Yön Ankara'daki bu menfur eylem, terörün yeni boyutlara ulaştığını, hedef ve yöntem değiştirdiğini gösteriyor.Ankara'daki eylemin yeni yönlerini şöyle özetleyebiliriz:1- Terör, yeni yönteme yönelmiştir. Canlı bomba kullanmaya başlamıştır.2- Terör, yeni hedef belirlemiştir. Şehirleri ve sivil halkı hedef almaktadır.Terör bir süredir "canlı bomba" girişimlerinde bulunuyor. Geçtiğimiz haftalarda İzmir'de canlı bomba olarak eylem hazırlığı içindeki teröristler yakalanmıştır.Ankara'da ise, canlı bomba eylemi gerçekleşmiştir. Hedef büyük şehirler ve çarşı, otobüs durağı gibi kalabalık yerlerdir. Kullanılan patlayıcının cinsi ve canlı bomba yöntemi PKK terör örgütü veya onun kontrolündeki taşeron örgütleri anımsatıyor. Terör, Ankara'yı kana buladı: 7 ölü, 121 yaralı... Eylemi bir "canlı bomba"nın gerçekleştirdiği Ankara Valisi Kemal Önal tarafından açıklandı. Terör örgütünün yeni hedef ve yeni yöntemler seçtiği, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın açıklamalarından da anlaşılıyor. Org. Büyükanıt, bu tür eylemlerin bundan sonra da beklenebileceğini söyledi. Bu da gösteriyor ki terörün kentlere yöneleceği ve canlı bomba yöntemi kullanacağı yönünde ciddi istihbarat var.
Yön Baykal ve Sezer'in halkın karşısına birlikte çıkmaları merkez solda çok olumlu bir hava yarattı.Baykal, bu havanın seçim sonuna kadar sürdürülmesi gerektiğine inanıyor. Halkın karşısına Sezer'le birlikte çıkmak istiyor.Bu amaçla CHP'nin 26 Mayıs'ta Mersin'de düzenleyeceği mitinge DSP lideri Zeki Sezer'i de davet etti. Birlikte gitmeyi önerdi.Ancak, bir süredir medyada, Sezer'in bu mitinge katılmasının Siyasi Partiler Yasası'na aykırılık oluşturacağı öne sürülüyor. Bu tez DSP lideri Zeki Sezer'i de tereddüde sevk ediyor. İki liderin mitinge katılmaları yasalara aykırı olur mu? CHP lideri Deniz Baykal ve DSP lideri Zeki Sezer, meydanlarda yüz binlerin istediği görüntüyü Samsun mitinginde verdiler. İzmir mitinginde farklı yerlerde duran iki lider Samsun meydanına birlikte girdiler. Baykal ve Sezer'in mitinglere birlikte katılmalarına engel olarak gösterilen hükümlerden biri Siyasi Partiler Yasası'nın 90. maddesi. Bu madde şöyle diyor:"Siyasi partiler tüzük ve programları dışında faaliyette bulunamayacakları gibi, seçimlerde başka bir partiyi destekleme kararı da alamazlar."Bu hükmün Sezer'in Mersin'e gitmesine engel olacağı savlanıyor.Ancak, seçim hukukunda uzmanlaşmış bir isim
Yön CHP-DSP ittifakına sayı hesabıyla yaklaşmak yanlış olur.Rahmetli Bülent Ecevit, DSP Meclis dışındayken veya Meclis'te çok az sayıda milletvekiliyle temsil edilirken, ülke sorunlarının çözümü konusunda hep yol gösterici olmuştu. Milletvekili sayısı ne olursa olsun, Ecevit'in önerileri çoğu kez hükümetler tarafından dikkate alınmıştı.Meclis'te tıkanma yaşandığında ise, yine Bülent Ecevit, sorunun bir parçası olmak değil, çözümün parçası olmayı yeğlemiştir. TBMM'nin yönetebilir olmasını, demokrasinin işleyişini esas almıştır. Ecevit liderliğinde Meclis'te az sayıyla temsil edilen DSP, bıçak sırtında kurulan hükümetlere en azından engel çıkarmamıştır. Ulusal nitelikli sorunlarda hükümetlere, devlete yardımcı olmuştur. CHP ile seçim işbirliği kararı veren DSP'de bazı tartışmalar sürüyor. Bu karar nedeniyle DSP lideri Zeki Sezer eleştiriliyor. Sezer'e yöneltilen soruların başında da CHP'den "Kaç kontenjan alındı?" sorusu geliyor. Bu açıdan bakıldığında Sezer de seçim işbirliği kararı vererek sorunun değil, çözümün parçası olmayı seçmiştir. Bu tutumu, rahmetli Ecevit'in sorunlara yaklaşımıyla uyumludur.Kaldı ki ittifak düşüncesini gündeme ilk getiren rahmetli Bülent Ecevit'ti. Bülent
