Macron’dan ‘zevahiri kurtarma’ çabası

14 Ocak 2024

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bir kez daha başbakan değiştirdi. 2017’de cumhurbaşkanı seçilen Macron, 2022 yılında tekrar bu koltuğa oturma hakkı kazandı. Ancak Meclis’te hükümet kuracak kadar bir çoğunluğa sahip olmadı. Almanya, Belçika hatta İtalya ve İspanya’dakinin aksine Macron, halen muhalefette olan siyasi partilerle yakınlaşma düşüncesi geliştirmedi. 7 yılda tam 4 kez başbakan değiştirdi. Son olarak da Başbakan Elisabeth Borne’u siyaseten çok yıprattı, limon gibi sıktı ve değiştirme kararı aldı. Zaten Borne’dan pek hoşlanmıyordu. Borne kendi tercihi değil, siyasi hareketinde yer alan sosyal demokrat ile liberal demokrat kökenli siyasetçilerin adeta bir dayatmasıydı. Borne’u soğuk ve teknokrat buluyordu. Siyaset arenasında yeterince karizmaya sahip olmadığını, kitleleri arkasından sürükleyemeyeceğini düşünerek görevine son verdi. 

Elisabeth Borne belki kitleleri sürükleyecek popüler bir isim değildi. Ancak çoğunluğa sahip olmayan bir siyasi iktidarı idare-i maslahat edebilecek bir kişi olduğunu göstermişti. Zira

Yazının Devamı

NATO’dan 1000 Patriot, AB’den 1 milyon obüs?

7 Ocak 2024

2024 yılının ilk günleri uluslararası ilişkiler, savunma ve havacılık alanında önemli haberlerle başladı. Başlıktan da görüleceği üzere NATO’nun ikmal ajansı, müttefikler için 5 milyar dolar değerinde Patriot füzesi tedarik etme kararı aldı. Öte yandan Avrupa Birliği (AB) de 155 mm toplar için 1 milyon obüs temin etmek üzere üretim hacmini arttırdığını açıkladı. Bu kararların Rusya-Ukrayna savaşı için dönüm noktası olabileceğini düşünenler yok değil. Ancak bu silahların pek çoğu maalesef Ukrayna’ya sevk edilmeyecek. Halbuki neredeyse ikinci yılını geride bırakmak üzere olan savaşta Ukrayna’nın silah ve mühimmat eksiklikleri ve bunların giderilmesi hakikaten hala hayati bir önem taşıyor.

Hatırlanacağı üzere, savaşın ilk günlerinden itibaren müttefikler Ukrayna’ya sınırsız mühimmat ve silah desteği vermeyi taahhüt ettiler. Bu vaatlerini yerine getirmek için de stratejik rezervlerini neredeyse kritik seviyeye getirmeyi, hatta Baltık bölgesindeki bazı müttefikler kritik seviyenin de altına

Yazının Devamı

2024 yılında 4.1 milyar insan sandık başında

31 Aralık 2023

2023 yılı oldukça çalkantılı geçti. Türkiye’miz daha yılın ilk çeyreğini yarılamadan, maalesef deprem felaketiyle karşı karşıya kaldı. Yaralarını hızlı bir şekilde sarmak için devlet ve millet el ele vermiş durumda. Özel sektör de Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin izlerini silmek için çok çalışıyor. Doğuş Holding, Hatay Meclisi ile Adalı Konağını restore etmek için kolları sıvadı. 2023’ü geride bırakırken, 2024 yılında 4.1 milyar insan sandık başına giderek, siyasi tercihlerde bulunacağını görüyoruz. Bu sayı dünya nüfusunun %51’ini oluşturuyor. Bu seçmenlerin 3.7 milyarı, ulusal seçimler olarak tarif edebileceğimiz meclis, senato ve cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ülkelerini yönetecek hükümetleri belirlemek için vatandaşlık görevlerini yerine getirecekler. ‘En’lerin seçimi olacak desek yanlış olmaz.

Örneğin dünyanın en kalabalık 9 ülkesinin 8’inde genel seçimler düzenlenecek. Bunlar arasında Hindistan, ABD ve Rusya yer alıyor. Dünyanın

Yazının Devamı

Transatlantik havzada ‘savunma’ hareketliliği

24 Aralık 2023

Kulağımıza kar suyu kaçıran, işaret fişeğini ilk ateşleyen Belçika Genelkurmay Başkanı Oramiral Michel Hofman oldu. İsrail-Filistin çatışmasının gölgesinde kalan açıklamaları önemli ipuçları veriyor.

Hofman, Belçika’nın ve NATO’daki diğer Avrupalı müttefiklerin mutlaka Rusya’ya karşı silahlanması gerektiğinin altını çiziyor. Hofman, Le Soir gazetesine verdiği demeçte, ülkesinin mühimmat stoklarının kritik seviyenin altında olduğuna işaret ediyor. Romanya’da bulunan Belçikalı askeri birlikleri teftişi esnasında ‘Het Laast Nieuws’ gazetesine bir demeç veren Hofman, Belçika ile bir çok Avrupalı müttefikin mühimmat eksikliğine dikkat çekerek, bir saldırı anında Belçika’nın ancak birkaç saatlik mühimmatı olduğunu anlatıp, mühimmatı bittiğinde artık ‘düşmana karşı taş atmak dışında bir çaresi kalmayacak’ diyor.

