1984-2012 arası halkın altın stoku 2.1 bin ton arttı

31 Ekim 2012

(Değeri 115 milyar dolar)

Türkiye’de halkın altın birikimi konusunda değişik tahminler yapılır. Bazı tahminlere göre halkın altın stoku 500 milyar dolardan aşağı değildir. Bu rakamı beğenmeyenler, halkın altın stokunun 800 milyar dolar olduğunu söyleyenler vardır.
Altın stoku nedir? Halkın evlerinde sakladığı Cumhuriyet, Reşat sikkeleridir. Kadınların kolundaki bilezik, boynundaki zincirdir. Parmaklardaki yüzüktür. Kuyumculardaki, sarraflardaki külçe, işlenmiş ve sikke altındır.
TCMB uzmanları güzel bir çalışma yapmışlar. Bu çalışma 1984 yılından günümüze altın hareketine dayalı bir çalışma.
Çalışma sonuçlarına göre 1984-2012 yılları arasındaki 28 yılda halkın (daha doğrusu ülkenin) altın stoku 2.1 bin ton artmış. Bu büyüklükte stokun değeri ise 115 milyar dolar.
TCMB altın stokunu araştırdı
TCMB‘nin son Enflasyon Raporu’nda bu konudaki çalışma hakkında bilgi veriliyor. Deniliyor ki, “Türkiye’deki altın stokunun hesaplanması gerek ülkemizdeki altın birikiminin yüzyıllara yayılması, gerekse veri setinin çok geriye gitmemesi sebebiyle güçtür.

Yazının Devamı

Piyasalarda neler olacak?

30 Ekim 2012

Önümüzdeki dönemde finans piyasalarının merakla beklediği iki haber var. Birincisi ABD başkanlık seçimi ne olacak? İkincisi ise Fitch Türkiye’nin notunu artıracak mı?

Ekonominin temeli üretimdir. “Finans kesimi” diye adlandırılan sistem, üreticinin, tüketicinin parasal ihtiyacını karşılar. Esas olan üretimi gerçekleştiren “reel kesim”dir. Reel kesim ne kadar büyür, ne kadar kâr eder ise finans kesimi de o kadar büyür ve kâr eder.
Son yıllarda işler tersine döndü. Reel kesim ile ilgisini kesen finans kesimi büyüyor. Reel kesim (üretim, tüketim) gerilerken, finans kesimi coşmuş durumda. Almış başını gidiyor.
Ülkelerin, şirketlerin borçları arttıkça, bono, tahvil satın alanların kârları gerileyeceğine artıyor. Şirketler güç duruma düşerken borsada hisse senetleri tavan yapıyor. Kredi verdikleri şirketler zarar ederken banka kârları patlıyor, çatlıyor. Ülkenin cari açığı, borçlanma gereği artarken döviz fiyatı ucuzluyor. İthalat, ihracatın önünde koşarken, döviz fiyatının artmaması için tedbirler alınıyor.
Sonuç: Bütün güçler finans sistemi için çalışıyor. Reel kesim gölgede kaldı. Finans kesiminde işler iyi ise... Mesele yoktur! Finans kesiminde işlerin iyi olmasının

Yazının Devamı

Atatürkçülük Cumhuriyetçilik yaşam biçimidir

29 Ekim 2012

Cumhuriyetin ilanından öncesi ve sonrası dönemlerde olanlar bitenler hatırlanmaz ise Cumhuriyet Bayramı’nın önemi anlaşılamaz.
Her Cumhuriyet bayramında bunları hatırlarım ve çevremdekilere de hatırlatmaya çalışırım.
“15 Mayıs 1919 Yunanlılar İzmir’e çıktı. / 18 Mart 1920 İstanbul’da Osmanlı Meclisi (Meclis-i Mebusan) son toplantısını yaptı. / 20 Mart 1920 İtilaf Devletleri askerleri İstanbul’u işgal etti. / 23 Nisan 1920 Ankara’da “Büyük Millet Meclisi” toplandı. / 22 Ağustos 1922 “Sakarya Meydan Savaşı” başladı. / 30 Ağustos 1922 “Dumlupınar Meydan Savaşı” kazanıldı. / 9 Eylül 1922 Türk ordusu İzmir’e girdi. / 1 Kasım 1922 Saltanat kaldırıldı. / 24 Temmuz 1923 Lozan Antlaşması imzalandı. / 29 EKİM 1923 CUMHURİYET İLAN EDİLDİ. / 1 Mart 1924 Halifelik kaldırıldı. Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile öğrenim birleştirildi. / 20 Nisan 1924 “TC Anayasası” kabul edildi. / 17 Şubat 1925 “Aşar” kaldırıldı. Uluslararası ölçü sistemine geçildi. / 24 Kasım 1925 Şapka Kanunu çıkarıldı.
Bu bir var olma ve medeniyet savaşıdır.
30 Kasım 1925 tekkeler kapatıldı. / 26 Aralık 1925 Uluslararası takvim ve saat kabul edildi. / 17 Şubat 1926 Medeni Kanun kabul edildi. / 15-20 Ekim 1927 G. M.

