Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Genç kızlar dedi isem, üç beş genç kız değil... Ameliyathanede masa başına dizilmiş 200 dolayında genç kız... Elleri alışmış. Devamlı kesip birleştiriyorlar... Bir genç kız 8 saatte 2 bin fideyi ameliyat edermiş...Bana bunlar anlatıldı da... Ben hikâye diye dinledim... Görmeden inanması zor...Dr. Hasan Ünalın "Grow Fide" markası ile üretim yaptığı, Antalyadaki seralarını gezmeye gittim.Ne büyüklükte serası olduğunu sordum. "60 dönüm seramız var ama, o önemli değil, 5 bin metrekare (5 dönüm) kapalı alanımız var" deyince, "Binaları depo olarak mı kullanıyorsunuz?" diye merak ettim. "Hayır, ameliyathane olarak kullanıyoruz" cevabını alınca da şaşırdım. Genç kızlar ellerine ameliyat eldiveni geçirmiş. Önlerinde birer "neşter" (İnsanları ameliyat ederken hekimlerin kullandığı özel bıçak), bir fidenin kökünü, öbür fidenin kafasını kesiyor. Bir fidenin kafası ile öbür fidenin kökünü bir araya getiriyor. Üzerine bir plastik kelepçe takıyor. Sonra kafa ile kökün birleşmesi için ameliyatlı fide "yoğun bakım" odasına gönderiliyor... Efendim, işin esası şu: Bazı bitkilerin kökleri güçlü. Hastalığa dayanıklı. Ürünü iyi besleyebiliyor. Bazı bitkilerin de kökleri zayıf. Hastalığı kolay kapıyor. Kökü zayıf bitkileri korumak için toprağa bol miktarda ilaç atılıyor. İlaç hem toprağı zehirliyor. Hem de ürünün içine girip kalıyor. İşte bunu önlemek için bir tarım teknolojisi geliştirilmiş.Güçlü bitkinin kökü ile güçsüz bitkinin gövdesi ameliyat ile birbirine birleştiriliyor. Özel bakım ile ameliyat yerleri kaynaşıyor. Bu "aşılı fide", toprağa gereksiz ilaçlar atılmadan yaşayabiliyor. Hem hastalıklara dayanıyor. Hem de verimli oluyor.Ameliyat öncesi, sonrası ve ameliyat işlemleri özel olarak ışıklandırılan, havalandırılan, ısısı kontrol edilen, mikrop girmeyen kapalı alanda gerçekleştiriliyor.Tohumlar, günde 4 milyon tohum eken otomatik makineler ile teker teker küçücük gözleri olan tepsilere dikiliyor. Üzerlerine otomatik olarak toprak seriliyor. Özel ısı ve ışık odalarında belli sıcaklıkta 30 günde ameliyata hazır fideler oluşuyor.Daha sonra balkabağı fidelerinin köklerine, karpuz, hıyar, kavun fidelerinin gövdeleri ameliyat ile ekleniyor. Yabani domates kökü ile normal domatesin gövdesi, yabani patlıcan kökü ile normal patlıcanın gövdesi birleştiriliyor. Ekleme yerlerinin üzerine plastik kelepçeler geçiriliyor. Ameliyattan sonra aşılı fideler gene kapalı "yoğun bakım" odalarında özel şartlarda bir hafta bekletiliyor. Bu sürede kök ile gövde birbirine kaynıyor. Sonra aşılı fideler, ameliyathaneden seralara naklediliyor. Serada bir ay, doğa şartlarına dayanır güce kavuşturuluyor. Kök, gövdeye ekleniyor Dr. Hasan Ünal, 1968 kuşağından 12 Eylül mağdurlarından. Eşi de sınıf arkadaşı ve mühendis. Almanyada okumuşlar. Termodinamik doktoru. Solcu damgası nedeniyle iş bulamamış. Bir ara siyasete soyunmuş. Sonunda Antalyada kesme çiçek yetiştirerek ihraç etmeye karar vermiş. Çiçek ihraç ederken Hollandadan tohum getirmeye başlamış. Derken tohum satan Hollandalılardan teknoloji almış. Ortaklık kurmuş. Antalyada aşılı fide işini başlatmış. Şimdilerde "Grow Fide" dünyanın en büyük aşılı fide üretim tesisi. Yakında kapasitesini daha da artıracak. Hollanda hükümeti, "aşılı biber fidesi" geliştirmeye dönük araştırma ve geliştirme yapılması için Grow Fideye 1 trilyon TL imkân sağlamış. Tesiste 40ı ziraat mühendisi 650 kişi çalışıyor.Dr. Hasan Ünal diyor ki: "Aşılı fideyi dünyanın her ülkesine ihraç imkânı var. Bizim tarımımız için çok önemli. Bu konuda talep çok büyük. Tarıma yatırım yapmak isteyenler bu alana yönelmeli. Bu iş alanı en az 10 büyük üretim tesisini kaldırır..." Yatırım yapabilecek güçte olanlara duyurulur. guras@milliyet.com.tr Çiftçi de, ülke de kazanıyor