Beşiktaş mı kollanıyor!

29 Ekim 2017

Diyorlar ki Beşiktaş kollanıyor! Kim, kimler tarafından kollanılıyor ben de merak ediyorum? Bir bilen varsa, söylese de rahatlasak!

Sakın ola ortaya çıkıp, hakemler falan demeyin... İç hatlarda Beşiktaş şu hakemlerimizden çektiği kadar kimseden çekmemiştir, inanın. Örnek mi? 41.dakikada Welinton’un Quaresma’ya girişi, buz gibi penaltı. Ne var ki Yaşar Kemal Uğurlu burnunun dibindeki pozisyonu süzemiyor, süzmüyor bizce! Welinton’un topla teması hiç yok. İddia ediyorum o pozisyon ceza alanı dışında olsa faulü çalardı, ne dersin sayın Uğurlu? 53. dakikada Adriano’nun rakibine yaptığı faulün, o vermediğin penaltı pozisyonundan ne farkı var? O nasıl olsa dışarda, çalarsın tabi!

Elbette son iki yılın şampiyonu Beşiktaş’ın iç hatlarda çok iyi futbol oynadığını söyleyemeyiz, bu da bir gerçek. Kartal o geçtiğimiz yıllardaki tempolu, coşkulu, baskılı oyununun çok uzağında maalesef! Bir de Fabri’ye atılan geri paslar adeta iftira gibi! Yılların tecrübesi Adriano’nun ilk yarıdaki geri pasını anımsayın, pas değil şut mübarek! Fabri uzandı, korner, o pozisyon gitti gol oldu!

Welinton’un golüyle skoru eşitleyen Alanyaspor ikinci yarıda savunmasına öyle bir kapandı ki o duvarı delmek için matkap

Yazının Devamı

Kalkavan ateşe benzinle gitti!

26 Ekim 2017

Hakem de bu oyunun bir parçasıdır, biliyoruz. Bunun içindir ki, skora etki etmediği sürece hakemlerimizi fazla eleştirmemeye özen gösteririm.

Bir yanda Cüneyt Çakır, diğer yandan Mete Kalkavan... İkisi de FIFA kokartlı, üst seviye hakemlerimiz... Özellikle Çakır, Avrupa’da müthiş maçlar yönetiyor, bizi de gururlandırıyor. Ne var ki, sevgili Cüneyt Çakır, her ne hikmetse bizim kulvarda sıkıntılı yönetimlere yelken açıyor! Derbide hataları ortada, yineleme gerek yok. Görünen köyde kılavuz istemez!

Hep bu çelişkiyi merak etmişimdir, dışarıda başka, burada başka! Benim kişisel düşüncem, Avrupa’da seyirci baskısı yok, futbolcular iyi niyetli, diyaloglar müthiş, yani sahada herkes işine odaklanıyor. Ve en önemlisi sahadaki herkes olur olmaz her karara itiraz etmiyor.

İç hatlarda mı? Bu konuda elimize kimse su dökemez vesselam! Top kendinden taca çıkıyor, el-kol hareketleri tersini savunuyor! Rakibine tekme-tokat yere indiriyor, yine itiraz! Haaa bi de şu faullerde kendilerini yere bir atışları var, sanırsınız ki ya ayağı kırılmış, ya da ciğeri patlamış! Bir saniye sonra hiç bir şey olmamışçasına at gibi koşuyor! Çığlık atan arkadaş, darbe ayağına geliyor, o ise yüzünü tutuyor! Hakem doğru

Yazının Devamı

Kalkavan'a yakışmadı!

24 Ekim 2017

Kokartlısı bu hataları yaparsa vay futbolumuzun haline! Uluslararası hakemimiz Cüneyt Çakır’ın derbideki hataları ortada, belki diğerleri bunlardan ders çıkarır, nerdeee? Alın size Mete Kalkavan... O da kokartlı, ne var ki daha beşinci dakikada Talisca’ya çıkardığı bir sarı kart var ki, evlere şenlik! Talisca bile şaşırdı, sırtını döndü gitti, ne yapsın! Her faule sarı çıkarsa, sahada adam kalmaz! Hadi sarıyı çıkardın, ya gidiş şekline ne demeli? İşte etkili bir krampon ancak böylesi sarı kartla oyundan düşürülür? Peki, sayın Kalkavan, Mossoro’nun Talisca’yı formasından çekmesine, avantaj tamam, ya sarı nerede? İlk yarıda Talisca’nın sarısına benzer çok faul oldu, sarı yok... Bir tane var, o da Elia’ya? Seyirci tepki gösterdi, Kalkavan kartı çekti, ki faul ama sarılık durum söz konusu değil! İkinci yarıda Adebayor’un Tolgay’a bir girişi var, sanırsınız ki kamyon çarptı, tam kartlık yine yok!

