Dönemin Başbakanı Merhum Turgut Özal’ın Tahran ziyaretindeki gazeteciler arasındaydım.
Sigarayı bırakmıştım.
Gece derin uykudayken gök gürültüsü gibi müthiş bir patlama ve sarsıntı...
Yerde uyandım.
Karyolanın yanına savrulmuşum.
Hemen telefonla otelin resepsiyonunu arayıp “N’oluyor” diye sordum.
“Saddam’ın füzesi” cevabını aldım.
Daha yatağa yeniden uzanmadan, gene ve daha yakın bir patlama sesiyle otel yıkılıyormuşçasına sarsıntı...
ŞEFFAF Oda’da 14 Şubat Sevgililer Günü’nü bugünden kutluyoruz. Şeffaf Oda’nın vazgeçilmez deniz manzarasına kırmızı mumlar ve güller de eklenince, Sıla’dan en güzel aşk şarkılarına klip gibi görüntüler ortaya çıkıyor.
Sıla’nın ilk televizyon programı Şeffaf Oda’dır. 2007’de albümü ilk çıktığında oturduğu koltukta bugün Şeffaf Oda’nın 400. bölüm özel konuğu. Programa “Sevgili Kaybım ve Merhabalar” ile başlıyoruz. Ardından “Günaydın Sevgilim...”
Ve benim favori Sıla şarkım “Sevişmeden Uyumayalım...”
..................
ŞARKILARIN dahası da var... Hepsini sıralamıyorum. Sürpriz olsun.
Sıla orkestrasıyla Şeffaf Oda’da bir mini konser veriyor. TİM’deki 40 parçadan oluşan Heybeden Şarkılar konserinin önsözü gibi...
Geçen hafta Sıla’nın TİM’deki konserine gittim. Nasıl da kalabalıktı... Ve nasıl bir salon korosu... Nasıl bir alkış seli... Sıla’nın sahnesi, beden dili, mimikleri, vurguları şarkıyı yaşatıyor.
Fotoğrafını koyduğum “zekâ küpündeki” kırmızı kutucuğun “dünya çapında bir deprem” yarattığını düşünün.
“Hadi canım sen de” dediğinizi duyar gibiyim.
Ama bu bir gerçek.
CIA’nın ipliğini pazara çıkaran, marifetlerini ortalığa saçan “mikro çip” o kırmızı kutucuğun, önce kırmızı plakası kaldırılmış, sonra içine oyulmuş, birkaç milimetrelik o boşluğa “mikro çip” yerleştirilmişti.
Bunu yapan CIA çalışanı, bilgisayar uzmanı Edward Snowden’dı.
.................
CIA’nın bütün dünyada her ülkeden milyarların, trilyonlarca telefon konuşmalarını ve internet yazışmalarını izleyen özel üssünde görevliydi Snowden.
Bir şey değişir, her şey değişir.
ABD’nin yeni Başkanı Trump ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın telefon görüşmeleri bu söylemin son örneği.
Obama döneminde olduğundan “siyahla beyaz” kadar farklı bir ABD-Türkiye ilişkileri seziliyor.
Türkiye’nin yıllardır önerdiği ama Washington’dan her defasında geri çevrilen “Kuzey Suriye’de güvenli bölge” planına yeşil ışık için artık beklentiler olumlu.
Değişen şey “Obama...”
...................
Ama...
REFERAN-DUM kampanyalarında “stratejiler” açıklanmadı.
Tarafların “artıları” ve “eksileri” kampanyalarının eksenlerini belirleyecek.
...................
Önce...
“EVET” tarafı.
AK Parti “siyasi istikrarı” temsil ediyor.
Yaklaşık 15 yıldır aynı parti, aynı iktidar...
TÜRKİYE’yi “trapez”de hayal edin.
Hani sirklerdeki o tavandan sarkan iplerin taşıdığı askılarda sallanan, birinden diğerine uçan trapezcileri gözünüzün önüne getirin.
***
Türkiye Doğu askısından 1923’te Batı askısına atlamış ve tutunmuş.
Batı’nın kurumlarında yerini bulmuş; “Avrupa Konseyi (Türkiye kurucu üyelerden biridir), AİHM, OECD, UNICEF, IMF, Dünya Bankası, NATO... Ve tam üyelik görüşmeleri düşe kalka da olsa sürmüş olan AB...”
İkili ilişkilerde ise ağırlıklı olarak ABD ve Almanya...
***
Televizyon haberlerinde her gün Türk savaş jetlerinin DAEŞ’e, Kuzey Irak’taki PKK’lıların bomba yağdırdıklarını izliyoruz.
“Şu kadar hedef tahrip edildi...”
“Şu kadar DAEŞ’li, PKK’lı öldürüldü...”
Pilotlarımızın başarılarını alkışlıyor Türk milleti.
Bu yayınlar DAEŞ’in ve PKK’nın aldığı canlar nedeniyle yanan yüreklerimizi serinletiyor.
O haberlerin bir diğer amacı da kamuoyuna ve sınırlarımızın ötesine mesajdır.
“Türk Hava Kuvvetleri, içeride ve dışarıda verilen görevleri başarıyla yerine getirecek güçtedir.”
SELÇUK Yöntem “Aşk İçin Önsöz” adlı şiir albümüyle ve “Bağdat” şarkısıyla milyonların kalbine dokunan Ayla Çelik sesiyle Şeffaf Oda konuklarım.
Programa internette 150 milyon tıklanan Bağdat şarkısıyla başlıyoruz.
Ayla Çelik, Bağdat’ı yazma öyküsünü anlatıyor:
“Çok sevdiğim bir arkadaşım ‘Siz gerçek sevgiden ne anlarsınız. Bugünün aşkları da aşk mı’ dedi. Ben de hırs yaptım, bu şarkıyı yazdım.”
Türkiye’nin en önemli isimleri onun şarkılarını seslendirdi. Ama o en güzel şarkısını kendisine ayırdı.
Bağdat’ı kimseye vermedi ve bu şarkı onun dönüm noktası oldu.
Söz yazarlığından yorumculuğa geçmesini sağladı.