Ona iyi bakmaksanız karaciğeriniz yağlanır. Ama yenilenme özelliği sayesinde onu eski formuna kavuşturmanız mümkünProtein, karbonhidrat, yağ, vitaminler ve ilaçların vücutta işlem görebilmesini sağlamadan sorumlu olan organımızdır karaciğer. Tıp dilinde hepatosteatoz olarak adlandırılan ‘karaciğer yağlanması’ ise karaciğer hücrelerinde aşırı yağ birikmesi anlamına gelir. Günümüzde yetişkin her dört kişiden birinde görülmeye başlamıştır. Bunu “Karaciğerin çeşitli nedenlerle zedelenmeye karşı tepki vermesi” olarak tanımlayabiliriz. Daha kolay anlaşılabilmesi açısından sebeblerini sıralayalım: Karaciğer yağlanması, alkol, ilaç ve hastalıklarla yaşam şekli ve beslenmeye bağlı olarak gelişebilir.
Karaciğerin yenilenme özelliği vardır. Ancak bu yenilenmeyi gerçekleştirebilmek için beslenmemizde de bazı değişiklikler yapmak gerekir.
Karaciğer yağlanmasını nasıl geriye çeviririz?
*İlk adım beslenme şeklini değiştirmek olacaktır.
*Alkol tüketilmemelidir.
*Eğer varsa fazla kilolar verilmelidir.
“En doğru beslenme nasıl olur?” sorusunu genelde “Bireye özel ölçülü beslenme” diye cevaplarım. Bu doğrultuda da şişmanlık gelişiminde “Hiçbir besin tek başına suçlu değildir, hiçbir besin de tek başına mucize yaratmaz” diye eklerim. Ama, dönem dönem bazı besinler göklere çıkartılıyor bazı besinlerse suçlanıyor. İşte yıllardır kaderi değişmeyen ve hep uzak durulan ikili patates ve havuç hakkında sizleri bilgilendirmek istedim bugün. Danışanlarım da sık sık sorarlar; “Salata içinde havuç yasak mı?”, “Mercimek çorbasına patates koymadan yapmak daha doğru değil mi?”, “Hayatımdan patates ve havucu çıkardım, ne dersiniz?” gibi.
Beslenmeyle ilgili doğru bilgileri almak çok önemli. Ne zaman sağlığa dikkat eden insanların bazı sağlıklı besinleri kendilerine gereksiz yere yasakladıklarını duysam, bu karışıklığı gidermenin yollarını arıyorum. Çok uzun zamandır, kilo aldırdığı için patatesten ve çok fazla şekerli olduğu düşünülerek de havuçtan kaçınıldığını siz de duyuyorsunuzdur. Yüksek protein ve düşük karbonhidratlı olan moda diyetler yüzünden maalesef patates, havuç, ekmek korkulur hale geldi. Oysa dengeli bir diyet içerisinde tüm besin gruplarından tüketilmesi en doğrusudur.
Özellikle rafine edilmemiş tahılların kalp, şeker ve yüksek tansiyon hastalıklarından korunmada
etkili olduğunu unutmayın
Merhaba,75 yaşında,68 kilo, 1.60 cm.boyunda bir erkeğim. Şeker hastasıyım ve ilaç kullanıyorum.Ayrıca yüksek tansiyon ilacı da alıyorum. Damak zevkime düşkünüm, hamur işlerini çok seviyorum, her çeşit yemek ilgi alanıma giriyor. Bana, zevkime ve sağlığıma uygun bir beslenme programı hazırlamanızı rica ediyorum. Teşekkürler. H.S.
Merhaba H.S. Bey,
İlaç kullansanız dahi hem şeker hem de tansiyonunuzu dengelemek için beslenmenize dikkat etmeniz oldukça önemlidir:
Kalori alımı aslında iki katına çıkmadı ama hareketimiz maalesef çok daha fazla azaldı. Bu yüzden “Neden kilo alıyoruz?” sorusunu sadece çok fazla yemekle yanıtlamak mümkün değil
Sağlık sorunlarının etkilerini bir yana bırakacak olursak hareketsizliğin en önemli kilo alma sebebi olduğunu söylemek hiç de abartılı olmaz. Buna rağmen fiziksel aktiflik birçok bireye zor geliyor. Bunun için günlük yaşam aktivitelerini arttırmak veya diğer yandan düzenli bir egzersiz programını takip etmek en iyi çözümdür. Teknolojiyi sonuna kadar kullanıyoruz, araba kullanırken radyonun düğmesine uzanmak yerine direksiyondan kumanda etmeye kadar tüm detaylar hareketi azaltmak üzere kurgulanıyor. Daktilo kullanan bir yazar bilgisayar kullanana göre bir saatte 15 kalori daha fazla harcıyordu, günde 4 saat çalışsa ve 60 kalori fazla harcasa 5 günde 300 kaloriye yani 5 dilim ekmeğe eşit olan bu enerjiyi, asansör, otomobil, kumandalı televizyon, garaj kapıları gibi daha geniş çapta düşünürseniz hareketsiz yaşamın size nasıl fazla kilo olarak döndüğünü hesap etmeniz hiç de zor olmayacaktır.
Egzersiz ilaç gibi
Sağlıklı ve güçlü kemikler sağlar, kas tonusunu korur, kanser ve kalp hastalıklarına karşı
İspanya’da yapılan bir araştırma, kahveyle kek ya da pasta tüketmenin; dikkat, öğrenme ve sözel hafıza alanlarına olumlu etkisi olduğunu gösterdi...
