Bakan Yıldırım: Sabotaj varsa skandal olur

18 Ekim 2007

Yön Grevle sonuçlanan toplu pazarlık sürecinde, TELEKOM yönetimiyle Haber-İş Sendikası arasında, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, bir çeşit arabuluculuk işlevi gördü.Bakan Yıldırım, dün iddialarla ilgili sorularımı yanıtlarken, "Doğrusu grev beklemiyordum, sürpriz oldu" diyerek, şu bilgileri verdi:"Arkadaşlar bu konuda deneyimli olduğumu düşünerek anlaşmazlıkların giderilmesi için beni de göreve davet etmişlerdi. Ben de hem TELEKOM yöneticileriyle, hem sendika yöneticileriyle ve Türk-İş Başkanı'yla toplantılar yaparak uzlaşma aramıştım. Çok da mesafe almıştık. Artık uzlaşmaya varılmış gibiydi. Bazı detaylar için görüşmeler sürecekti. Anlaşılıyor ki o görüşmeler sonunda yine anlaşmazlık çıkmış ve grev kararı alınmış. Oysa iki taraf da ana konularda ortak noktaya gelmişlerdi. İşte grev kararının alındığı gece yarısından sonra altyapıda bazı arızalar bildirildi ki, bunlar normal arıza ölçüleri içinde değildi." Haber-İş Sendikası'nın TÜRK TELEKOM'da başlattığı grev, fiberoptik kablolara sabotaj yapıldığı iddiasıyla tartışma konusu oldu. Yıldırım, grev kararından sonra sabaha doğru 15 hatta arıza bildirildiğini belirttikten sonra şöyle konuştu:"Bildirilen arızalar ancak 3-4 aylık bir

Yazının Devamı

Etnik fay hattı

17 Ekim 2007

Yön Bir önceki Meclis'te "eksik temsil" sorunu vardı. 3 Kasım 2002 seçimlerinde oyların yüzde 40'ını aşan bir kısmı TBMM'ye yansımamıştı. Bu nedenle de başta cumhurbaşkanlığı seçimi olmak üzere birçok konuda, "eksik temsil" etrafında tartışmalar yaşandı. 22 Temmuz 2007 seçimlerinde eksik temsil sorunu ortadan kalktı. Seçmenin iradesi yüzde 85'e yakın bir oranda Meclis'e yansıdı.Bugünkü Meclis'te eksik temsilden söz edilemez ama, "etnik temsil"den söz edilebilir.TBMM'de etnik bir fay hattından söz etmek mümkün.Bu fay, son tezkere tartışmalarıyla daha belirgin biçimde kendini hissettirmeye başladı.DTP kabul etmese de TBMM'de Kürtleri veya Güneydoğu'yu temsil ettiği izlenimini, mesajını her fırsatta veriyor.DTP'nin handikapı PKK'ya karşı tavır alamaması. İmralı ve Kandil'e bakarak politika çizmeye çalışması. PKK'ya "terör örgütü", eylemlerine "terör" diyememesi.Başbakan Erdoğan, dünkü grup toplantısında DTP'ye bu yönleriyle yüklendi. Başbakan DTP'yi kastederek, PKK'ya terör örgütü diyemeyenlerin bize sınır ötesi harekât yapmayın, demeye hakları yoktur, anlamında konuştu.DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ün, Başbakan Erdoğan'a verdiği yanıt ise "Güvercinlere saldırmak için şahinler

Yazının Devamı

Sınır ötesiyle ilgili çelişkiler

16 Ekim 2007

Yön Türkiye'nin kararlı olduğunu göstermesi ve caydırıcı etkisiydi Org. Büyükanıt'ın gördüğü faydalar...İstediği ise hükümetin elinde yetki bulunmasıydı.Hükümet, TBMM'den bir yıl süreli böyle bir yetki almaya hazırlanıyor.Bu arada sınır ötesi harekâtla ilgili tartışmalar içinde bazı çelişkiler dikkat çekiyor.Türkiye'nin sınır ötesi harekât yapmasına, yapmasa bile bu yetki içeren bir tezkere çıkarmasına karşı olanlar görüşlerini açıkladılar.Bu işe DTP karşı.AKP'nin Güneydoğulu milletvekilleri karşı.Barzani yönetimi karşı.ABD karşı...Ancak, Türkiye'nin Kuzey Irak'a girmesini aslında PKK'nın istediğini savunanlar da var. Onlara göre, PKK, TSK'yı Kuzey Irak'a çekmek istiyor. Tuzak kuruyor. Bunun için Türk askerlerine saldırıyor.Şöyle bir durum çıkıyor ortaya:PKK, Türk askerinin Kuzey Irak'a girmesini istiyor ama DTP istemiyor, Güneydoğulu milletvekilleri istemiyor ve Barzani istemiyor.Garip bir çelişki var...Ya PKK ne istediğini bilmiyor ya da onu savunanlar PKK'yı değil, Türkiye'yi bir "tuzak"tan korumaya çalışıyorlar!Bunlar PKK'nın ne istediğini DTP'den daha iyi biliyorlar demek ki! Sınır ötesi harekâtla PKK ve terör sorununun sona ermeyeceğini Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar

