ADANA Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak’ın başına gelenleri sanırım biliyorsunuz.
ANAP, DYP, AKP ve MHP’den belediye başkanı seçildikten sonra ‘yükünü tuttuğu’, ‘Rüşvet aldığı ve yolsuzluk yaptığı’ iddia edilen Durak’ın mal varlığı kafaları karıştırdı.
Partisinin genel başkanı tarafından istifa ettirildi.
Oysa...
Durak, her seçim öncesi ve sonrası mal bildirimini kamuoyuna açıklamış olsaydı, olay bu boyuta kadar gelmezdi.
Ama...
Ülkemizde ne milletvekilleri, ne belediye başkanları, ne de meclis üyeleri mal bildirimini kamuoyuna yapıyor.
Sadece görev yaptıkları kentin mülki amirliğine mal varlıklarını kapalı zarf içinde veriyorlar.
Görev süresinin bitiminde ‘bildirim zorunluluğu’ olmadığı için mal varlığı nereden nereye gelmiş kimse bilmiyor.
Böyle olunca da ‘bal tutan parmağını yalıyor’ ve ortaya türlü iddialar atılıyor.
Kuşkusuz, ‘ateş olmayan yerden de duman çıkmıyor.’
Daha önce bu sütunda özellikle belediye başkanlarının ‘şeffaf olmaları’, ‘mal varlıklarını kamuoyuna açıklamaları’ gerektiğini defalarca yazdık.
Bir kaç başkan dışında kimse bu çağrıya kulak asmadı.
Bu nedenle yarın, Adana’daki Başkan Durak’ın yaşadığının benzeri, İzmir’deki veya başka kentlerdeki başkanların başına gelirse kimse şaşırmasın.
Zaten ‘Kendi düşen ağlamaz’ diye boşuna dememişler.
Özlü yorum
Önemli olan nereye gelmiş olduğunuzdan çok, nereden ve nasıl geldiğinizdir.
Cenap Şahabettin
Yaşasın şiir!
YEREL yönetimler arasındaki farklılıklar yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Akla - kara, iyiyle - kötü gibi..
Artık, cicim ayları bitti.
Kimseye sonsuz prim yok.
Şimdi iş zamanı...
* * *
İzmir için önemli ayrıntılardan biri de; elbette kültür, sanat ve tarih.
Yerel yönetimlerin İzmir’in bu şansını iyi değerlendirmeleri gerekir.
Ancak böyle kazanır İzmir ve Ege.
İzmir’in bu artısını iyi kullananlardan biri de Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan.
Konak Belediyesi’nin altyapı ve temel hizmetlerdeki başarısını kültür, sanat ve tarihe de aktarıyor.
Bu İzmir adına ciddi bir kazanım.
Nitekim, geçen hafta 6’ncı Uluslararası İzmir Şiir Buluşmaları’nda Rusya Yazarlar Birliği Başkanı Borisov’un dillendirdiği “Şair ve sanatçı Başkan kentler için şanstır” sözü dikkatimi çekti.
Ben de uzun yıllar siyaset yazan bir gazeteci olarak şunu gözlemledim: İzmir’de ve özellikle CHP içinde kavgalı yapı, sıkıntıya yol açıyor.
Vatandaş bu durumdan oldukça şikayetçi.
Ama...
Tartan’ın kavgayla işi yok.
O zaman şiir buluşmaları, şair Başkan ve kavgasız yapı arasında bir bağ kurdum.
Ve ‘yaşasın şiir’, ‘yaşasın şairler’ diyorum.
