30 Ağustos resepsiyonunda Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök'ün sorulara verdiği yanıtlar, Genelkurmay'ın Irak'a asker göndermekten yana olduğunu açık biçimde ortaya koyuyordu.
Org. Özkök, fikrini anlatırken, yaşamdan benzetmeler yapmayı seviyor.
Irak'a asker gönderme konusunu değerlendirirken de yine aynı yöntemi kullandı. Bu kez "Milli Piyango" benzetmesi yaptı:
"Hiç olmama ile belki olur arasında çok büyük fark vardır. Sıfırı istediğiniz kadar katlayın sıfırdır. Sıfırla bir arası, bir ile iki arasına baktığınız zaman sıfırla bir arası çok büyüktür. Milli Piyango gibi. Bir şey almazsanız asla çıkmaz. Ama alırsanız belki çıkar. Bu da bir mantıktır dış ilişkilerde. Sıfır çok tehlikeli."
Org. Özkök'ün Milli Piyango örneğinden gidersek...
Genelkurmay Başkanı, Türkiye'nin ulusal çıkarlarını korumak ve Irak'ın yeniden yapılanmasında etkin olmak için devrede olması gerektiği mesajı veriyor. Türkiye'nin müdahil olabilmesi için müdahale edebilecek koşulların oluşturulmasına dikkat çekerken de aynı mesajı veriyor. Bu açıdan bakıldığında Türkiye'nin Irak'a asker göndermesini, en azından "bilet almak" olarak değerlendiriyor. Ama bu bileti almadan, sıfır noktasında durarak, ulusal çıkarlar açısından beklentiye girmenin mümkün olmadığına işaret ediyor.
Komutanın benzetmesini, "masaya oturmak için oraya gitmek gerekir" biçiminde özetlemek mümkün...
Org. Özkök bunun risklerine dikkat çekerken, "gitmemenin riskleri"ni anımsatıyor.
Org. Özkük'ün sözleri, geri çevrilen tezkere sonrasında yaptığı konuşmadan bu yana Genelkurmay'ın görüşünü değiştirmediğini de gösteriyor. Askerin kafası net...
Netleşmesi beklenen siyasi irade...
O da Meclis'in ve hükümetin işi...
Bu kez taraflar daha dikkatli. Washington da Ankara da...
Askeri cephede müzakereler önümüzdeki hafta başlayacak. Ancak, bu görüşmeler askeri bilgi aktarımıyla sınırlı olacak. Bağlayıcı nitelik taşımayacak, mutabakata dökülmeyecek. Bunun yapılması için siyasi iradenin ortaya çıkması, diğer ifadeyle, hükümetin ve Meclis'in kararını belirlemesi beklenecek...
Bu konudaki zorluğun asker de farkında...
Irak'ta istikrarsızlığı daha da büyütecek gelişmeleri onlar da izliyorlar. Örneğin Şii lider Hakim'in öldürülmesi, etnik ve mezhep farklılığı olan gruplar arasındaki çekişmeler, ABD'nin güvenliği sağlamaktaki zorluğu gibi...
Bu koşulların sadece ABD'yi değil, ABD'nin Türkiye gibi katkı beklediği ülkelerde karar üretmeyi zorlaştırdığının da bilincindeler.
Necef olayının provokasyon olabileceğine dikkat çeken Genelkurmay İkinci Başkanı Org. İlker Başbuğ, ABD'nin bu nedenlerle BM'den karar çıkarmaya yöneldiğini belirtiyor. BM Güvenlik Konseyi'nden çıkacak bir kararın ABD gibi katkı beklediği ülkeleri de rahatlatacağına işaret ediyor.
Ankara'nın işi savaş günlerinden daha kolay değil...