Yazının Devamı

Farilya’da çay 1 TL Balığın kilosu 10 TL Yazlık ev 1 milyon $

28 Ekim 2012

Bodrum’un Farilya (şimdilerde Gündoğan) köyünde (şimdilerde belde) evi olanlar sabahın erken saatinde sahil boyu yürürler. Gazetelerini alırlar. Balıkçı kahvesinde çay içerken gazete okurlar. Köyün balıkçılarıyla sohbet ederler. Beğendikleri balık var ise satın alır, evlerine dönerler.
Farilya sakinlerinden biri olarak sabah sahilde yürüdüm. Gazetelerimi almak için Begonvil Motel’in altındaki Uğur Öztop’un Uğur Marketi’ne gittim. Baktım ki kapı duvar. Kemal Aymelek, “Otel satıldı. Uğur Market ileriye taşındı. Gazete almak için biraz daha yürüyeceksiniz” dedi. Uğur Market 27 yıldır Begonvil Motel’in altında idi. Sahipleri Farilyalı olan motele, geçen yıl sahilde 1 milyon dolara satılan rezidaslardan birini alan bir işadamı 6 milyon dolar ödemiş. “Fazla değil mi?” diye sordum. “Rezidanslardan 1 dairenin 1 - 2 milyon dolara satıldığı Bodrum’da 6 milyon dolar para mı ki?” dediler. İşadamı motel binasını yıktıracakmış. Bu parayı 950 m2’lik arsası için ödemiş.
Bir süredir Bodrum’da ne alınır satılır ise “bin TL” ile değil ”milyon dolar” ile satılıyor. Milyon dolarlar havada uçuşuyor. Bizim Farilya köyünde bile...

Balıkçının hayatı zor
Balıkçılar Kahvesi’nde denizin

Yazının Devamı

Kaç çeşit zeytinyağı var?

26 Ekim 2012


Zeytin ülkesiyiz. Ama halkımız zeytinyağını az tanıyor. Çok kişi zeytinyağı konusunda bilgi sahibi değil. Bu bayram günü sayın okuyucularıma, bir zeytinyağı tüketicisi olarak, bu konuda öğrendiklerimi aktaracağım. Neyin ne olduğunu anlatayım da, halkımız zeytinyağı satın alırken seçimini bilerek yapabilsin.
Zeytinyağı üretiminin ilk aşaması, zeytin tanesinin, eti ve çekirdeği ile ezilmesi, parçalanmasıdır. Bu işlem eskiden taş değirmenlerde yapılırmış. Şimdilerde zeytin tanesi kontinü sistemde makine ile parçalanıyor. İki sistemde de hedef, zeytin tanesinin zeytin hamuruna dönüştürülmesi ve hamurdan yağın çıkarılması.
Yağ üretim tesislerinde taş değirmenden kontinü sisteme kayış var. Deniliyor ki kontinü sistemde tam hijyenik ortam sağlanıyor. Zeytin hamuru hava ile temas etmediğinden oksidasyon riski yok. İki fazlı kontinü sistemde zeytin hamuru su ile de temas etmiyor. Zeytinyağındaki antioksidan, besleyici ve aromatik bileşikler daha iyi korunuyor. Soğuk sıkım (cold press) sorunu da kalmadı. Çünkü soğuk sıkım yapan kontinü sistem makineleri de var.

