VADELİ İşlem ve Opsiyon Borsası’nın (VOB) İstanbul’a taşınması için İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Başkanı (İMKB) Hüseyin Erkan bastırıyor.
Erkan, hisse senetlerinde vadeli işlemin, spot piyasadan kopuk olmaması gerektiğini, bu nedenle İzmir yerine İstanbul Borsası’nda işlemlerin başlatılmasının uygun olacağını söylüyor.
Bu tartışmalar, VOB’un dördüncü yılı törenleri için yatırımcıların buluştuğu Çeşme’de ilk defa patlak vermişti.
Ardından Merkez Bankası’nın ve devlet bankalarının İstanbul’a taşınma kararı ortaya çıkınca İMKB Başkanı, bu iddialarını çok daha güçlü dile getirmeye başladı.
VOB’un vadeli işlem yapılan döviz, borsa endeksi gibi ürünleri arasına, hisse senetlerini de alma hazırlığından çok rahatsız olduğunu fark edince; Erkan’ı, bazı meslektaşlarımla birlikte soru bombardımanına tutmuştuk.
Erkan, bu uygulamanın haksız rekabet yaratacağını, VOB’un, vergi muafiyeti, bire 10 kaldıraç oranı gibi yatırımcı için çok cazip avantajları olduğunu belirtmiş, şunları söylemişti.
“Bu durumda kimse spot piyasaya İMKB’yle gelmez. Hisse senedi alım-satımlarını İzmir Vadeli İşlemler piyasasında yapar. VOB hisse senedi piyasasını girmesin. Asıl kuruluş nedeni olan emtia borsalarına yönelsin. O zaman iki borsa arasında çok önemli bir sinerji yaratılır, çok önemli işler yapılır...”
* * *
Tamam da...
VOB’un kuruluşunda ürünlerin zaman içinde çeşitlendirileceği ve hisse senetlerinin de olacağı çok net ortada...
Kaldı ki; yurtdışındaki uygulamalarda da çok farklı modeller var.
Örneğin; Chicago Vadeli İşlemler Borsası’nda da hisse senetlerinin vadeli alım satımı yapılabiliyor.
Bu modeli çoğaltmak mümkün...
Yerel seçimlerin yaklaştığı dönemde ve özellikle SPK Başkanı Turan Erol‘un görev süresinin tamamlanacağı günlerde İMKB’nin kamuoyundaki baskıları daha da arttı.
Recep Tayyip Erdoğan‘ın İzmir ziyaretlerinden birinde İzmir milletvekilleri, İzmir iş dünyası ve VOB’un Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli Başbakan’a bir dosya sundular. Ardından Ankara’da da ziyaret ettiler.
Erdoğan, VOB’un ilk çıkışındaki gibi hareket etmesi gerektiğini dile getirdi.
Bu arada Turan Erol’un görev süresinin 20 Şubat’ta dolmasıyla boşalan Sermaye Piyasası Kurulu Başkanlığı’na Prof. Dr. Vedat Akgiray atandı.
Akgiray, Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü Finans Anabilimdalı Başkanı olarak görev yapıyordu.
Ve gelir gelmez; VOB’un İzmir’de kalmasına daha sıcak baktığı yönünde ifadeler kullandı.
Akgiray, birikmiş dosyalar içine daldı ve VOB’a henüz sıra gelmediği için ilgili yönetmeliğe eklenecek bazı maddeleri netleştirmiş değil.
Ama ortadaki gerçek henüz değişmedi.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Başkanı Hüseyin Erkan, kendi tezini savunmaya ve lobi yapmaya devam ediyor.
İzmir kamuoyunda ise başbakanın verdiği söz doğrultusunda bir karar alınacağı beklentisi hakim.
* * *
İsterseniz size sermaye piyasasının nabzını tutmak için yapılan “Kurumsal Yatırımcı Anket” çalışmasından çıkan çok ilginç sonuçları aktarayım.
Ankette yatırımcılara sorulan konu “hisse senedi üzerine vadeli işlem sözleşmeleri” konusu...
İlk iki soru şöyle...
“Hisse senedi üzerine vadeli işlem sözleşmelerini ihtiyaç var mı?”
“Vadeli işlem sözleşmeleri işleme açıldığında işlem yapmayı düşünür müsünüz?”
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği’nin 30 üyesinin tümü “Evet...” yanıtını vermiş.
“Ne zaman açılmalı?” sorusunun yanıt veren 27 katılımcı “Derhal...” demiş. Üç katılımcı ise “Piyasa şartlarında iyileşmeler görüldüğünde” demiş.
“Size ne fayda sağlar?” sorusuna 26 katılımcı “Spot piyasada alınan pozisyonlar için korunma imkanı sağlayacağı için etkin risk yönetimi sağlayabilir” diye yanıtlamış.
* * *
“İşlem hacmi nasıl olur?” sorusuna 27 katılımcı “Yüksek olur” şıkkını işaretlemiş.
“Bu sözleşmelerin işleme açılması İMKB hisse senetleri piyasasının işlem hacminde nasıl bir etki yapabilir?” sorusuna 23 katılımcı “Olumlu etki yapar” demiş.
En kritik soru ankette şöyle yer almış.
“Bu sözleşmeler İMKB’de mi yoksa VOB’da mı işleme açılmalı?”
14 katılımcı “VOB...” diye yanıtlamış. 14’ü “Fikrim yok...”, sadece ikisi “İMKB...” demiş.
* * *
Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası Başkanı Çetin Ali Dönmez, yönetmeliğin VOB’tan önce hazırlandığını söylüyor. Ve ekliyor.
“2005 yılında işlemler başladığında yönetmelik tüm vadeli kontratların VOB çatısı altında olmasını emrediyordu. Biz gelin bu işi başlatalım, birlikte deneyelim sonuçlarını görelim diyoruz. Hisse senedi vadeli işlem sözleşmelerinin, VOB bünyesinde olmasının vadeli işlemler yönetmeliğinde açıkça belirtildiğini Başbakan’a anlattık. Başbakan da, ‘Mevzuat neyi emrediyorsa onu yapın’ dedi.”
İşte İstanbul-İzmir çekişmesindeki son durum...
Ama bence Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği’nin anketi çok şey söylüyor.
Çünkü ankete katılanlar zaten bugün işlem yapan firmalar arasındaki en güçlüleri arasında ve verilen cevaplar adresi daha da netleştiriyor.