Durup dururken sorun yaratmada üstümüze yok... Zamanı mı şimdi, "dolarla alışveriş yasaklanıyor", "15 bin doların üzerindeki havaleler kayıt altına alınıyor" diyerek halkın kafasını karıştırmaya...
AKP hükümeti "iyi bir rüzgar" yakalamış durumda... Halkımız yastık altındaki dolarları çıkarıyor. Parasını yurtdışında döviz olarak saklayanlar da, dövizleri getirmeye, bozdurarak Türk lirasına dönmeye başladı... Şimdi "dövize yeni yasaklamalar geliyor" tartışması başlayınca ne olacak? Şu olacak: Halkımız dolar bozdurmayacak. Tekrar dolara dönecek...
Biz yıllardır döviz yasakları ile yaşamış bir milletiz. Bu nedenle dövize "açız"... Turgut Özal'ın döviz yasaklarını kaldırmasından bu yana yirmi yıl geçti. Halkımız yasakların kalktığına bir türlü inanamadı. Döviz bulunmaz olabilir, bulunmaz olmasa bile devalüasyon yapılabilir endişesi ile halkımız dolarla yatıyor, dolarla kalkıyor.
Dolarizasyon denilen şey ekonomi bakımından hiç de iyi değil. Ama dolarizasyonda halkımızın suçu yok. Suç Türk parasının değerini rezil edenlerde. Toplam tasarrufların yarısının dolara bağlanması, alışverişin yarısının dolar ile yapılması, üst gelir gruplarının tasarruflarının yarıdan fazlasının dolar olarak yurtdışında kalması, Türk parasının "paralık vasfını kaybetmesinin" sonucu. Bu tablo "kanun gücü ile - yasaklama ile" değiştirilemez.
Bu tablonun düzelmesi, Türk lirasının istikrar kazanmasına bağlıdır. Son aylarda Türk lirası değer ve istikrar kazandığı içindir ki dolarlar yastık altından çıkmaya, yurtdışından içeriye getirilmeye başlandı. Olmayacak, piyasayı karıştıracak konuları ortaya atarak piyasayı altüst etmek yanlış.
(1) Döviz ile alışveriş yasaklanamaz.
Ticaret alemi "kontrata" dayanır... Bugüne kadar Türk iş aleminde Türk lirası yanında döviz esası ile de kontratlar yapılmıştır. Türk hukuk sistemi, banka sistemi bu kontratları benimsemiş, kabul etmiştir. Serbest piyasa ekonomisinde kontratın özel hükümlerine kanun ile müdahale edilir ise sistem kilitlenir. Kaldı ki, Türk lirası güven ve değer kazandıkça bu kontratlar dolardan Türk lirasına dönmektedir.
(2) Havalelerde kayıt ve bildirim sınırını 50 bin dolardan 15 bin dolara indirmek mümkündür. Ancak, bunun ne amaçla yapıldığı, ülkeye döviz giriş ve çıkışı bakımından bir sınırlama getirmediği halka iyice anlatılmaz ise, halkımız ülkeye döviz giriş çıkışının yasaklandığı endişesine kapılır. Yurtdışındaki dövizlerini getirmeye başlayanlar dövizi bir daha yurtdışına çıkaramama korkusu ile paralarını gene yurtdışında bırakır.
Hükümet kamuoyunda tartışılmaya başlayan ve tartışıldıkça ortalığı karıştıran kararname taslağından vazgeçildiğini açıklayarak dövizde zamansız ve gereksiz bir çalkantı yaşanmasını önlemelidir.