Bencillik iyidir

28 Nisan 2011

Kış boyunca kat kat kıyafetler altına sakladığınız bedeninize ve kendinize iyi davranmanın zamanı geldi


Bir iyilik yapmaya karar verdim ve bir hafta sonu ılıman, salim havasıyla insanı buyur eden Antalya’ya attım kendimi... Şehrin şahane nisan havası, daha havaalanından çıkar çıkmaz bir sakinlik getirdi üzerime. Herhalde İstanbul’un keşmekeşinden uzaklaşmanın manevi rahatlığındandır dedim, değilmiş meğer. İki gün boyunca bu hafif sarhoşluğun sürdüğünü görünce sorumluluklardan, planlardan uzaklaşmaya ne kadar ihtiyacım olduğunu anladım. İstikamet, Cornelia De Luxe Resort Hotel oldu. Bana otelin Türkiye’nin ilk ekolojik SPA’sını açtığını anlatmışlardı. Yerinde gidip ekolojik SPA ne demekmiş, tetkik edeyim istedim.
Ekolojik SPA’da kullanılan tüm ürünler tamamen kimyasallardan arındırılmış malzemelerden hazırlanırmış. SPA ve kimyasal, bu iki kavram nasıl oluyor da bir araya geliyor demeyin! Çoğu SPA’nın bakım ürünlerinin içinde bol bol parafin kullanılırmış, mesela... Crassula Eco SPA’daysa tüm bakımları holistik kaliteleri göz önünde bulundurarak seçiyorlarmış. Yapay renklendirici, parfüm, hayvansal ve genetiği değiştirilmiş hammadde içermemesine dikkat ediliyormuş.

Ser

Yazının Devamı

ÇANTALAR AYAKKABILARIN YERiNi ALIR MI?

26 Nisan 2011

Düne kadar kadınların favorisi ayakkabı alışverişiyken, birbirinden çekici çantalar ayakkabının tahtını ele geçireceğe benziyor

Tüm kadınların favori alışveriş kalemi, ayakkabılardır. En azından düne kadar öyleydi. Görünüşe bakılırsa çantalar giderek ayakkabıların tartışılmaz hakimiyetini kırıyor. Modacılar da elbette değişen bu alışveriş eğiliminin farkında; ürettikleri birbirinden cazip çantalarla kadınların kredi kartlarını bir de bu kalemle zorlamayı başarıyorlar.
Sezonun çantalarında bakıp da en azından birine aşık olmamak mümkün değil. Ben burada yeni sezonun en şık çantalarına yer verdim. Merak etmeyin, Allah’ın sınırlı sayıda kulunun erişebileceği fiyatlarda sunulan bu çantaların şahane benzerleri (kopyaları demeyelim) büyük sokak modası markalarının koleksiyonlarında da var.

Sezonun çanta trendleri

Yazının Devamı

Boğaz’a nazır hafta sonu

21 Nisan 2011

Çengelköy’deki şık butik otelde, deniz kıyısında kahve içmenin keyfi, paha biçilmez...

Açılalı onca zaman oldu, Çengelköy’deki Sumahan Otel’e hiç gitmemiştim. Geçen pazar bir arkadaşımın Grupanya’dan Sumahan’da çok hesaplı bir masaj pakedi satın aldığını duydum, peşine takıldım. Hakikaten anlatıldığı kadar nefis bir otelmiş. 20 odasının hepsi de Avrupa yakasını birinci köprüden neredeyse Karadeniz’e kadar görüyor. Tarihi bina zaten çok etkileyici. Burası 19’uncu yüzyılın ortalarında rakı yapmakta kullanılan katkısız ispirto ‘suma’ üretimi için inşa edilmiş. Aklıma Murat Belge’nin söyledikleri geliyor: Belge, eskinin imalat için üretilen yapılarının dahi bugün konut olarak üretilen çoğu binadan çok daha estetik olduğundan bahsediyordu. Sumahan başarılı renovasyonuyla geçmişi bugüne zarafetle taşıyan az sayıda mekandan biri olmuş. Sevimli teknesine karşı deniz kenarındaki restoranında oturup bir kadeh şarabın keyfini çıkarmak, anlamsızca soğuk havaya rağmen müthişti. Üstelik otelin motorla servisi de var; yani Boğaz keyfine yolda başlayabiliyorsunuz. Tek eksik diyeceğim şey, aslında bizde servis sektörünün tamamına getirilebilecek bir eleştiri. Ne yazık ki personelin tüm iyi

Yazının Devamı

BAHAR SiZE GELECEK Mi?

