Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'nun raporu TBMM Başkanlığı'nda...
Rapor sadece yaptığı araştırmaların sonuçlarını değil yolsuzlukların önüne geçilmesi için bazı öneriler de içeriyor. Birtakım yasal değişiklikler öneriyor.
Ancak çok önemli bir eksiği var: Dokunulmazlık...
Bir aksayan taraf da komisyonun çifte standart kullanmış olması. Bir önceki hükümetin hemen hemen bütün bakanları için soruşturma, araştırma isteyen komisyon, mevcut hükümetin aynı işlemlerine hiç değinmiyor.
Bu konuya değinmeleri ancak azınlık görüşlerinde görebiliyoruz. Komisyonun CHP'li üyelerince yazılan muhalefet şerhlerinde, bugünkü hükümetin de özelleştirme taksitlerinin ertelenmesi kararı verdiğine dikkat çekilerek, çifte standart uygulaması eleştiriliyor ve kayıt altına alınıyor.
Türkiye'de milletvekili dokunulmazlığı kaldırılmadan veya sınırlanmadan, yolsuzlukla mücadelenin, özellikle de yasama organı denetiminin tam sonuç vermesi mümkün değildir.
AKP, seçim öncesinde Recep Tayyip Erdoğan'ın ağzından birkaç kez dokunulmazlıkların sınırlandırılması sözü verdiği halde iktidara geldiğinde bu sözünü yerine getirmedi. İktidar koltuğuna oturduğu anda bu sözü de unutmuşa benziyor.
Siyasi koruma olmadan yolsuzluğun bir sektör haline gelmesi mümkün değildir.
Bu koruma kaldırılmadıkça da yolsuzlukla mücadele sözde kalacaktır.
Dört aylık bir çalışma sonucu hazırlanan bin 150 sayfalık komisyon raporu 1993 yılında yapılan pamuk alımı nedeniyle Ziraat Bankası'na yüklenen 300 milyon dolarlık yükün on yılda 15 milyar dolara çıktığı ve bu yükün 2001 krizinin doğmasında önemli bir etken olduğu saptaması bile yer alıyor ama, dokunulmazlıkların kaldırılması gereğine hiç dokunulmuyor.
Eğer AKP iktidarı, yolsuzlukla mücadelede samimiyse işe dokunulmazlıkları kaldırmak veya sınırlamakla başlamak, mevcut bakanlar ve akrabalarıyla ilgili iddiaları ciddiye almak ve gereğini yerine getirmek zorundadır.
Aksi halde bir sonraki iktidarın araştırma, soruşturma komisyonlarına konu olmak dışında bir gelişme kaydetmesi mümkün değildir.
Yolsuzluk Türkiye'nin ciddi bir sorunudur.
Mücadelenin de ciddi yapılması gerekir.