Yazının Devamı

Tezkereye karşı Kürt dayanışması

12 Ekim 2007

Yön Seçim öncesinde sınır ötesi harekât için tezkere çıkarılmasına karşı duran hükümet, bu kez askerle aynı çizgiye geldi ve tezkere hazırlığına girişti.Bunun yanında Barzani yönetiminin de canını acıtacak ekonomik önlemler üzerinde çalışmaya başladı. Elektriği kesersem ne olur, Habur'u kapatırsam kim zararlı çıkar gibi analizlere yöneldi.Bayramdan sonra sınır ötesi harekât için yetki almak üzere TBMM'ye bir tezkere sevk edileceği biliniyor.Hükümet, askerin de istediği gibi bir tezkereyi alıp cebine koyacak. Bu yetkiyi kullanır mı, kullanmaz mı, ne zaman ve nasıl kullanır, şimdiden belli değil. Ancak, Ankara'nın kararlılığını göstermesi, caydırıcı etki yapması ve gerektiğinde kullanabileceği mesajının verilmesi açısından, tezkere çıkarılmasının yararlı olacağı konusunda hükümet ve Genelkurmay'ın görüş birliğine vardığı anlaşıldı. 15 şehitten sonra yapılan zirvelerden bu sonuç çıktı. Bir günde 15 askerin şehit olmasıyla Türkiye'de ulusal duygular kabardı. PKK'ya karşı tepkiler arttı, bazı gösteriler yapıldı. Bu süreçte siyasal olarak dikkat çeken bir gelişme de tezkereye karşı verilen tepkilerin ortak paydası. Etnik nitelikli bir ortak paydadan söz etmek mümkün.Tezkereye karşı

Yazının Devamı

Barzani ve DTP'ye de fatura çıkabilir

11 Ekim 2007

Yön Bakanlar Kurulu, Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantıları ve Çankaya'da Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı'nın yaptığı üçlü zirvede, terörle silahlı mücadele sürdürülürken, içeride ve dışarıda PKK'ya destek veren güçlere, bunun bir maliyeti olduğunun gösterilmesi yönünde görüş birliğine varıldığını söyleyebiliriz. Bir günde 15 şehit verilmesi üzerine Ankara'da arka arkaya yapılan toplantı ve zirvelerden yansıyanları toparlayalım. Barzani yönetimine, PKK'yı barındırmanın ve Türkiye'ye Kuzey Irak'tan saldırmasının bir karşılığı olacağı önümüzdeki günlerde uygulanacak önlemlerle gösterilecek.Bakanlar Kurulu ve Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantılarında Başbakan Erdoğan'ın verdiği talimatlar doğrultusunda araştırmalar yapılıyor. Örneğin, Kuzey Irak'a verilen elektrik kesilirse ne olur? Kuzey Irak'ın alternatifleri nelerdir? Veya Habur Sınır Kapısı'nda geçişler sınırlandırılırsa ne olur? Kuzey Irak'a maliyeti nedir? Türkiye'ye maliyeti nedir?Habur Sınır Kapısı'ndan geçişlerin sınırlandırılması, yapılan mal sevkiyatı, asker ve sivillere sağlanan her türlü lojistik desteğin azaltılması ve elektriğin kesilmesi bu soruların yanıtlarına bağlı olarak uygulanabilir.