Kontinü - taş değirmen farkı
Kontinü sistemde zeytin taneleri yıkanarak makineye girdikden sonra, sistem içinde

Yazının Devamı

‘Erken hasat zeytinyağı’ ile ‘kırma yeşil’ çıktı

25 Ekim 2012

Bugünlerde başlayan zeytin hasadı “erken hasat”tır. Erken hasatta rengi yeşilden pembeye dönen zeytinler toplanarak “erken hasat zeytinyağı” sıkılıyor. Yeşil zeytinlere çizik atılarak veya zeytinler kırılarak sofralık yeşil zeytin hazırlanıyor. İşte o kadar.
Esas zeytin hasadı başlamadı. Piyasadaki sofralık zeytinler ile zeytinyağları geçen hasat döneminin ürünleri. Bu yılın sofralık sele zeytinini, siyah zeytinini, bu yılın zeytinyağını yılbaşından sonra satın alabileceksiniz. Bu bayram sayın okuyucularıma zeytin ve zeytinyağı konusunda öğrendiklerimi aktaracağım.
Önce zeytin hasadı hakkında öğrendiklerimi aktarayım. Sofralık veya yağlık zeytin farklıdır. Sofralık ve yağlık zeytinler kullanım amacına göre farklı zamanlarda toplanır. (1) Yeşil sofralık zeytin hasadı meyvelerin “sarımsı-yeşil” renge döndüğü dönemde (eylül sonu-kasım), (2) Siyah sofralık zeytin hasadı zeytinin kabuğundaki kararmanın kabuktan meyve etine geçtiği dönemde (kasım ayı ve sonrası), (3) Erken hasat yağlık zeytin hasadı zeytin tanesinin yeşilden pembeye döndüğü dönemde (ekim-kasım), (5) Zeytinyağı üretilecek zeytinler ağaçtaki zeytinlerin çoğunluğunun siyahlaşmasından itibaren (kasım sonu-aralık)

Yazının Devamı

Ortak istek zeytine destek

24 Ekim 2012

Zeytin ve zeytinyağı bu toprakların ürünü. Zeytin ve zeytinyağında üretimin sürdürülebilmesi her aşamada üretime katkısı olanların (katma değer yaratanların) para kazanmasına bağlı. Zeytin üreten çiftçi, zeytinyağı üreticisi, ihracatçı para kazanacak ki zeytin ve zeytinyağı üretimi sürebilsin. Bunları zeytinyağı pazarında önemli payı olan Ana Gıda Genel Müdürü Ümit Ersoy söylüyor.
Tarım ekonomisini çok iyi izleyen Ali Ekber Yıldırım’dan öğrendiğime göre, bu üretim dönemi ülke genelinde 1 milyon 438 bin ton zeytin üretilecek. Bu zeytinin 455 bin 30 tonu sofralık, 983 bin 450 ton ise zeytinyağı üretiminde değerlendirilecek. Buna göre zeytinyağı üretiminin bu yıl 201 bin ton olması bekleniyor. Geçen yıla göre zeytinyağı üretimi yüzde 5 oranında artacak.
Zeytin ağacı dikimi devam ediyor. Geçen yıldan bu yana 2 milyon adedin üzerinde yeni zeytin ağacı dikildi. Zeytin ağacı varlığımız 163 milyon adede ulaştı. Türkiye’nin zeytin ve zeytinyağı üretimi her yıl aratacak.

Zeytinyağı depoda duruyor
Nebati yağ için 3 milyar dolarlık ithalat yapıyoruz.
Türkiye’nin bitkisel yağ açığı var. Ayçiçeği, kolza gibi yağlı tohum üretimimiz yetersiz olduğu için her yıl 3 milyar dolarlık

Yazının Devamı

Güneydoğu‘ya 10 milyar TL’lik yatırım

23 Ekim 2012

Yatırımların teşviki için hükümet yeni bir yasa hazırladı. Bu yasa 19 Haziran’da yürürlüğe girdi. O tarihten bu yana, yeni yasa çerçevesinde yatırım yapacakların toplam 25 milyar TL’lik projeleri için teşvik belgesi verilmiş. İlginç olanı şu; teşvik belgesine bağlanan yatırımların 10 milyar TL’si Güneydoğu Anadolu’da, 4 milyar TL’si Doğu Anadolu’da yapılacak yatırımlarla ilgili.
- Teşvik belgesine bağlanan yatırımlar “niyet”e dayanır. Mutlaka gerçekleşmeyebilir.
- Fakat gününüzde hiçbir girişimci boş yere proje geliştirmez, boş yere teşvik belgesi elde etmenin formalitesine katlanmaz.
Açık anlatımla, teşvik belgesi her ne kadar “niyet”e dayansa da, girişimcilerin ileride yapacakları yatırımlar için önemli göstergedir.
Teşvik yasasıyla, iller gelişmişlik düzeylerine göre 6 grupta toplandı. Altıncı grupta Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki en az gelişmiş iller var. Bunlar Ağrı, Ardahan, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Hakkâri, Iğdır, Kars, Mardin, Muş, Siirt, Şırnak, Urfa ve Van.

İstihdam teşvik ediliyor

Yazının Devamı