Bilgili'nin, cuma gecesi yaşanan "karanlık derbi" den sonra yaptığı açıklamalar, Türk sporunda bir milat özelliği taşıyor.
İlk kez bir kulüp başkanı, popülizmden ve rakibi suçlayıp zeytinyağı gibi üste çıkma ilkelliğinden uzaklaşıp, dürüstçe durum tanımlaması yapıyor: "Cuma günü evimizde çirkin ve tatsız şeyler olmuştur. Hiç kimse üzerine düşen görevi yapmamıştır. Yaşanılanları tek tek tartışıp gündeme getirmeyi doğru bulmuyorum. Bunlardan kimsenin beraat edebileceğini de düşünmüyorum!"
Kolay değil
Bunları söylemek o kadar kolay değil... Her kulübün yönetiminde sırtını taraftara dayamış şahin yöneticiler var. Tribünleri dolduran aktif taraftarlar var. Kongrelerin etkili grup liderleri var. Medyada kalem kuşanmış amigo yazarlar var. Kamuoyu önünde sürdürülmesi gereken karizma , elde tutulması gereken iktidar var! İnönü'de oluşturulmuş arena kültürü var. Bu gerçeklere tümüyle sırtını dönüp olimpizm, spor adamlığı ve adamlığın yakışanını yapmak, kolay iş değil!
Dahası, Fatih Terim'e yapılan hakaretler ve saldırılar nedeniyle özür dilemek, "Çarşı" yı karşına almak demek! Karşılıklı muhabbete, yardıma, desteğe verilen ödünlere kırmızı çizgi çekmek demek!
Serdar Bilgili, o kısa, özlü, içten ve dürüst açıklamalarıyla bugüne kadar hiçbir kulüp başkanının göze alamadığı bir erdemlilik ve yiğitlik örneği sergiliyor.
Her kargaşadan, her türlü rezillikten sonra taraftarına yağ çekip onları korumak adına her türlü kuralı ve ilkeyi çiğneyen geleneksel yönetici refleksiyle hiç uyuşmayan, aksine çatışan bir eylem biçimi bu.
Kutluyorum
Beşiktaş Başkanı, iş başına geldiği günden beri yaptığı doğru / yalnış yığınla işin, alınmış ve uygulanmış kararın dışına çıkarak bir "milat" oluşturuyor.
Bundan böyle Türk sporunda iki farklı dönemden söz edilecektir: Bilgili'den Önce / Bilgili'den Sonra...
Bilgili'den öncekiler, çağdışı, karanlık kargaşa döneminin popülizmi, Bilgili'den sonrakiler ise gerçek spor adamlığının kriterleri ile tartılacaktır.
Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı Serdar Bilgili'yi içtenlikle kutluyorum...
Bundan sonraki tüm eylemlerinde sadece kendisini, 3 Kasım 2003 Pazartesi günü sporun onurunu kurtaran Serdar Bilgili'yi rehber seçmesini öneriyorum.
Galatasaray yöneticisi, Özer Saraçoğlu Beşiktaş - Galatasaray derbisindeki çirkinliklerden sonra ev sahibi kulübü eleştirirken, hem haddini hem de boyunu aşan laflar etmiş... Ona göre Beşiktaşlı taraftarların yaptıkları, Galatasaray - Fenerbahçe rekabetinin dışında kalmış olmanın ezikliğinden kaynaklanıyor.
Özer Saraçoğlu, amacını aşan bu sözleriyle 100 yıllık onurlu bir kulübü aşağılıyor, küçümsüyor. Belli ki, sosyolojiden ve tarih bilincinden yoksun. Konuşmak için ağıza sahip olmayı yeterli görüyor.
Renkler güzeldir
Beşiktaşlılık, sporda iki kutba ayrılmış ve son yıllarda rekabeti dalaşma olarak yorumlama hastalığına tutulmuş toplumda, bir adım geride durmanın, ya o ya da öteki diye ikiye ayrılmanın dışında kalmak, kendi özgür ve bağımsız kültürüyle kendi felsefesini yaratmaktır.
Bütün renkler güzeldir Özer kardeş... Bütün kulüpler de saygıyı hak ediyor. Yöneticilerin, taraftarın ya da sporcuların çirkin davranışları o saygıyı ortadan kaldırmaz .