Yazının Devamı

Tezkere kararı

10 Ekim 2007

Yön Sadece Türk kamuoyunun değil dünyanın gözü de Ankara'nın alacağı kararlarda. Kararlar dün açıklandı. Terörle Mücadele Yüksek Kurulu, sınır ötesi operasyon dahil olmak üzere, hukuki, ekonomik ve siyasi her türlü tedbirin alınması için görevli kurum ve kuruluşlara gerekli talimatları verdi.Terörle mücadele tartışmalarında askeri ve siyasi boyutu ayrı ayrı ele alalım.Terörle Mücadele Yüksek Kurulu'ndan sınır ötesi harekât için TBMM'ye tezkere sevk etme kararı çıktı diyebiliriz. "Hukuki talimat" ifadesi bu konuda bir hazırlığı içeriyor. Tezkere hemen sevk edilebileceği gibi, bayramdan sonraya da kalabilir.Diğer önlemlere gelince...Kuzey Irak'ın hayat damarlarını etkileyecek kararlar da arka arkaya çıkabilir. Örneğin, Habur Sınır Kapısı'ndan geçişlerin sınırlandırılması veya durdurulması, elektriğin kesilmesi, lojistik sevkiyatın askıya alınması gibi... 15 askerin şehit edilmesi terör ve terörle mücadeleyi yeniden gündemin ilk sırasına taşıdı. Terörle mücadelenin sadece askeri mücadele olmadığı sık sık söyleniyor. Elbette terörle mücadelenin birçok boyutu var. Ama buradan şu sonuç da çıkarılmamalı:"Askeri mücadele ile sonuç alınamıyor, o halde, askeri mücadele bir tarafa bırakılıp,

Yazının Devamı

Güçlü tedbir ve somut işbirliği nedir?

9 Ekim 2007

Yön PKK silahlı eylem gücünü koruduğunu gösteriyor.Toparlandığı mesajını veriyor.Türkiye'nin sabrı zorlanıyor.Ankara dün alarm halindeydi. Önce Bakanlar Kurulu toplanıp konuyu ele aldı. Sonra Cumhurbaşkanı Gül'ün başkanlığında Başbakan Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt bir zirve yaptılar.Bu toplantılardan verilen mesajlara bakalım:Bakanlar Kurulu toplantısından sonra Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, "Aslında sözün bittiği bir konuyu konuşuyoruz" dedi.Sözün bittiği konu...Çiçek'e göre terör konusunda söylenecek her şey söylenmişti. Artık söze gerek yoktu.Peki, söz bittiğine göre, "Ne yapacaksınız, bir sınır ötesi harekât var mı?" diye soran gazetecilere ise net yanıt vermedi:- Yarını (bugünü) bir görelim.- Neden?- Bugün Başbakan'ın başkanlığında Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplantısı var.Çiçek'in bu sözleri kamuoyunda, "Herhalde yeni kararlar alınacak ve etkili şekilde uygulanacak" beklentisi yarattı.Bu beklentiyi güçlendiren bir açıklama da Cumhurbaşkanı Gül'den ve Başbakan Erdoğan'dan geldi.Gül, Irak'la ilgili yeni bir politika olacak mı, sorusuna, "Göreceksiniz" yanıtı verdi.Başbakan Erdoğan ise, "Artık terörle mücadele farklı yürüyecek" diyerek, yeni önlem

Yazının Devamı

Org. Başbuğ'un tespiti ve DTP'nin tutumu

7 Ekim 2007

Yön Org. Başbuğ, açık sözlülükle, devletin PKK'ya katılımı engellemekte başarısız olduğunu söyledi. "Başarılı olsaydık, bu mücadele sürecinin bugünlere gelmemesi lazımdı. Başarısızlık tamam ama son bir yıl için söylemiyorum, 23 yıllık süreci kastediyorum" dedi ve ekledi:"Bu alanda adım atmamız gereken konu var."Bu sözleri analiz edersek ortaya iki sonuç çıkıyor:1- PKK ile sadece askeri mücadele, sorunu çözmez. Bu mücadelede ne kadar başarılı olursanız olun, örgüte katılım devam ettikçe sıfırlanması mümkün değildir.2- Katılımın engellenmesi için bunu besleyen koşulların düzeltilmesi gerekir ki, o da ekonomik, sosyal, kültürel, siyasi alanların konusudur. Bunu yapması gerekenler de siyasilerdir.Org. Başbuğ'un tüm devlet adına yaptığı özeleştirinin üzerinde durulması gerekir. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, Diyarbakır'da önemli açıklamalar yaptı. Başta hükümet olmak üzere sivil alandaki kurumların silahlı mücadele alanı dışında ne yapılması gerektiği üzerinde durmaları gerekir.Bölgenin yoksulluğu, PKK'nın gençler üzerinde etkili olmasını kolaylaştırıyor. Bu zaten biliniyor. İşsiz, eğitimsiz, gelecekten ümitsiz, amaçsız, toplumda yeri olmayan, sosyal statüsü

Yazının Devamı