Aylin Öney Tan

Aylin Öney Tan

aylinoneytan@gmail.com

Tüm Yazıları

Yeni yıl yeniliklerle gelsin denir. Dünyada yeni yılın yepyeni gastronomi trendleri ne olacak diye tartışılıyor. Yeni trendlerden kaçınılmaz olarak biz de etkileniyoruz. Peki, biz niye o gastronomi trendlerini belirlemiyoruz?

Yılbaşı yaklaşırken geçmiş yılın muhasebesini yapmak, diğer taraftan da yeni yıl tahminleri yapmak kaçınılmaz. Geçmiş yılın muhasebesi bazen söz konusu olunca hatırda kalan yemekler ya da unutulmaz geziler anlatılır. Ben geçmişe değil geleceğe bakmak istiyorum. Elbette geçen yıldan alınan sinyallerle. Yeni yıla girerken geçmiş yılın perspektifinde geleceğe bakarsak önümüzdeki yılın gündemi konusunda ipuçlarını yakalamak mümkün.  

Haberin Devamı

2024 gastronomi gündemi

Dünyada yeni yılın trendleri çeşit çeşit. Her yıl olduğu gibi şu dillere pelesenk sürdürülebilirlik şemsiyesi altına girebilen, daha doğrusu o kategoride gözükmek için her numarayı yapan her türlü yeni akım trend listesinde. İklim konusunda duyarlı, çevreye saygılı, mümkün olduğunca atıksız, geri dönüşümlü yerel ve mevsimsel bir mutfak uygulamak artık herkesin hedefi gibi. Ama uygulamada gerçekler buna pek uyamıyor. Hâliyle bu çevre ve sürdürülebilirlik olgusu biraz dostlar alışverişte görsün misali sözde kalabiliyor. Tam da bu noktayı vurgulamışken kasım ve aralık aylarında açıklanan Michelin ve Gault & Millau restoran derecelendirme sonuçları bizim için başka bir dünyanın var olabildiğini gösterdi. Umut Urla’dan geldi. Her iki rehberde de Urla mekânları bu sürdürülebilirlik ve çevre duyarlılığı konularında ödülleri kaptı. 3 Michelin Yeşil Yıldızı (Hiç, Od Urla, Vino Locale), 2 G&M Sürdürülebilirlik ödülü (Hiç, Od Urla) Urla’nın oldu. 2024 yılında bu rakamların mislisiyle artacağını söylemek mümkün.  

Türkiye Turizm Konseyi’nde  

Geçtiğimiz yıl Türkiye, turizmde sürdürülebilirlik uygulamalarına hız vermek amacıyla dünyada küresel standartları belirleyen ve yöneten Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi (GSTC) ile 3 yıllık iş birliği anlaşması yaptı. Hükümet nezdinde anlaşma yapan ilk ülke Türkiye. Hazırlanan Sürdürülebilir Turizm Programı kapsamında, yeme içme hizmeti de veren konaklama tesislerinde 2030 yılına kadar tüm uluslararası standartlar sağlanması hedefleniyor. Şimdiden 10’u aşkın tesis bağımsız denetim firmaları tarafından sertifikalandırılmış.  

Haberin Devamı

TurkAegean yükseliyor 

Türkiye’nin turizm tanıtım stratejisinde Ege bölgesi artık “TurkAegean” yani “Türkiye Egesi” olarak geçiyor. Yurt dışında Ege deyince akla Yunanistan ve Yunan adaları geliyor, o yüzden Ege denizinin diğer yakasının Türkiye olduğunu vurgulamak, üstelik geniş hinterlandı ile büyük bir potansiyeli olduğunu vurgulamak önemli bir strateji. Bu bağlamda TGA-Turizm Geliştirme Ajansı tanıtımda Ege’ye ağırlık veriyor. Ege bölgesinin en kuvvetli noktalarından biri kendi öz mutfağı. Taze meyve ve sebzeler, benzersiz ot kültürü, bağ rotaları ve yerel üzümlerle yapılan şarapları, balık ve deniz ürünleri, geleneksel küçük baş hayvancılık sayesinde kuzu ve oğlak etlerinden yöresel peynirlere kadar sunacağı gastronomi yelpazesi çok geniş. Geleneksel esnaf lokantalarından, köftecilerden pidecilerden, sokak yemeklerine, balık restoranlarına kadar seçenek çok. Şimdi buna şef restoranları da eklendi. Özetle TurkAegean markasıyla Ege tam bir gastronomi destinasyonu hâline geliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin “Başka bir tarım mümkün” vizyonuyla yaptığı çalışmalar, örneğin Çoban Haritası gibi uygulamalar, İzmirli markası gibi girişimler 2024 yılında çok konuşacağımız konular olacak.  

Haberin Devamı

Gastronomi Enstitüsü kuruluyor 

En yeni haber ise Ankara’dan.YÖK bünyesinde ulusal bir Gastronomi Enstitüsü kurulacak. 26 Aralık tarihinde bu doğrultuda son derece verimli bir çalıştay düzenlendi. Millet Kütüphanesi’nde toplanan pek çok sektör temsilcisi ve gastronomi alanındaki öncü isimler ortak bir vizyon belirleyebilmek adına önceden belirlenen 12 madde çerçevesinde tartışmalarda bulundu, ortak görüşler oluşturuldu. Sorulardan biri Gastronomi Enstitüsü’nün gastronomi trendlerini takip etme, geliştirme ve yön vermesi üzerineydi. Gelecek yılın gastronomi gündeminde kesinlikle bu enstitünün kurulması olacak. Şimdiden söyleyebiliriz ki dünyayı etkileyecek trendleri kendi mutfak kültürümüzden yola çıkarak yaratabiliriz. 2024 yılında umarız ki en çok bunu konuşuyor oluruz!  

Zeytin kültürümüz UNESCO’da 

Yeni yıla girerken benim dikkatimi çeken bir haber ise zeytin kültürümüzün UNESCO’ya kaydı oldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlanan “Türkiye’de Zeytin Yetiştiriciliği ile İlgili Geleneksel Bilgi, Yöntem ve Uygulamalar” başlıklı ulusal adaylık dosyası 5 Aralık 2023 tarihinde UNESCO’nun “Acil Koruma Gerektiren Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne kaydedildi. 2024 yılında zeytin kültürümüzü korumak adına pek çok projenin başlayacağını, bu konuda önemli adımlar atılacağına öngörmek mümkün. 

Dünya konuşuyor

Peki 2024 yılı için dünyada neler konuşuluyor ve bize yansıması ne olabilir? Öncelikle şekerli içeceklerden kaçış var. Tadım menülerinde alkolsüz içki eşleşmeleri yapılıyor. Bu konuda biz maça önde başladık desek yerinde olur. Zamanında ilk hamburger zincirleri Türkiye’ye geldiğinde o dönemdeki menülerine ayran koymak zorunda kalmışlardı. Ayran dışında şalgam ve turşu suyundan az şekerli şıraya, doğal meyve sularına, meyveli, baharatlı, çiçekli şerbetlere uzanan çok zengin bir içecek kültürümüz var. Bu konuda fark yaratabiliriz.