19 Nisan 2011

Herkesin ofisini, evini basmış mobilyalara ara verin. Hepimizin bardakları, kap tutacakları aynı. Evinizde, bir parça da olsa imzası olan, kişilikli mobilyalara yer verin

Çok kısa süreceğini tahmin edebildiğim bahar mevsiminde evinize makyaj için fazla zamanınız kalmadı!
Her bahar gardrobuna bir jean, bir trençkot eklemekten geri kalmayanlar; sözüm size! Bahar makyajının alası, eve yapılandır. Annenizin her bahar evde bir badana projesi geliştiriyor olmasını yabana atmayın! Kalkın, tüm evin mobilyasını değiştirin. Demek isterdim. Çoğumuzun ne takatinin ne bütçesinin yeteceğini biliyorum. Ama benzerleri, herkesin ofisini, evini basmış mobilyalara da bir ara verin, ne olur! Hepimizin bardakları, kap tutacakları aynı. Belki bir parça da olsa imzalı, kişilikli mobilya ya da aksesuara evinizde yer vermeye çalışın.
Bu çıkışım ilginizi çektiyse bir de önerim olacak. Yeni bir dekorasyon mağazası. Tasarımcısıyla aynı adı taşıyor. Çoğu benzeri gibi İstanbul’un başlıca tasarım hattı Nişantaşı’nda yer alıyor. 25 yılı aşkın süredir mimarlık ve iç mimarlık yapan Handan Öney’in bir projesi. Öney, adını verdiği bu mağazada dünyanın çeşitli yerlerinden seçtiği aksesuar ve mobilyalara

Yazının Devamı

El emeğinin kıymetini bilenlere

14 Nisan 2011


Bu köşede tasarımı sadece modayla kısıtlı tutmamayı çok önemsiyorum. Sanırım bu gayretim yolun nispeten başında sayılacak tasarım girişimcileri tarafından da anlaşılıyor; her hafta cidden özgün ve desteği hak eden çalışmalarla ilgili haberler geliyor.
‘Sasanna Tasarım’ da onlardan biri. İki ortağın, daha doğrusu güzel sanatlardan beri kopmayan iki meslektaşın işbirliğiyle kurulmuş. Ben Elif Gönenç’i (şimdi adına bir de ‘Camcıgil’ eklenmiş) o dönemde birlikte çalıştığımız Home Art dergisinde tanıdım. Dergi için artistik yanı çok güçlü, tipik stil-life kompozisyonlarının ötesinde bir dili olan çekimlerin sanat yönetmenliğini yapardı.
Aradan zaman geçti, öğrendim ki Elif, “Esas işim” diye tanımladığı tasarıma geri dönmüş. Ortağı da zamanında belki de takı/ev aksesuarları tasarımı konusunda İstanbul’un bir numaralı adresi olan Urart’ta yetişmiş Hülya Çelik Pabuççuoğlu... Sasanna Tasarım’ı 2004 yılında kuran da kendisi.
Sasanna imzalı ürünlerin zamansızlığının ve minik detaylarda kendini belli eden ‘yerli/bizden’liğinin tasarım meraklılarının hoşuna gideceğini düşünüyorum. Camcıgil ve Pabuççuoğlu, tasarımlarında ilhamı geçmişten, gelecekten ve bugünden aldıklarını

Yazının Devamı

MÜKEMMEL BiR HAFTA SONU PROGRAMI

12 Nisan 2011

Havalar güzelleşmiş, soğuklar dinmişken, şehriniz hakkında bilmediğiniz hikayeler dinleyip keyifli vakit geçirmeye ve zamanı unutmaya ne dersiniz?

