Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


     Washington'dan gelen haberler, ABD'nin hala kabul edilmeyen tezkereye takılı kaldığını gösteriyor.
Irak Savaşı'nın seyri aslında ABD'nin bu tezkereye çok fazla gereksinmesi olmadığını ortaya koydu ama Washington kırgınlık havasını sürdürüyor.
Bunu yaparken de bu sonuçtan hükümeti değil daha çok Türk Silahlı Kuvvetleri'ni sorumlu tuttuğu anlaşılıyor. Faturayı da orduya çıkarma eğiliminde...
ABD'nin bu tutumu iki yönüyle hatalı...
Birincisi, tezkerenin Meclis'e nasıl takıldığı belli. 100 kadar AKP milletvekilinin karşı oyuyla bu sonuç ortaya çıktı. Bu milletvekillerinin karşı oyunu Genelkurmay'a bağlamak hiç gerçekçi değil.
İkincisi, tezkereler sırasında görevde bulunan her iki AKP hükümetinin bu tezkerelerin geçirilmesi konusunda çok istekli ve ısrarlı davrandıkları da söylenemez.
Bu süreçte her iki hükümetin de, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin de tutumu, ABD'nin istediği sonucun alınmasına yetmemiş olabilir. Nihai kararı, TBMM'nin verdiğini ve bu karara saygı duyulması gerektiği de unutulmamalıdır.
Bugüne baktığımızda Washington ve Ankara'nın geriye takılı kalmaları değil ileriye bakmaları gerekmektedir.
Bugün ABD'nin Irak'ta duruma hakim olduğu ve bu ülkeye istediği şekli kolayca verebileceği söylenemez. Savaş öncesinde tahmin edilen birçok sorun ortaya çıkmış durumdadır. ABD askerlerine hemen her gün düzensiz saldırılar gerçekleşirken, ABD müdahalesi toplumsal ve siyasal destek bulabilmiş değildir. Bugün Irak'ta ABD askerlerini toplumsal ve siyasal açıdan destekleyenler sadece Kuzey Irak'taki Kürt gruplardır.
Irak'ın güneyinde Şiilerin muhafazakar bir otorite oluşturdukları ve günlük yaşamı düzenleme dahil fiili bir yönetim geliştirdikleri gözleniyor. Bunu bölgeyi gezen ABD'li gözlemci ve gazeteciler de aktarıyor.
ABD henüz Irak'ta bir düzen oluşturamadan İran'a dönük tehditlerini de artırmaya başladı. Irak'ın güneyindeki gelişmelerden de İran'ı sorumlu tuttuğu anlaşılıyor.
Bölgesel ve uluslararası destek açısından ABD ve Irak'ın savaşın nedeni saydıkları kimyasal silahları bulamamış olmaktan, ileriye dönük niyetlerine kadar giderek güven kaybetmekte oldukları da bir başka gerçek.
Bu koşullarda gerçekçi bir durum değerlendirmesi yapacağı yerde Washington'un hala 1 Mart tezkeresinin küskünlüğünü sürdürmesi de yanlıştır, Ankara'nın "günah çıkarmaya" çalışması da...