Yön Ziyaretin çok sıcak bir sohbet havasında geçtiğini söyleyebiliriz.CHP lideri Baykal, DSP lideri Zeki Sezer'i işbirliği konusunda gösterdiği liderlik için kutladı. CHP-DSP ittifak kararının toplumda beklenenin de üzerinde destek ve ilgi gördüğünü aktardı. CHP lideri Deniz Baykal ve arkadaşları, DSP Genel Merkezi'nde Zeki Sezer'i ziyaret ederek, işbirliği kararı için teşekkür ettiler. Ziyaretin konularından biri bugün Samsun'da yapılacak mitingdi. Baykal ve Sezer, Samsun'a birlikte gitmeyi dün kesinleştirdiler. Bugün 8 kişilik özel bir uçakla birlikte gidecekler. Uçakta Baykal'ın dışında CHP'den Önder Sav, Eşref Erdem ve Bihlun Tamaylıgil'in bulunması bekleniyor. DSP'den ise Sezer'e Ahmet Tan ve Emrehan Halıcı'nın eşlik etmesi söz konusu.Baykal ve Sezer, Samsun'da miting alanına birlikte girecekler, halkı birlikte selamlayacaklar. Ancak, miting platformuna çıkmayacaklar. Samsun mitingi de daha öncekiler gibi sivil toplum öncülüğünde yapılacağı için liderler platforma çıkmanın yanlış olacağını düşünüyorlar. Samsun mitingi Baykal-Sezer görüşmesinin ikinci konusu da yine bir mitingdi. Deniz Baykal, Zeki Sezer'e CHP'nin 26 Mayıs'ta Mersin'de yapacağı mitinge de birlikte gitmeyi
Yön CHP lideri Deniz Baykal, CHP-DSP seçim işbirliği kararının çok olumlu yansımaları olduğunu aktardı. Sabah yürüyüşünde yolda karşılaştığı herkesin istisnasız bu kararı alkışladığını ve tebrik ettiğini vurguladı. CNN Türk'te dün Murat Yetkin'le konuk ettiğimiz Baykal, CHP ile DSP arasında geçmiş dönemde yaşanan ayrılığın yarattığı olumsuz havanın işbirliği kararıyla hızla dağıldığı kanısında. Baykal'ın DSP ile seçim işbirliğine ittifakı aşan bir gözle baktığı söylenebilir. CHP lideri, bu ittifaka seçimden sonra da devam edecek bir "ortak hareket" olarak bakıyor. Düşüncesi, zaman yitirmeden Zeki Sezer ve DSP ile ortak bir programı yaşama geçirmek.Baykal, DSP parti organlarındaki çalışmaları tamamlar tamamlamaz hızla harekete geçmeyi düşünüyor. CHP lideri neler yapmayı planladığını anlatınca anlıyoruz ki seçim kampanyası dahil her etkinliği birlikte yapmayı düşünüyor.Örneğin, önce Zeki Sezer'i ziyaret etmeyi, ardından Rahşan Ecevit'e birlikte bir teşekkür ziyareti yapmayı planlıyor. Hemen ardından da Mersin'de düzenlenecek mitinge DSP lideri Zeki Sezer'le gitmeyi istiyor. Baykal'ın bu tutumunu seçim kampanyası boyunca sürdürmek istediği anlaşılıyor.Seçim kampanyası boyunca Deniz
