Deniz Sipahi

Deniz Sipahi

dsipahi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

ÇEŞME’DEKİ ecrimisil sıkıntısıyla ilgili yazıma çok sayıda tepki geldi.
Bakanlıklardan, bü-rokratlardan...
Milletvekillerinden, odalardan, derneklerden...
Ve de Çeşmelilerden...
Öyle anlaşılıyor ki; yakın bir gelecekte ecrimisil konusunda bir çözüm üretmek pek mümkün değil.
Neden mi?
Çünkü bakanlıklar ve ilgili bürokratları olaya farklı bir açıdan, Çeşme Belediyesi ve kamuoyu farklı bir açıdan bakıyor.
Bakanlıklar diyorum ama...
Sonuçta bu kararı veren Maliye Bakanlığı...
Ancak konu, Turizm Bakanlığı’nı da Çevre Bakanlığı’nı da ilgilendiriyor.
Otel ve işletme sahipleri diyor ki...
“Antalya’daki, Bodrum’daki, Marmaris’teki benzer işletmelerden beş, altı katı daha fazla ecrimisil ödüyoruz. Bu maliyetlerle turizm yapmamız, iyi hizmet vermemiz mümkün değil...”
Bakanlıkların gönderdiği müfettişler ve bilirkişiler de buna karşılık şöyle bir savunma yapıyorlar.
“Bizim bir suçumuz yok. Bütün problem Çeşme Belediyesi’nin 2006 yılında emlak değer tespitlerinde yaptığı ayarlamadan kaynaklandı. Ne yapalım Çeşme’nin emlak değerleri yüksek, biz de bu bedelleri almak zorundayız. Çeşme Belediyesi, evlerin, arsaların yani gayrimenkullerin değerlerini yükseltmeseydi bu ecrimisil rakamlarıyla karşılaşmazdınız...”
Elbette teknik bir takım açıklamalar var.
Ama ben özetle herkesin anlayabileceği bir dille durumu anlatmaya çalıştım.
Bazı şeyleri anlamakta zorlanıyorum gerçekten...
Türkiye çifte standartların çok fazla olduğu bir ülke...
Antalya’daki bir evle, bir arsayla, bir otelle Çeşme’deki arasında fark olabilir.
Biri konumundan, özelliklerinden daha farklı algılanabilir.
Ve bedeli de buna göre değişebilir.
Ama fark 12, 15 kat olabilir mi?
Olabiliyormuş...
Ecrimisille ilgili bürokratların savunması hep bu 2006’daki düzenleme üzerine yapılıyor.
İyi de müfettişlerin asıl araştırması gereken bu detay değil mi?

Haberin Devamı

Bodrum’daki bedel ayrı, Çeşme’deki bedel ayrı
BAKANLIK yetkililerini dinliyorum, başka...
Belediye başka konuşuyor.
Başkan Faik Tütüncüoğlu, 2006’daki emlak değer artışlarıyla ilgili ne diyor?
“Bazı düzenlemeler yaptık. Doğrudur... Ama bakanlığın bunun üzerine gitmesi gerekir. Bize göre olması gerekeni yaptık. Devletimizi düşündük. Ancak ecrimisil halka açık yerler için geçerli olamaz. Yolun değeri var mıdır? Olamaz. Bu alanlar devletindir. Değeri biçilmiş değildir. Bu bilgiler Maliye Bakanlığı’nın çıkardığı kitaplarda, yönetmeliklerde de vardır. Arsa vasfı olmadığı için halka açık alanlar özel mülkiyet olarak değerlendirilemez. Sayın Turizm Bakanımıza bu konuyu izah ettim. Kendileri de bize hak verdiler. Maliye Bakanımıza da konuyu aktardık. Bir yazlık siteyi düşünün... Önündeki denizden sadece o sitenin sakinleri mi yararlanıyor. Hayır... Herkes girebilir, bir engel olamaz. Ama buraya ecrimisil gönderir ve fiyatlar da fahiş olursa; zaman içinde yazlıkçıları da kaçırırsınız. Esnaf sıkıntılı, turizm işletmeler sıkıntılı. Eğer bir turizm hareketi yapılacaksa işletmeler olmadan, yazlıkçılar olmadan nasıl yapacaksınız? Tersanelere, balık çiftliklerine yüzde 1 uygulanan bedeller, işletmelerde yüzde 5 uygulanıyor. Burada bile bir haksızlık söz konusu...”
Antalya’daki, Bodrum’daki siteye; halka açık alanlar gibi bakan bilirkişiler Çeşme’ye niye farklı bakıyor?
Ben de bunu anlamıyorum.
Teşhis farklı olursa çözüm de farklı olur.
Çeşme’de yaşanan aynen budur.
Herkes olaya başka bir gözlükle bakıyor.
Faturayı da halk ödüyor.