Olayların içinden Ama olmadı. Piyasacıların dünkü davranışları, önümüzdeki günler için de iyimserliği artıracaktır. Seçim döneminin "kriz" ile sarsılmadan geçirilebileceği ümidini güçlendirecektir.Burada bir ara açıklamaya gerek vardır. Ekonomide hazmedilebilir boyutlardaki dalgalanmalar olağandır. Bizim ülkemiz için "kriz" denilen şey, yabancıların piyasayı terk etmesi, yerlilerin Türk lirasından dövize hücum etmesi, döviz fiyatlarının artmasıdır.Bizde üretimin yapısının bozulması, üretimin yavaşlaması, ihracatın güçleşmesi, ithalatın artması, insanların işsiz kalması, halkın fakirleşmesi umursanmamaktadır. Bizde önemli olan, piyasacıların memnuniyetinin devamıdır.Piyasacıların memnuniyeti de ana paraları emniyette oldukça, getirileri dünyanın başka yerlerindeki getirilerin üzerinde kaldıkça devam etmektedir. Cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili çalkantılar sonucu dünkü "pazartesi"nin "kara pazartesi" olabileceğini tahmin edenler vardı. Kara pazartesi bekleyenler, pazartesi sabahı yabancıların ellerindeki hisse senetlerini ve Hazine kâğıtlarını satmaya başlamalarını, bunu gören yerlilerin de onların peşine takılmalarını, yabancıların ve yerlilerin dövizden Türk lirasına dönmelerini, saf ve bakir Türk halkının da döviz almaya başlamasını ve sonuçta döviz fiyatlarının çıldırmasını bekliyordu.Pazartesi gerçi borsada satış vardı, gerçi döviz fiyatı arttı, gerçi bono faizleri yükseldi ama... Bunlar sadece "hazmedilebilir" boyutlarda oldu. Bu olumlu gelişmenin ardında, yabancı ve yerli piyasa oyuncularının risk korkusu var.(1) Yabancıların borsada 49 milyar doları var. Borsadaki kâğıtların yüzde 70'i yabancıların. Hazine kâğıtlarında 29 milyar dolarları var. Kâğıtların yüzde 34'i yabancıların.Yabancılar henüz satın almadığı için yerlilerin portföyünde kalan hisse senetleri ile bonoların büyük kısmı büyük yerli yatırımcılarda. Hazine kâğıtlarının yüzde 59'u şirketlerin ve bankaların, yüzde 13'ü fonların portföyünde. Sadece yüzde 28'i gerçek kişilerin elinde. Büyükler 'oyuncu' Büyük oyuncular hisse senetlerinden ve devlet kâğıtlarından hemen çıkamaz. Satmaya kalksa alıcı bulamaz. Fiyatlar hızla düşer, çok zarar ederler. (2) Dünkü küçük dalgalanma, küçük tasarruf sahiplerinin paniğinin sonucudur. Borsa düşecek korkusuyla küçük yatırımcılar ucuz satışı göze aldı. Borsadan büyük oyuncular çıkmaya kalksaydı, borsadaki satış sonucu elde ettikleri Türk lirasını dövize çevirir ve döviz fiyatlarının artmasına yol açarlardı.Dövizdeki artışın hazmedilebilir boyutta kalmasının iki önemli nedeni var. (1) Dövize büyük hücum olmadı. (2) Daha önce 1.40 YTL'den veya daha yüksek fiyatta dolar alan küçük tasarruf sahibi, fiyatın 1.33'lere düşmesinden mutsuzdu. Para kaybettiklerine üzülüyordu. Fiyat yükselirken az miktarda da olsa döviz sattılar. Bu küçük satışlar talebi dengelemeye yardımcı oldu.(3) Özel sektörde bankaların 48 milyar dolar, şirketlerin 73 milyar dolar, toplam 121 milyar dolar dışarıya döviz borçları var. İçerideki döviz kredileri hariç. Bu büyük döviz kuru riski (döviz fiyatı artınca borçları artacak) nedeniyle, büyüğüyle küçüğüyle bankalar ve şirketler piyasanın düzeninin bozulmamasına çabalıyorİşte bu ahval ve şerait altında "kara pazartesi" tehlikesi atlatıldı. Küçükler 'seyirci' Milyar Pay dolar (yüzde)Hisse senedi 70.0 100.0Yerli yatırımcı 20.8 29.6Yabancı yatırımcı 49.3 70.3Kamu kâğıtları 83.9 100.0Yerli yatırımcı 54.8 65.3Yabancı yatırımcı 29.1 34.7 Yabancıların hisse senedi, bono ve tahvile bağladıkları döviz guras@milliyet.com.tr * Hisse senetlerinde 26.4.2007 Kamu kâğıtlarında 3.4.2007 tarihindeki rakamlardır