Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ekonominin geleceğinin Başbakan’a ne kadar bağlı olduğu dün görüldü.
* AKP’nin ekonomi politikaları değişmedi.
* Ekonominin vitrini olan bütçe açığının, iç ve dış borçların ve cari açığın milli gelire oranında bozulma yok.
* TCMB döviz rezervlerini artırıyor. Bankalar güçlü. Döviz girişi devam ediyor.
* Ekonomide büyüme yavaşladı ama, üretim, istihdamda büyük ölçüde bozulma yok.
Fakat dün Başbakan “sert” konuştuğu için, piyasalar biraz daha bozuldu. Başbakan “yumuşak” konuşsa idi, tersi olacak, piyasalar rahatlayacaktı.

Şimdi neler olur?
Mevcut ekonomik verilere bakarak ekonominin geleceğini tahmin etmek zor. Ekonominin bundan sonra ne olacağını Başbakan’ın söylemleri ve eylemleri belirleyecektir.

“Gezi” nasıl etkiledi?
Bizde piyasa denilince gündeme, borsa endeksi, dolar fiyatı ve gösterge faiz oranı geliyor.
Birçok kimse ekonomiyi bu 3 göstergeden izliyor.
Bu 3 gösterge son iki haftadır 2 rüzgardan etkilendi. Birinci rüzgar ABD’den esti.
FED (ABD Merkez Bankası) parayı bol tutacak mı, yoksa para musluğunu kısacak mı tartışması piyasayı etkiledi.
31 Mayıs’tan sonra ise piyasa Gezi Parkı’ndan esen rüzgarın etkisinde kaldı.
İktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez bu 2 rüzgârın piyasaya etkilerini gösteren bir tablo hazırladı. Bu tablo şunu gösteriyor.
Gezi Parkı eylemlerinden sonra Başbakan’ın Tunus konuşmasına kadarki sürede. Euro 2.45 TL.den 2.47 TL.ye, piyasanın gösterge faizi yüzde 5.50’den yüzde 6.38’e yükselmiş. Dolar fiyatı değişmemiş. 1.88 TL.de kalmış.
Buraya kadar anlatılanlar Gezi Parkı eylemlerinin etkisi.
Dün Başbakan Tunus’ta Gezi Parkı eylemlerini değerlendirdi. Olan bitene “yumuşak” yaklaşması beklenirken “sert” çıktı. Sert çıkıştan sonra kısa sürede piyasa göstergelerinde bozulmalar görüldü. Borsa endeksi düştü. Dolar ve faiz yükseldi.

Ekonominin geleceği Tayyip Erdoğan’a bağlı


Sihir nasıl bozuldu?
Dışarıdakiler Türkiye’yi öve öve bitiremiyorlardı. Türkiye dünyada “Yükselen Ekonomi” idi. Bu nedenle Türkiye çok iyi izlenir hale gelmişti.
Çok iyi izlenmenin yararı da var, zararı da var. Türkiye “sihiri”ni bozan 3 gelişme oldu:
1) Reyhanlı, “Dış politika Riski”ni öne çıkardı.
Türkiye’nin Doğu sınırındaki gelişmeler, sınır ötesi risk olarak algılanıyordu. Suriye politikası kuşku yaratıyordu ama risk olarak öne çıkmamıştı. Reyhanlı’da patlayan bomba, Türkiye’nin Suriye olaylarında ciddi dış politika riski altında olduğunun dışarıda kuşku yaratmasına yol açtı.
2) 3. Köprü - 3. Havaalanı - Kanal projeleri “Dış Kredi Riski”ni öne çıkardı.
Dışarıda para bol. Piyasalar kredi vermeye hazır ama, paranın geri ödenebilirliği önemli. Dış piyasalar, Türkiye’de iktidarın özel sektörü, verimsiz, parasal getirisi olmayan, üretimle ilgisiz büyük projelerde borçlanmaya yönelttiğini fark etti. Bu tür “Beyaz Fil Projeleri”nin çokluğu ve de kredi ihtiyacı Türkiye’nin kredi riskini birden artırdı.
3) Gezi Eylemleri “İç politika Riski”ni gündeme getirdi.
Dışarıdan Türkiye’ye para gönderenler için politik istikrar önemlidir. Dış piyasa, Erdoğan’ı değişmez, lider ve tek otorite olarak değerlendiriyordu.
Gezi eylemleri, iç politikada kısa ve orta dönemde dalgalanmalar olabileceği konusunda şüphelerin güçlenmesine neden oldu.

Çekip giderler mi?
Sihir bozuldu diyerek gelen yabancılar çekip gitmez. Türkiye’ye döviz girişi kesilmez. Bankalar ve özel sektör daha önce kullandıkları döviz kredilerini çevirmekte zorlanmaz. Ama hayat eskisi kadar rahat olmaz.
* Özellikle “Beyaz Fil Projeleri” niteliğini taşıyan getirisi olmayan büyük altyapı projelerine kredi bulmak güçleşir.
* Dış piyasalar doğrudan yatırım, portföy yatırımı ve dış kredi konularında Türkiye’ye daha dikkatli yanaşır.
* Döviz girişlerinde vade kısalır. Faiz (getiri bekleyişi) yükselir.

Alışveriş durunca...
Çarşı ve pazar ile ilgilenen yok. Halbuki ekonomi demek çarşı pazar denek. Tüketici olarak Ayşe Hanım Teyzem ile Ali Rıza Bey Amcamın hatırını soran yok.
Bakkal Coşkun, domates, patates, karpuz üreten Hasan Efendi ne yapıyor?
İlgilenen yok.
Anadolu’daki çarşı pazardan özet haber: Memur, emekli, asker, polis, öğretmen kredi kartı limitlerini doldurdu. Ellerine geçeni bankaya yatırıyor. Borç ödüyor. Piyasada alışveriş yok. Son dört aydır işler yavaşladı. Esnaf ödeme güçlüğü çekiyor.
Binek otomobil, ithal malı lüks otomobil, pahalı konut satışları iyi... Ama bunların müşterisi başka. Bunlara bakarak ‘ekonomi iyi gidiyor’ diyen yanılır.

Dolar ne olur?
Doların fiyatı herkes için önemli. Dolar ile alım satım yapanları doğrudan, halkı dolaylı ilgilendiriyor. Dolar fiyatının artması demek başta petrol ve doğalgaz olmak üzere, dolmuş fiyatından tüp gaz fiyatına, birçok mal ve hizmet fiyatının artması demek.
Ayrıca bunun bir de psikolojik etkisi var.
Başbakan konuşmadan önce, piyasa çevreleri doların bir süre 1.90 TL’nin altında kalacağını söylüyordu. Başbakan’ın Tunus konuşması ile birlikte moraller ve hesaplar bozuldu.
Dolar kısa sürede 1.92-1.93 TL fiyatına zıplar denilmeye başlandı. Dolar 1.90 TL’nin üzerine çıkar ise Anadolu anlatımı ile “yol olur”...
Dizginlemek güçleşir.