Olayların içinden Ordunun açıklaması AKP sempatizanlarının eline çok güzel (ve de güçlü) bir koz vermiş. "Ordu yönetecek yerde bırakınız eşleri başı bağlı olanlar ülkeyi yönetsin" diyorlar.Tek sorunun başörtüsü olmadığını, dine ağırlık veren bir yönetimin ülkeye hâkim olmasının istenmediğini, Türkiye'nin bir "İslam devleti" olma tehlikesinin bulunduğunu söyleyenleri dinlemiyorlar. Amerikalılara göre, AKP olmaz ise demokrasi olmaz. AKP'nin alternatifi ordu. Türkiye'de AKP'den başka parti yok. Demokrasi AKP sayesinde varlığını sürdürüyor. Yazının sonunda yazacağımı başında yazayım. Amerikalıların gönlünde AKP yatıyor... "Nedir, nedendir?" anlaması güç, ama Amerikalılar için AKP "olmaz ise olmaz" hale gelmiş. Lafı döndürüyorlar dolaştırıyorlar, AKP ile bitiriyorlar. Bu görüşler ve değerlendirmeler, Türkiye'den belli Türklerden alınan bilgilere dayanıyor. Türkiye'deki yabancı ülke temsilcilikleri de, Türkiye'ye gelen giden yabancı diplomatlar ve gazeteciler de belli sayıda Türklerle konuşuyor.Amerika'daki değişik çevrelerin, yönetimdeki görevlilerin, medya mensuplarının Türkiye'de devamlı konuştukları, görüştükleri az sayıda, isimleri belli kişiler var. Haberler bu kişilerden, Türkiye'den kaynaklanıyor. Bu haberlere dayalı görüşler ve değerlemeler ABD'de oluşturuluyor. Sonra bu haberlerin Türkiye'deki kaynakları, "Bakınız Amerikalılar ne diyorlar?" diyerek ABD'de oluşan görüşleri ve değerlemeleri Türk kamuoyuna naklederek, Türk kamuoyunda bu görüş ve değerlemelerin etkili olmasını sağlıyor.Şu bir gerçek ki, diğer siyasi partiler içlerine kapanmış durumda iken, AKP Amerika'daki yetkili ve etkili çevreleri kendi politikası doğrultusunda başarılı bir şekilde besliyor, oluşturuyor.Amerikalılarda Türkiye tablosunun görüntüsü öyle kalıplaşmış ki, değiştirmeye, düzeltmeye, "Yok yanlış düşünüyorsunuz... Öyle değil, böyle" demeye imkân yok. ABD'yi belli kişiler bilgilendiriyor Washington'da bir yemek sırasında (Türkiye'yi en iyi tanıyan ve izleyen bir diplomat olan) eski ABD Dişişleri Bakanı yardımcılarından, ABD'nin eski Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Richard Holbrooke, cumhurbaşkanının eşinin türbanlı olmasının laiklik ile ne çelişkisi olabileceğini sorunca, yanında oturan Ankaralı hanım, "Siz Türkiye'de yaşamadığınızdan olan biteni iyi değerlendiremiyorsunuz" diyerek anlattı: "Başörtüsü bir siyasi simgeye dönüştü. Benim ailemde de çok kişi başını örter. Önemli olan bu simge ardında cumhuriyet devrimlerinin teker teker yok edilmesi, geriye dönüş tehlikesidir. Benim evimi temizlemek için haftada iki gün bir hanım geliyor. Temizlik yaptığı evlerden biri de bir AKP milletvekilinin evi. Bir gün beni aradı. 'İki gün yokum. İstanbul'a Çağlayan mitingine gidiyorum' dedi. İmkânları sınırlı, Ankara'nın gecekondu semtinde yaşayan, Anadolu kökenli bir kadının otobüse binerek masrafa girerek İstanbul'a mitinge gitmesine hayret ettim. 'Ne işin var senin İstanbul mitinginde?' diye sordum. 'Ben' dedi, 'Elhamdülillah Müslümanım, ama İslam devletinde yaşamak istemiyorum...'" guras@milliyet.com.tr Müslüman ülke/İslam devleti