Deniz Sipahi

Deniz Sipahi

dsipahi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

CHP’NİN Konak Belediye Başkan adayı Hakan Tartan’ın “Finansın başkenti İstanbul, devletin başkenti Ankara, ama bence sağlık turizminin, kültürün, sanatın, çağdaşlığın başkenti de İzmir Konak olmalı” sözüne çok katılıyorum.
Konak sadece İzmir için değil; tüm Türkiye için çok önemli...
Kim ne derse desin; İzmirliler Konak’ta çalışıyor, sosyal hayatlarının büyük bir kısmını bu ilçenin sınırlarında geçiriyor.
Karşıyaka’da oturan da, Bornova’da evi olan da bir şekilde Konak’a her gün gidip geliyor.
Tartan’a göre İzmir’in vitrini Konak çok daha farklı olmalı, çok daha farklı bir misyon üstlenmeli...
Ve ekliyor.
“Kenti zenginleştirmek gerekir. Kemeraltı’nı bir cazibe merkezi haline getirmek gerekir. Özellikle Mithatpaşa Caddesi ve İnönü Caddesi’nde ticari aktivite mutlaka yoğunlaşmalı. Kadınlara, gençlere ve engellilere bugüne kadar maalesef çok fazla şey düşünülmemiş. Vakıfları, dernekleri bu anlamda kullanacağız. Aile bütçelerine de katkı olacak. Gençler için gençlik merkezleri olacak. Bilgisayarın ve internetin olduğu, dünyayla iletişimin sağlanacağı gençlik merkezi projemiz var. Bir de engellilere yönelik yapmak istediklerim var. Toplumun yüzde 8’ini oluşturuyorlar. Hepimizin ulaşması gereken bir kitle ama hep sessiz kalmış. Birlikte sorunlarını aşmaya çalışacağız. Sessizlerin de sesi olmamız gerekiyor. İstihdama katkı yaratacak projeler hazırlıyorum. Kadifekale’yi turizm cazibe merkezi yapmak gibi projelerimiz var. Turizm alanında farklı bir proje düşünüyorum. Küçük ev turizmciliği, köy turizmciliği gibi... Mutlaka emeklilerimiz için yapacaklarımız da var. Onların hobi evleri ve hobi merkezleri yoluyla zamanlarını ücretsiz ve huzur içinde geçirebilecekleri ortamlar sağlayacağız. Jeotermalden daha fazla yararlanacağız. 3 bin yıl önce Kleopatra güzelleşmiş, sağlık bulmuş ama İzmirlinin yüzde 93’ü varlığından habersiz... Biz kendi topraklarında kaynayan bu zenginliği bu sağlık fırsatını İzmirliye emeklilerimizden başlayarak sunmaya çalışacağız. Bir de kent akvaryumu kazandıracağız. Barcelona’da var, Londrada var. Dünyanın çeşitli kentlerinde var ama Türkiye‘de yok...”
Hafta başında yazmıştım.
İlçe belediyelerin kaynakları son derece sınırlı...
Bundan sonraki dönemde detayları öne çıkaran, hizmet kalitesini arttıran belediyeler başarılı olacak.
Tartan’ın başlangıç için önerdiği bu projeler; İzmirlilerin hayatını kolaylaştıracak tarzdaki projeler...
İnsana dokunan, insanı öne çıkaran başkanlar da daha çok sevilecek.
* * *
Hakan Tartan’ın ismi uzun zaman Büyükşehir adaylığı için geçti.
İki dönem milletvekilliği, bakanlık yapmış Tartan’ın kentin gelişmesinde önemli katkıları var.
Kemal Karataş’ın adaylığının düşmesinden sonra kamuoyu farklı isimler üzerinde yoğunlaştı.
Ancak Tartan, “Görevin büyüğü küçüğü olmaz” diyerek; bir anlamda siyasete yeniden geri dönüş yaptı.
Kabul edelim ki...
Tartan’ın adaylığı siyasette dengeleri değiştirmiştir.
İzmir’de genişleyen Büyükşehir sınırları her oyu daha anlamlı hale getirmiştir ama Konak’tan, Karşıyaka’dan, Bornova’dan gelen oylar seçimin kaderini belirleyecek ölçülerdedir.
Dediğim gibi...
Tartan’ın adaylığından sonra kartlar yeniden açılmıştır; hesaplar yeniden yapılmaya başlanmıştır.
CHP, akılcı bir seçim yaparak hem dengeleri kendi lehine çevirmiştir, hem de çok daha güçlü bir kadroyla seçimlere girmiştir.
* * *
Not: Hakan Tartan’a büyük geçmiş olsun diyorum. Gerçekten de büyük bir kaza atlattı. Ardından da uzun süren bir operasyon geçirdi. Seçim süreci aslında yoğun bir tempo gerektiriyor. Araya böyle bir talihsizlik de girince... Ama bakıyorum; ağrılarına rağmen Tartan sokaklarda geziyor, toplantılara katılıyor. Siyaset işte böyle bir şey... İnsan seçim koşusunda ne ağrısını hissediyor, ne de başka bir acısını...