Neyse hakem faslını bırakalım, maça dönelim... Sahaya çıkan onbire bakıyoruz, Güneş hoca Babel’in cezalı oluşu nedeniyle Lens’i tercih etti, olabilir... Dememiz o ki, kadro bir eksikle aynı, peki ya futbol? Valla Devler Ligi’ndeki Beşiktaş’la, dünkü takım arasında dağlar kadar fark var!

Yazının Devamı

Tecrübe eşittir kalite

19 Ekim 2017

Monaco maçını önceki akşam dostlarla birlikte 7.Sanat’ta izledim. Eskiden Beşiktaş’ı biz bize izlerdik. Yani siyah-beyaz renklere gönül verenler... Ne var ki, Beşiktaş bunu da değiştirdi. Artık izleyicileri arasında Fenerlisi var, Galatasaraylısı var, var oğlu var. Farklı renkleri tutan dostlarımı izlerken, Cenk Tosun’un attığı gollerde ayağa fırladıklarını gördüm, doğrusu hoşuma gitti.

Onlar da Kartal’ı izlerken keyif alıyor, hatta destekliyorlar. Maç bittikten sonra dostların ve yoldaki sporseverlerin tebrikleriyle karşılaştım, tokalaşmaktan ellerim de nasır çıktı! Bu başarının kuşkusuz temelinde tecrübe ve kalite yatıyor. Geçtiğimiz sezon Devler Ligi’nde yoluna devam edemeyen ancak UEFA’da ülke insanımızı nisan ayına kadar mutlu eden Beşiktaş, belli ki o sezondan sağlam dersler çıkarmış, tarih yazmaya devam ediyor.

Üst tur tamam gibi... Haaa, diyeceksiniz ki “Futbol bu”... Tamam, olabilir... Ne var ki o takımın adı Beşiktaş ise korkmayın, anlatabildik mi?

Gelelim madalyonun ters yüzüne, yani iç hatlara... Süper Lig’de 8. haftayı geride bıraktık, Kartal’ın puan cetvelindeki yeri Devler Ligi’ndeki başarısıyla ters orantılı... Toparlar mı? Toparlar.

ASLAN GERÇEĞİ

Ne var ki, ortada

Yazının Devamı

Avrupa'daki gururumuz

18 Ekim 2017

Beşiktaş, Devler Ligi’nde bir başka oynuyor... Siz adını ne koyarsanız koyun, ister ‘motivasyon’ ister ‘vitrin’ deyin... Biz, ‘Avrupalı Beşiktaş’ yakıştırmasını yaptık, valla müthiş örtüşüyor Kartal’la... Dış hatlarda rakip kim olursa olsun, Kartal’ın oynadığı futbol hem ‘keyif’, hem de ‘güven’ veriyor.. Dememiz o ki Beşiktaş, bizce tamamen psikolojik olarak ağırlığını bu kulvara vermiş... Haa yanlış mı, doğru mu, bunu onlara sormak gerekir!

Şenol Güneş de bizden farklı düşünmüyor! Çıkardığı onbire bakın, ne demek istediğimiz anlaşılır... Yani o da ayağını yere sağlam basıyor. Ne var ki, bu doğrusundan iç hatlarda zaman zaman sapmalar da yapıyor, Kartal’ın fabrika ayarlarıyla oynuyor! Haa Oğuzhan mı, Tolgay mı? Bizce de Tolgay doğru tercih. Çünkü Oğuzhan gerçek formunun biraz uzağında, yanılıyor muyuz?

Oyunun temposu düşük olabilir, ama pozisyon zenginliği inanılmaz... Pozisyonları kantara koyarsak Kartal ağır basar... İlk 5 dakikada Cenk Tosun iki pozisyon yakaladı, atamadı, canı sağolsun, iki kaçırır, ikisini atar, ne fark eder? Attığı kafa golü maçın kırılma anıdır, tam zamanında skoru eşitledi, Monaco’nun olası motivasyonunu aşağı çekti!

