Hafta içinde konuştuğum "gayrimüslim" bir işadamımız, "Trakya'daki tesislerimizi Bulgaristan'a kaydırdık. Çok mutluyuz" diyordu.Yüksek faiz, ucuz döviz ve de yerli üretim girdilerinin fiyatı üreticinin belini kırıyor. Üretimin esası (1) maliyettir, (2) pazardır.Bizde işçinin eline geçen net gelir düşüktür. Fakat vergi yükü nedeniyle işçilik maliyeti işverene ağır geliyor. Enerji pahalı. Arsa pahalı. Fabrika kurmanın doğrudan ve dolaylı maliyeti pahalı. Döviz fiyatında istikrar yok. Döviz ucuzlayınca, ucuz ithalat, iç pazarda rekabet şansını yok ediyor. Ucuz döviz ihracat şansını yok ediyor.Yerli sermaye parasızlıktan değil, bu olumsuz etkenler yüzünden yatırımı ve üretimi artıramıyor. Yatırımcılara danışmanlık yapan arkadaşım telefon etti. "Bir hafta yokum. Mısır'a gidiyorum" dedi. "Turistik gezi mi? Piramitleri mi göreceksin?" diye sordum. "Hayır... Danışmanlık yaptığım işadamı, tekstil üretimini Mısır'a kaydırıyor. Mısır'da fabrika yapacağız. Onun için gidiyorum" diye cevapladı. Yerli sermayenin yatırımı neden artıramadığını bir türlü anlayamayan Büyük Türk Büyükleri, "Bizim işadamlarımızda iş yok... Yabancılar gelsin de Türkiye'de yatırım, üretim yapsın" diye çırpınıp duruyor.Türk işadamları, bu ülkede yatırım ve üretim yapmanın imkânı olmadığını görerek başka ülkelerde yatırım yapmaya başlarken yabancı işadamları neden Türkiye'ye gelerek yatırım ve üretim yapsın?Büyük Türk Büyükleri, "Yabancı yatırımcının Türkiye'de yatırım yapmak için parçalandığına, ama bizim kanunlarımızın ve bürokrasimizin yabancı yatırımcıları engellediğine" inanır.Bu nedenle 1950 yılından bu yana iktidara gelenler petrol kanununu, yabancı sermaye kanununu değiştirmekten bir hal oldu. Kırk defa kanun değiştirdik. Her iktidar bürokratları azarladı. Her iktidar döneminde "Dünyanın en büyük yabancı sermaye şirketlerinin tepe yöneticileri" Türkiye'ye davet edilerek (Törkiş raki, dansözlü Boğaz turu, şiş kebap) ağırlandı. Onlara "Ne istiyorsanız bir liste çıkarın. Hemen gereğini yapalım" denildi. Sıfıra sıfır... Elde var sıfır... Yerli üretimi artıramıyor Sayın R. T. Erdoğan, yabancı şirketin temsilcileriyle İstanbul'da bir araya geldi. Bu yılki toplantı Sayın R. T. Erdoğan'ın katıldığı üçüncü toplantı. Geçen dönemde yabancılar ne yatırımı yaptı? Sayın M. Yılmaz döneminde yapılan İzmit'teki Ford yatırımından bu yana Türkiye'de yapılan doğru dürüst bir yabancı sermaye yatırımı yok. Ama yabancılar bizim yaptığımız ne var ise satın alıyor. Satın almaya hazır.Türkiye'de ilk ve ciddi yabancı sermaye yatırımları lastik sektörüne yapıldı. Dünyanın lastik devleri Türkiye'de fabrika kurdu. Hem iç piyasanın ihtiyacını karşıladı. Hem ihracat yaptı... Şimdilerde bu lastik fabrikaları Türkiye'den kaçmaya çalışıyor. Türk piyasasında bu fabrikaların ürettiği lastikler değil ithal lastikler satılıyor. İhraç edilen otomotiv ürünlerine ithal lastik takılıyor. Tekrarda yarar var: Yerliler ve de daha önce gelen yabancılar kaçarken yenileri neden gelsin? guras@milliyet.com.tr Gelen yabancı mutsuz