Olayların içinden Sayın okuyucularım, Türkiye'nin durumunu basitleştirerek anlatmaya çalıştım. Dalgaya, hükümet boşluğunda yakalanmamız şansızlık. Evet bu çalkantı Türkiye'den çıkmadı ama, yurtdışında çıkan çalkantıdan en fazla zarar gören ülke Türkiye oluyor. Evet, hükümetin tedbir alarak bu küresel kaynaklı dalgalanmayı önlemesi imkânsız ama, hükümet boşluğu nedeniyle piyasalara ve halka yol gösteren, güven veren, alınabilecek tedbirleri almaya çalışan kimse yok.Bu dalgalanmanın kısa dönemde (kontrol edilemeyecek) etkisi var. Uzun dönemde (tedbir alınması gereken) etkisi var. Bir gemiye binmişiz. Deniz dalgalanmaya başlıyor. Şansızlığa bakınız ki, o sırada gemide kaptan, çarkçıbaşı ve tayfa değişimi yapılıyor. Kaptan değişecek de yerine geçecek kaptanın durumu tartışmalı. Çarkçıbaşı yerinde kalacak ama, ekibini kuramadı. Eski ekibi nasıl olsa gidiciyiz diyerek ortalıkta görünmüyor. Bu şartlar altında gemi dalgalar üzerinde çalkalanıp duruyor. Geminin içindekiler, kaderleriyle baş başa kalmış, "N'olacak bu dalgalanmanın sonu? Batacak mıyız, kurtulacak mıyız?" diyerek bekleşiyor. Kısa dönemde, Türkiye'de yatırımları bulunan yabancıların YTL'den dövize dönmelerini, dövizlerini alıp gitmelerini engellemeye (yabancıların davranışıyla paniğe kapılan yerli yatırımcıların benzer davranış içine girmelerini önlemeye), bu hareketi kontrol altına almaya imkân yok. Bu konuda hükümetin yapabileceği bir şey yok.Önemli olan, bu dalgalanmadan orta ve uzun dönemde Türk ekonomisinin nasıl etkileneceğidir. Bu dalgalanma nedeniyle Türkiye'den çıkacak dövizi karşılayacak ölçüde döviz stokumuz var. Bu dalgalanma nedeniyle YTL'den dövize dönenlerin döviz talebiyle döviz fiyatları belli ölçüde yükselir ama bu hazmedilebilir boyutta kalır.Bizim için önemli olan, bu dalgalanma sonunda küresel piyasaların davranışının ne olacağıdır. Türk ekonomisinde geçmiş günlerde esen iyilik rüzgârı, küresel piyasalardaki para bolluğundan Türk ekonomisinin büyük ölçüde yararlanmasından kaynaklanıyordu. Dalgayı atlatırız Büyük ölçüde döviz girişi döviz bolluğuna, dövizin ucuzlamasına imkân veriyordu.Dalgalanma sonucu küresel piyasalarda oluşan şartlar nedeniyle Türkiye'ye döviz girişinde yavaşlama olursa, cari açık (döviz açığı) sorunu ekonomide ciddi sıkıntıya yol açar. Genelde bu tür dalgalanmalar sonucu varlık değerlerinin düşmesi, tüketicinin ve yatırımcının moralini bozar. Morali bozulan tüketici ve yatırımcı harcamaları kısar. Bu ise ülke ekonomilerinde durgunluğa neden olur. Durgunluk büyümenin, refah artışının yavaşlaması ve işsizlik demektir. Dalgalanma karşısında her ülkede ekonomiden sorumlu olanlar bu tehlikeyi önlemek için ne tedbirler alacaklarını tartışmaya başladı. Dalgalanma sonunda durgunluk ortaya çıkmasa bile küresel durgunluk karşısında ihracat imkânımız daralır. Bundan yara alırız.Bizde de durgunluk başlarsa, ekonomik sorunlarımız ve özellikle işsizlik bizi üzer. İşte bunun içindir ki, hükümetin, gelişmelere göre uygulanacak politikaları belirlemesi, gereken tedbirleri alması beklenir. Şansızlığımız, bu dalgalanmanın hükümet değişikliğinin yarattığı boşluk günlerine rastlamasıdır. guras@milliyet.com.tr Tehlike durgunlukta