Gelelim Falcao’nun attığı gole... Benzetme

Yazının Devamı

Kartal düşüşe geçti

14 Ekim 2017

Gerçi ligin henüz 8.haftası, ne var ki Gençlerbirliği gelecek adına hiç de iyi sinyaller vermiyor! Puan cetvelinin dibinde, yukarı çıkmak için çırpınıyor! İşin özeti Gençlerbirliği mazisini arıyor. Tablo böyle olunca, savunmaya kapanmasın da ne yapsın? Üstüne üstlük oynadığı takım ligin son şampiyonu...
Nitekim, ilk yarıda bu düşünce işe yaradı, hem Beşiktaş’a pozisyon vermedi, hem de Muriç’in ayağından golü buldu. İkinci yarı mı? Ev sahibi takım oyun anlayışından bir milim taviz vermedi, disiplinini korudu, yine kontra bir atakla Scekiç golüyle altın değerinde üç puanı hanesine yazdırırken, alkışı da hak etti.
Gelelim Beşiktaş’a... Valla koca ilk yarıda Kartal, o iştahlı, baskılı oyununun çok uzağındaydı. Bırakın pozisyon üretmeyi, tek şut atabildi, o da kaleyi tutmadı!
Şenol Güneş hocayı anlamak da zorlanıyoruz valla! Negredo’da bu kadar ısrarcı olmasına anlam veremiyoruz. Gençlerbirliği’nin o katı savunma anlayışını yani kilidi açacak asıl aktörler başta Quaresma olmak üzere Babel niye yedek soyundurulur?Negredo’ya yanlış anımsamıyorsam bir kez ceza alanı içinde top geldi, bırakın şut atmayı, meşin yuvarlağı düzeltmeyi bile beceremedi, rakip alıp gitti!
Kartal, salı günü

Yazının Devamı

Kulaklarımıza inanamadık

12 Ekim 2017

Öyle ırkçı ya da yabancı düşmanı değilim. Lugatımda bu tür kelimelere asla yer yoktur. Hümanistim, insan sevgisiyle doluyum.

Ne var ki, iş futbola yani bizim kulvara gelince, ‘yerli’ damarım kabarıyor. Bu savunuculuk ya da sevgiyle bağlantılı değil, istatistiklerle de doğru orantılı... Son yılları anımsayın, ay-yıldızlı ekibimiz, hangi yabancı hocayla başarıyı yakaladı ki? Ben hatırlamıyorum, rakamsal veriler de göstermiyor!

Şimdi bu gerçekleri bir kenara itip, görmemezlikten mi geleceğiz? Yooo, isteyen yabancı hocayı savunsun, beni zerre kadar ilgilendirmiyor! Guss Hiddink’i de böylesi negatif bir tabloda Milli Takım’ın başına getirdik, sonuç sıfır! Milyonlarca doları cebine koyup, ülkesinde köşesine çekildi, bize de hüsran bıraktı! Niye Hiddink? Çünkü kariyeri var, eleştirilere göğüs gerer!

Soruyorum bugünkü tablo farklı mı? Dört maç kala hoca değişimine gittik, sonuç ortada, dünya büyüklüğünde hüsran! Lucescu kariyerine kimsenin gıkı çıkmaz. Galatasaray ve Beşiktaş’ı şampiyon yaptı, doğru... Peki, Milli Takımlar seviyesinde bir başarısı var mı? Yookkk...!

Lucescu, bildiğimiz, tanıdığımız biri... Ne var ki, Milli Takım’ın Finlandiya maçı öncesindeki basın toplantısındaki konuşmasını

Yazının Devamı

Güneş o formayı hak edene verir

5 Ekim 2017

Zorlu Trabzonspor maçında Cenk Tosun’un yedek çıkarılmasını eleştirmiştim, sevgili dostlardan tepki aldım! Buna karşın hâlâ düşüncemin arkasındayım.

Efendim, milletin ağzı torba değil ki büzesiniz! Diyorlar ki, Şenol Güneş, Negredo’yu gelen yoğun baskılar yüzünden on birde sahaya sürmüş. Dedikodu olabilir, ne var ki ateş olmayan yerden duman çıkmazmış! Benim tanıdığım Şenol Güneş, öyle baskı-maskı dinlemez, hak edene formayı verir. Biz bunu bilir, bunu söyleriz.

Tam tamına 58 dakika sahada kalan Negredo takıma ne katkı yaptı, soruyorum. Beşiktaş’ın en skorer oyuncularının başında Cenk Tosun geliyor, Talisca ve Babel onu izliyor. Dememiz o ki Cenk Tosun, formda olduğu sürece yedeğe çekilecek en son oyuncudur. Çok pozisyona girer, kaçırır, kaçırır, ama en kritik anlarda ortaya çıkar, kalitesini ortaya koyar, Kartal’ı çeker, ipten alır..

Öfke kontrolü

Gelelim şu Talisca-Caner kavgasına! Valla 45 yıllık gazetecilik yaşamımız da böylesi kavgaları çok sayfalarımıza yansıttık. Derler ki, “Her ailede tartışma olur.” Bizce de doğruyu bulma adına tartışmalara eyvallah, gıkımız çıkmaz. Ancak öyle iddia edildiği gibi küfür-kafir, tekme-tokatlara kimse prim vermez, bizler de şiddetle karşıyız.

Bu

Yazının Devamı