Bütün hafta çalışıp hafta sonu manalı bir program yapmak isteyenler için bir önerim var. Bu köşede daha önce de bahsettim, gerçi. Fest Turizm’in günübirlik turlarına katılıyorum. Sittin senedir yaşadığımız, önünden bin kere geçtiğimiz gizli hazineleri keşfetmek için mükemmel bir seçenek, günlük kültür turları. Fest Turizm bu anlamda öncü, ne de olsa Faruk Pekin gibi bir deryanın koordinasyonuyla yürüyor bu çalışmalar.
Portföylerinde neler var, neler? İstanbul’un sıra dışı müzelerini de gezdiriyorlar, medreselerini de, Yahudi mekanlarını da. Benim gözüm, 24 Nisan’da yapılacak Edirne gezisinde. Ne zamandır görmek istediğim, hiç gitmediğimi utanarak söylediğim bir yer, Edirne.

Boğaz efsanesi ve demli çay

Pazar günü yine ne zamandır isteyip bir türlü gerçekleştiremediğim bir gezisine katıldım Fest Turizm’in. O da Boğaziçi Yalıları gezisi. Murat Belge’nin rehberliğini yaptığı bu tur, bir tür şehir efsanesi niteliğinde. Kültür-sanat meselelerine biraz olsun kafa yoran çoğu kimsenin yapıp da yanına çek attığı bir etkinliktir.

Yazının Devamı

Gözlüğün de modası var!

7 Nisan 2011

2011 ilkbahar-yaz moda trendlerini bilmeyen kalmadı diyebiliriz herhalde! Peki, hangi kıyafetle hangi gözlüğü takmanız gerektiğini biliyor musunuz?

70’lermiş, bol eteklermiş, renk bloklarıymış diye yazıla çizile yaz modasını giymeden sıkılmaya başladık neredeyse! Benim gibi güneş gözlüğü takmayı seven, mümkün olsa kapalı yerde bile gözlükle oturacak karanlık ruhlar için bir rehber geçti elime. Sevgili arkadaşım Gülin Bayındır sayesinde... ‘Gözlük trendleri’ diye yeni modellerin sıralanmasına alışığız ama sezon trendleriyle gözlük modellerinin eşleştirilmesine ilk kez rastlıyorum, paylaşmadan edemedim.

Fedora şapkayla yuvarlak çerçeveli gözlükler
Bu yazı şehirde şapka takarak geçirmeye kararlıyım zira yüksek koruma faktörlü kremler dahi güneşten korumada yetersiz kalıyor. Her telden mağazada türlü şapka seçeneği var ama en şıkları hâlâ Fedora’lar... Fedora şapkanızı beyaz gömlek ve jean’le giydiniz. Annie Hall gibi görünmeye çok yaklaştınız. Tek eksiğiniz yuvarlak çerçeveli bir gözlük... Son yılların en baskın gözlük trendi olan kareli büyük gözlüklerin hükümdarlığı bu yaz yavaş yavaş kırılıyor. Fötr şapkanızı gri, toz pembe ve kahverengi tonlarında seçmenizi,

Yazının Devamı

Sessiz sedasız

31 Mart 2011

Modacı Önder Özkan, Miami Moda Haftası’nda ‘geleceğin tasarımcısı’ ödülüyle birlikte harika bir burs da kazandı

Önder Özkan’dan daha önce “Bizim Alexander Wang” diye bahsetmişliğim var. Çocukken boynundan papyonunu eksik etmediğini söyleyen Özkan, bugün hırslı ve başarılı bir moda tasarımcısı olarak karşımızda.
Özkan’ın Beykent Üniversitesi’nde aldığı eğitimi, erkek koleksiyonu hazırlayan bir şirketteki çalışmaları takip etmiş. Londra’da yaşadığı dönemin de kendine çok şey kattığını söylüyor. Burada aynı amaç için 10 farklı milletten insanı ikna edebilmenin bile başlı başına hayat tecrübesi olduğunu anlatıyor.
Önder Özkan’ın tasarımlarındaki kadın için kullanmayacağım bir kelime varsa o da ‘romantik’ olurdu! Bu tasarımlar, akla biraz serseri, maskülen yanıyla barışmış birini getiriyor. Hayatın içinden bir kadın, masal kahramanı değil... Zaten Özkan’ın ilham aldığı, etkilendiği havalı kadınlardan oluşan bir listesi de yok. Esin perileri, hayata dair keyiflerden ibaret. Özkan’ın tasarımları için ‘minimalist’ demek istemiyorum; daha ziyade ‘azla yetinmeyi bilen’ tasarımlar...
Moda tasarımı gibi maddi manevi zorlayıcı bir yol seçen Özkan’ın iyimserliği de etkileyici...

Yazının Devamı