Bir Aşk Hikâyesi...

Zuhal Olcay, Damla Sönmez, Yamaç Telli ve Elçin Sangu...

BİR Aşk Hikayesi, Güney Kore’nin popüler dizisi “Özür Dilerim, Seni Seviyorum”un Türkiye versiyonu...
FOX’ta başlıyor... (26 Mart Salı-19:30)
Şeffaf Oda’nın bu haftaki konukları, dizinin oyuncuları.
Güzel kadro ve ilginç senaryo...
Merakla bekliyoruz.
Söyleşiye Zuhal’den müzikle başlıyoruz.
“Güller ve Dudaklar...”
Bu yüreğe işleyen sesi ve bakışları özlemişim...
Terapisi oldu...
“Yalnızlığım” ve “Pervane”yi de söylüyor.
Bir şarkıcı olan Gönül Karanlı’yı canlandıran Zuhal Olcay diziyi şöyle anlatıyor:
“Aşk hikayeleri diyebiliriz. Anne ve oğul buluşması süreci. Çok naif ve duygusal.”
Dizide çözülmesi gereken iç içe geçmiş hikayeler var...
***
Yeni tiyatro projesini soruyorum...
“Seneye Selçuk Yöntem’le bir oyun oynayacağız.”
Selçuk Yöntem ile Zuhal Olcay’ın konservatuar öğrenciliği yıllarında başlamış aşk. Diplomayı alınca evlenmişler ve eğitim için Londra’ya gitmişler.
Haluk Bilginer’le de aynı tiyatro sahnesinde izleyebilecek miyiz?
Cevabı: “Hayat bu” oluyor.

Elçin-Yamaç-Damla aşk üçgeni

Elçin Sangu Mersin Üniversitesi Opera mezunu ama oyunculuğu seçmiş.
Onu, Öyle Bir Geçer Zaman Ki’nin “kötü kızı” Jale olarak tanıyoruz. Ama aslında melek yüzlü, billur sesli, sıcak yürekli bir Çerkez kızı.
Birkaç yüzyıl önce dünyaya gelseydi Harem’de “hanım Sultan” olurdu. Muhteşem Yüzyılcılar ıskalamasın.
Dizide oyuncu ve model Eda rolünde...
Tolga’nın takıntı haline getirdiği aşkı...
***
Bir opera eğitimli oyuncu daha... Yamaç Telli...
Moldova’dan 13 yaşında katıldığı uluslararası müzik yarışmasında piyano dalında ödül almış.
Lise yıllarından beri devam eden bir müzik grubu var: 51 promil.
Şeffaf Oda’da, söz ve müzikleri kendine ait şarkıları gene kendine ait tarzda gitar çalarak söylüyor.
Yamaç, tam “damat adayı” iyi aile çocuğu denilen tarzdan...
“Öyle bir temel oluşturmaya çalışıyorum” diye espriyle karşılıyor.
Dizide de “popstar Tolga” rolünde ve iki aşk arasında...
***
Damla Sönmez 2009 yılında Bornova Bornova ile En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu olarak “Altın Portakal” almıştı.
Sonra onu birçok başarılı projede izledik.
Şimdi de Bir Aşk Hikayesi’nin Ceylan’ı olarak karşımızda...
***
Konuklar birlikte “Çaresizim”i de söylüyorlar...

KIRMIZI-SİYAH AŞK

ÇOK konuşulacak iz bırakacak bir film. Aşk Kırmızı’da yalnızca sadakat sorgulanmıyor.
Aşkın 3 kişiyi nasıl da farklı etkileyeceği vurgulanıyor.
Ortada bir aldatma eylemi var ama herkes masum.
Aşkın rengi bir kırmızı oluyor, bir siyah...
Daha fazla detaya girmeyeyim ama güzel bir sarmal...
İzlenmeli.
***
9 yıldır kesintisiz süren Şeffaf Oda’da ilk kez başımıza böyle bir talihsizlik geldi.
Üstelik en keyif aldığımız programlardan birinde...
Çekimi yaptık. Her şey mükemmel... Program keyifli...
İyi iş çıkarmanın mutluluğu yüzlerimizde...
Ama sonra bir de bakıyoruz ki ses yok.
Teknoloji aciz. Üzgünüz...
Yönetmen dostum Osman Sınav’a, Nurgül Yeşilçay, Tayanç Ayaydın, Ezgi Asaroğlu ve Soner Sarıkabadayı’ya sevgilerimle.

BAYTAŞ’A ALTIN ARABA

Kemal Baytaş’a “Altın Araba Ödülü” Rus ve Türk yöneticiler tarafından verildi.

RUSYA’nın Duma ve Devlet Başkanlığı İdaresi’nin desteğiyle Kremlin’de verilmekte olan uluslararası “Altın Araba (Zolotaya Kolesnitsa Ulaştırma Ödülleri)” bu yıl İstanbul’da düzenlendi.
Ulaştırma sektöründeki uluslararası başarı gösteren firmalara ve kişilere verilen bu ödüller için düzenlenen gecede Eurovision birincisi Rus “Nineler Grubu” da sahne aldı.
Özel ödül ise uluslararası ilişkilerde katkıları nedeniyle TÜTAV (Türk Tanıtma Vakfı) Başkanı ve eski Turizm ve Tanıtma Bakanlık Müsteşarı Kemal Baytaş’a verildi.
Baytaş’ın adına bir vakıf kurduğunu ve bir de müze oluşturduğunu belirtmeliyim.
Baytaş Türkiye-Rusya ve Türkiye-Çin Dostluk derneklerinin, kurucu eşbaşkanı.