Şu sözlerine rağmen örneğin...
Ben Galatasaray'a saygı duymaya devam ediyorum!
İngiltere maçı geride kaldı ya, Rio Ferdinand dosyası da bizim için kapanıverdi. Hatırlatalım, Manchester United'ın ve İngiltere Milli Takımı'nın ünlü savunma oyuncusu, zamanında doping kontroluna gitmediği, kan ve idrar örnekleri vermediği için ceza soruşturmasıyla karşı karşıya kalmış, o nedenle Türkiye maçının kadrosundan çıkarılmıştı. Ferdinand'ın bize karşı oynayıp oynamayacağına odaklanan medyamız, bu olayın peşini bırakıverdi.
Soruşturma sürüyor
Soruşturma sürüyor oysa... Son gelişmelerden biri Ferdinand'ın telefon kayıtları... Manchester United'ın da sponsoru olan İngiliz telekom şirketi Vodafon, Federasyon'un görüşme kayıtlarını talep eden yazısına karşı bir süre direndi. Ama daha fazla dayanamadı. O kayıtlardan anlaşıldı ki, Rio Ferdinand doping kontrolundan kaçtığı günlerde uzman bir ürologla konuşmalar yapmış. Üroloji, tıp biliminin dopingle ilişkili en yoğun alanlarından biri.
Rio Ferdinand, doping yapmış olsa da olmasa da iki yıla kadar ceza ile karşı karşıya. İngiltere Futbol Federasyonu (F.A.) soruşturmayı sürdürüyor. Orada kurallar böyle uygulanıyor.
Fenerbahçe kaptanı Fatih Akyel, tribünlerden sürekli küfür edip tehdit yağdıran rakip takım taraftarlarını kınayacak ya, aslan ve kedi benzetmeleriyle delikanlılık dersleri veriyor. Gazetelerden öğrendiğimize göre Asbaşkan Murat Özaydınlı 'nın konuşmalarına dikkat etmesi için yaptığı uyarıya da "Sana mı soracağım!" sözleriyle çıkışıyor. Daha üzücü olanı, maçtan bir gün sonra bazı gazetelere verdiği demeç: "Gerekirse eski Fatih olur kavga da ederim. Anlaşılan kavga etmeden bir şey elde edilmiyor."
Görmezden gelindi
Hatırlayalım... Sunderland'da İngiltere - Türkiye milli maçının seremonisinde bazı sorumsuz İngilizler'in, İstiklal Marşımız çalınırken ıslık çalmasına bizim sorumlu sporcumuz Fatih Akyel kendince tepki göstermiş, sıra İngiliz marşına geldiğinde her türlü sululuğu yapmıştı. Federasyonumuz - maalesef - bu olayı görmezden geldi.
Alpay Özalan, kendi stratejisi uğruna milli maçı maç olmaktan çıkarıp kavgaya dönüştürdü, kahraman muamelesi gördü.
Türk futbolunun onur doruklarına hep kaptan pazubantıyla çıkan Bülent Korkmaz da davranışlarıyla hangi örnekleri oluşturuyor, düşünelim... İlhan'ı, Ayhan'ı, Fatih Tekke'siyle küçük küçük canavarlar sürekli gövde gösterisi yapıyor.
Sahi Frankeştayn'ı kim yarattı?
Gecikmiş soru, yanıt bekliyor.
SPOR
NE GÜZEL POZ: 1-0
At yarışları
AVRUPA LİGLERİ
Potada bugün
İKİNCİ LİG PUAN DURUMU
Potanın dört atlısı!
Sultanlar zirvede
Sergen mucizesi
Özel birim devrede
Hep aynı hayal!
Trabzon 'seçim' dedi
Sağlam: Biz bu turu geçeriz
Sporda B.S. dönemi
Haber turu...
Sabrın zaferi
Sergen ve ofsaytçılar
Özay Şendir
Ayıplı bir tartışma, 'işine yarayacak'
14 Mayıs 2025
Didem Özel Tümer
Türk şirketlere BAE’de finansa erişim kolaylığı
14 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
En son imparator!
14 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
EOKA’nın köyünde ölümle burun buruna! Neşe Karaböcek’ten Kıbrıs anıları…
14 Mayıs 2025
Dilara Koçak
Yaz gelmeden detoks değil, denge zamanı
14 Mayıs 2025