Gün içinde içilen kahve, bazılarımız için bir klasik haline gelmiştir. Ben de saat 11.00-11.30 arasında mutlaka sade Türk kahvesi içerim. Kendimi şımartmak istediğimde çikolata veya ufak bir kurabiye kahveme mutlaka eşlik eder. Daha masum günlerde biraz kuru yaban mersini eğer yoksa 1-2 kuru kayısı da olabilir kahve arkadaşım.
Kahvelerini kek veya pastayla içenlerin sayısı da oldukça fazla. Buradan yola çıkan İspanyol uzmanlar, kahve ve tatlının aynı anda tüketildiklerinde birbirlerine olan etkisini araştırdı. Barcelona Üniversitesi’ndeki araştırmacılar kafein-glikoz karışımının dikkat ve hafıza alanlarında beyne destek verdiğini buldu. Bu araştırmaya, 18-25 yaş aralığında 72 erkek ve kadın katıldı.
Farklı reaksiyonlar
Araştırma için, katılımcılar gruplara ayrıldı ve her bir gruba farklı içeceklerle yemekler verildi. Bunlar su, su-kahve, su-glikoz, ya da su, kafein ve glikoz şeklinde sıralandı. Daha sonra katılımcıların dikkat, el becerisi, görsel-uzamsal ve frontal işlevleri çeşitli
Vejetaryen olan ancak beslenme programlarında yumurta ve süte yer verenlere ‘Lakto-ovo tarzı beslenen vejetaryen’ denir. Bu gruptakiler balık da tüketebilirse en sağlıklı beslenme tarzını elde ederlerMerhaba, 22 yaşında üniversite öğrencisiyim. Kilomu kontrol konusunda sıkıntı yaşamıyorum ancak daha iyi beslenmek, daha sağlıklı olmak için sizden öneriler bekliyorum. 10 yaşımdan beri vejetaryenim (Et ürünlerini yemiyorum ancak yumurta ve süt tüketiyorum), herhangi bir sağlık sorunum yok. Derslerimden fırsat buldukça okulun spor salonunda egzersiz yapmaya çalışıyorum. Sizden örnek bir mönü rica ediyorum. Teşekkürler/ B.Ç.Merhaba B.Ç. Hanım,
Verdiğiniz bilgilere göre Lakto-ovo vejetaryen olduğunuzu söyleyebiliriz. Vejetaryen tarzı beslenme, çoğu zaman sağlıklıdır çünkü sebze, meyve, kurubaklagil ve tahıl ürünlerini kapsar. Bu tarz beslenmede yağ oranları düşükken lif alım miktarları yüksektir. Lakto-ovo vejetaryen beslenmenize balık ilavesi de yapabilirseniz daha iyi ve sağlıklı bir beslenme şekline sahip olabilirsiniz.
Çevresel faktörler yüzünden diyet, çok küçük yaşlara indi. Ayrıca ‘sağlıklı beslenme’ takıntısı, çocuk ve gençler arasında salgın haline geldi. Ama bu salgın, çocukların yanlış beslenmesine yol açıyorDanışanlarımla yaptığım sohbetler ve çevredeki şikayetlerden çocukların beslenmeyle ilgili sorunlar yaşadığını biliyorum. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, et yemeyen çocukların üçte ikisini aşırı vejetaryenler oluşturuyor. Yani bunlar, süt ürünleri ve yumurta gibi hayvansal gıdaları dahi tüketmiyor. Vejetaryen beslenmeyle ilgili yapılan çalışmalar, ‘laktoovo vejetaryen’ beslenmeyi destekliyor. (Laktoovo grubunda sadece mandıra ürünleri ve yumurta bulunur). Eğer buna balık da eklenirse çok daha sağlıklı bir yeme şekli haline gelebiliyor.
Beslenme ruhu etkiliyor
Vejetaryenlerin et yiyenlere göre daha az depresyona girdiği ve daha iyi duygu durum profili sergiledikleri biliniyor. Yetişkinlikte vejetaryenlik konusunda yapılan araştırmalar, sebze odaklı beslenme programlarının sağlığa daha faydalı olduğunu; obezite, koroner kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, tip 2 diyabet ve bazı kanser türlerinin görülme sıklığını azalttığını gösteriyor. Ancak et ve diğer hayvansal
Gelin bazı efsanelere birlikte göz atalım. Neler doğru, neler yanlışmış öğrenelim...
Elma demir içerir: Bu doğru ama çok küçük miktarlarda. Elmayı kestiğinizde esmerleşmesi sadece bir reaksiyondur, demirin belirtisi değildir.
Muz kalsiyum içerir: Aslında muz iyi bir kalsiyum kaynağı değil, ancak iyi bir enerji kaynağıdır. Böylece fazla miktarda kalsiyum almayı umut ederek fazla miktarda muz yerseniz, sadece fazla kilo almış olursunuz.
Yavaş metabolizma hızı kilo vermeYİ zorlaşTIRIR: Bu doğru olabilir ancak buna siz karar veremezsiniz. Bu nedenle en doğru bilgiye ulaşmak için metabolizma hızınızı ölçtürmeniz gerekir. Bedeniniz, siz ona nasıl davranırsanız o da o şekilde çalışır. Yavaş metabolizma, sadece zihninizde olabilir.
Kilo vermek için karbonhidrat ve protein birlikte tüketilmemeli: Bedenimiz karbonhidratları, proteini ya da meyveleri sindirmede farklı ve etkili yöntemler geliştirmiştir. Bu nedenle karbonhidratlarla proteini ayırmanıza gerek yoktur. Zaten yoğurt, süt gibi ürünlerde her ikisi birden yer alır.
Kolesterolsüz beslenin: Yüksek kolesterol içeren yemekleri fazla tüketmek, kolesterol değerlerinizi yükseltebilir. Bu aslında doymuş yağ oranlarının fazla olduğu yeme