Geleneksel olarak gölgede kalan Belçika Genelkurmay Başkanı sessizliğini bozarak Moskova’nın askeri emelleri konusunda da uyarıyor: Rusya’nın

Yazının Devamı

AB zirvesinin gölgesinde kalanlar

17 Aralık 2023

Belçika’nın başkenti Brüksel, geçtiğimiz Perşembe ve Cuma günü AB liderler zirvesine ev sahipliği yaptı. Bu zirve sadece İspanya’nın dönem başkanlığını noktalayan zirve değildi. Aynı zamanda, önümüzdeki Haziran ayında yapılacak olan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinin kulislerine sahne oldu. Macaristan Başbakanı Orban’ı ikna etmek bahane, Parlamento seçimlerinin ardından AB kurumlarının başına kimin geçeceğine yönelik ‘nabız yoklamaları’ şahane...

Geçtiğimiz hafta İtalyan La Repubblica, eski başbakan ve Avrupa Merkez Bankası (AMB) eski başkanı Mario Draghi’nin AB Konseyi başkanlığı görevini devralmaya hazırlandığını yazdı. Gazete, 76 yaşındaki Draghi’nin adaylığının Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından ortaya atıldığını, Draghi’nin de prensipte ‘hayır’ demediğini belirtti. Draghi’nin AMB’deki eski bir çalışma arkadaşına sordum. Macron ile Draghi arasında bir dirsek temasının bulunduğunu teyit eden kaynağım ‘bu atamanın çantada keklik olması halinde Draghi’nin evet

Yazının Devamı

Türkiye kararı bahara kaldı

15 Aralık 2023

Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanları, AB-Türkiye ilişkilerinin geleceğini şekillendirecek kararlarını önümüzdeki bahar ayına erteleme kararı aldı. 

İspanya’nın AB dönem başkanlığını noktalayan Brüksel Zirvesi’nin gündemi Ukrayna’ya verilecek mali yardım, bu ülkeyle üyelik müzakerelerini başlatma kararı, 2024-2027 yılına ilişkin bütçe görüşmeleri ve İsrail-Filistin arasında 7 Ekim’den bu yana devam eden çatışmalarla hayli meşgul. AB liderleri, Ukrayna’yla tam üyelik müzakerelerin başlatılmasından yana olsa da, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın muhalefetiyle karşılaştı. Üyelik müzakereleri için Budapeşte’nin 7 şartı bulunduğunu hatırlatan Orban, Ukrayna’nın, halen 3 şartı yerine getirmediğine dikkat çekti. Keza Ukrayna’ya yapılacak 50 milyar euro’luk mali yardıma da karşı çıkan Orban, AB’nin bu parayı Kiev’e vererek sadece savaşı körüklediğini savundu. 

Avrupa Komisyonu ise, Orban’ın bu görüşünü

Yazının Devamı

Ya ABD iflas ederse?

10 Aralık 2023

Başlıktaki sorgulama biraz hayal ürünü olarak algılanabilir. Hatta Nassim Nicholas Taleb’in kuramsallaştırmış olduğu !siyah kuğu” teorisini de andırabilir. Ancak uluslararası ilişkiler alanında dirsek çürüten herkesin hakikaten sorması ve cevaplaması gereken bir soru. Bahsedilen iflas mali değil siyasi düzeyde... 

Zira ABD’nin önde gelen muhafazakârlarından Robert Kagan, “Washington Post” gazetesinin 30 Kasım 2023 tarihli nüshasında oldukça önemli bir yazı kaleme aldı. Kagan, “Trump’ın diktatörlüğü kaçınılmaz. ‘Gibi’ yapmamak gerekiyor” başlıklı derin incelemesinde, ABD’nin bir “dikta rejimi” ile karşı karşıya kalacağını belirtip, acı gerçeğin bu olduğuna vurgu yapıyor. Makalesini kaleme aldığında, Cumhuriyetçilerin başkan adayının 13 hafta içerisinde belli olacağını hatırlatan Kagan, partide Ron DeSantis veya Nikki Haley seçeneğinin değerlendirileceği umudunun gerçeği yansıtmadığını, Donald Trump’ın yeniden Cumhuriyetçilerin adayı olup ABD Başkanı Joe Biden’e

Yazının Devamı

Avrupa’da aşırı sağın ‘dayanılmaz yükselişi’

3 Aralık 2023

Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerde aşırı sağ partiler ciddi bir yükseliş kaydediyor. Avrupa siyasetinin geleneksel partileri olan Sosyal Demokrat ile Hristiyan Demokratlar halkın değişim beklentilerine cevap veremiyor. Birbirlerine pek yakın bir politika güden Sosyal Demokratlar ile Hristiyan Demokratlar, zaman zaman Liberal Demokratlar veya Yeşiller’le kurdukları mecburi koalisyonlarla değişim beklentilerini biraz karşılayabiliyorlar. Ancak koalisyonu oluşturan siyasi partiler de kendi içlerinde koalisyonu sürdürmek adına, ılık, renksiz ve hiçbir siyasi felsefesi olmayan bulanık bir politika izliyor.

Almanya’da geçmişte yaşanan büyük koalisyonlar bunun en güzel örneği. Bugün bile Olaf Scholz hükümeti Sosyal Demokratlar, Yeşiller ve Liberal Demokratlar’dan oluşuyor.

Ancak Scholz’un partisi Sosyal Demokratlar’ın yasadışı göçle mücadele konusundaki sert söylemleri, Yeşiller’in çevreci söylemlerine rağmen enerji krizinde nükleer enerji yerine 6. nesil kömürü tercih etmeleri, Liberal Demokratlar’ın

Yazının Devamı