Yön CHP lideri Deniz Baykal, DSP lideri Zeki Sezer'den olumlu bir yanıt bekliyor. Bu yanıt gelirse, işlerin hızlanacağını düşünüyor. CHP kanadına göre önemli olan iki parti arasında "işbirliği iradesi"nin net biçimde ortaya çıkması. Liderlerin bu iradenin arkasında sağlam durmaları. Kamuoyunun karşısına çıkıp bu ortak irade ilan edildikten sonra işin gerisi kolay. CHP'ye göre İzmir mitingi bunun için çok uygun bir ortamdı, ancak bu fırsat kaçırıldı. Baykal ve Sezer'in Ankara'da kamuoyunun karşısına birlikte çıkma olasılığı da yok değil. Bu Sezer'in vereceği karara bağlı. Solda ittifak konusunda DSP kanadında ciddi bir kararsızlık bulunduğu da bir gerçek. İşin havası kaçıyor mu?Rahşan Ecevit'in açıklamasındaki vurgu, "Artık geciktirmeyin, elinizi çabuk tutun" biçimindeydi. Bu güçbirliğinin ülkenin geleceği açısından taşıdığı önem de Rahşan Hanım'ın dikkat çektiği bir başka yöndü.Rahşan Ecevit, güçbirliğinin gerekli olduğunu Bülent Ecevit'in rahatsızlanmadan önceki dileği olduğuna da her fırsatta işaret etti.Rahşan Hanım'ın, CHP-DSP ittifakını destekleyen açıklamaları psikolojik tepkilerin aşılmasına yardımcı olan, ittifak zemini yaratan önemli yaklaşımlardı.CHP lideri Deniz
Yön Annesi, eşi ve ablasıyla birlikte yatağını yoğun bakıma doğru yönelttiğimizde karnındaki şişkinliği tutup "İkiz mi acaba?" diye şaka yapıyordu. Yoğun bakımın kapısına geldiğinde el sallamaya başladı. Vedalaşıyordu...Biz vedalaşmayı kabul etmedik. Yoğun bakım doktorlarının yoğun gayreti sayesinde irtibatı sürdürüyorduk Turan'la.Giderek ağırlaşmasına rağmen haberleri detaylarıyla aktarıyordum. Cumhurbaşkanlığı seçimi, Meclis'teki oylama, sağdaki birleşme, soldaki ittifak. Meclis'ten hastaneye koşturup iletiyorduk haberleri. Turan ölüyordu ama gazeteciliği yaşıyordu.Ablası Necla gelip, "Turan artık gazete göndermeyin, diyor" dediğinde anladım gerçekten "veda" ettiğini...Turan gazete istemiyorsa "veda" etmiş demektir. Güven Hastanesi'nin değerli doktorları Turan Yavuz'u yoğun bakıma götürmek zorunda olduklarını söylediklerinde bir daha odasına dönemeyeceğini anlamıştık. Turan da anlamıştı... Turan'ın güler yüzü, hep olumlu duruşu, acıya şakayla karşılık vermesi "hayatı ciddiye almaz" diye düşündürürdü arkadaşları...Eylül ayında odama girip "Kansermişim" derken rahatlığını görseniz siz de öyle düşünürdünüz. Hastanede "Neyiniz var?" diyenlere, "Gribim" der gibi "Kanserim" deyişini
Yön CHP lideri Deniz Baykal, DSP lideri Zeki Sezer, SHP lideri Murat Karayalçın İzmir mitingine katıldılar, ancak arzu edilen fotoğrafı veremediler.Liderler miting alanının farklı yerlerinde kaldılar. İzmir'deki dev cumhuriyet mitinginin de önemli mesajlarının başında "solda birlik" geliyordu. CHP lideri Deniz Baykal, dünkü görüşmemizde durumu şöyle değerlendirdi "Halkın özlemi iki partinin birleşmesi. Ben de bunu çok arzu ediyorum. Birleşmeyi benim kadar isteyen yoktur. Ancak DSP'nin arzusu seçim işbirliği biçiminde yansıdı. Biz de bunu kabul ettik. Bu konuda bir mutabakat da sağlandı. Ben sözümün arkasındayım. Vardığımız anlaşmanın arkasındayım. Bu işbirliğinin bir pazarlık havasına bürünmemesi lazım. Biz üzerimize düşeni yaptığımız kanaatindeyiz. Önemli olan, iyi niyetle bu işbirliğini sağlamaktır. Halkın bizden beklediği budur. İzmir'de de bu bir kez daha görüldü. Bu mesajın algılanmaması mümkün değil. DSP'den gelecek yanıtı bekliyoruz." 'Bekliyorum' CHP lideri Deniz Baykal, DSP'nin Amasya mitingindeki sloganların partisi açısından rencide edici olduğunu düşünüyor. DSP mitinginde "Baykal istifa" sloganı atılmasını yadırgamış görünüyor.DSP Genel Sekreteri Ahmet Tan da Amasya