Türkiye’deki ilköğretim okullarının 8’inci sınıflarındaki her 4 öğrencinin 3’nün, temel matematik bilgisi aynı sınıftaki dünya çocukları ortalamasının altında.
İlköğretim okullarımızın 8’inci sınıflarındaki öğrencilerimizin "bilgi düzeyi", dünyanın 52 ülkesindeki çocuklarınki ile karşılaştırıldığında, Türkiye 52 ülke arasında 44’üncü sırada yer alabiliyor.
Sayın okuyucularım, ANKA Haber Ajansı’nın bir haberi ne yazık ki kamuoyuna iyi yansıyamadı. Veya kamuoyu bu habere gereken ilgiyi göstermedi. Haber çok önemli. Çünkü, bu haber ülkemizdeki eğitim kalitesinin bozukluğunu ortaya koyuyor.
İlköğretim düzeyindeki okullarda, eğitim düzeyini karşılaştırmada genelde aynı sınıflardaki öğrencilerin matematik bilgileri ölçülüyor. Örneğin ABD’de federal hükümet, hemen her yıl bu tür ölçümlerle eyaletlerdeki ilköğretim okullarının eğitim düzeyini kontrol ediyor. Dengesizlikleri önlemek için düşük düzeydeki eyalet okullarına özel ilgi gösteriliyor.
Yüzde 73’ü ortalama altında
ANKA’nın haberine göre, Birleşmiş Milletler Teşkilatı’nın çocuk ve eğitim konularında faaliyet gösteren UNICEF kuruluşu tarafından yaptırılan ve 52 ülkeyi kapsayan bir araştırma ile bu ülkelerdeki okulların 8’inci sınıflarındaki öğrencilere benzer bir test uygulanarak öğrencilerin bilgi düzeyi ölçülmüş. Araştırma sonunda Türkiye’de ilköğretim okullarının 8’inci sınıfındaki her 100 öğrencinin 73’ünün matematik bilgisinin dünya ortalamasının gerisinde olduğu belirlenmiş.
Bakınız bu 52 ülkenin hangilerinde her 100 öğrencinin kaçı dünya ortalamasının gerisinde kalıyor? Singapur’da 100 öğrencinin sadece 8’i, Hong Kong’da 9’u, Hollanda’da 19’u, Fransa’da 21’i, Rusya’da 28’i, Yunanistan’da 48’i, Kıbrıs Rum kesiminde 49’u dünya ortalamasının gerisinde. Türkiye ise, her 100 öğrencinin 73’ünün dünya ortalamasının gerisinde kalması nedeniyle geri kalmışlar listesinin en sonlarında yer alıyor. Türkiye’den sonra İran, Endonezya, Şili, Kuveyt, Kolombiya, Filipinler, Fas, Güney Afrika gibi ülkeler yer alıyor.
İlköğretim, ülkedeki eğitim düzeyinin temelini teşkil ediyor. Bizim ilköğretim okullarımızın 8’inci sınıfındaki öğrencilerimiz dünya ortalamasının bu kadar altında ise, onlardan daha önceki sınıflarda okuyanlar için de sorun var demektir.
İnsanımızın altyapısı zayıf
Halkının yüzde altmış dolayındaki bölümünün sadece ilköğretim okulu 3’üncü sınıf eğitimine sahip Türkiye için bu gösterge çok önemli bir göstergedir.
(1) Ülkede genel olarak ilköğretimdeki eğitim düzeyinin kötülüğünü sergilemektedir.
(2) Ülke insanının altyapısının ne kadar zayıf kaldığını göstermektedir.
(3) Ülkede çağdaş eğitim düzeyini yakalama şansına sahip olanlarla, olmayanlar arasındaki uçurumun derinliğini ortaya koymaktadır.
"İlköğretim okullarında okuyan her 100 öğrenciden diğer ülkelerin matematik bilgi düzeyini yakalayan 27 öğrenci bize yeter!" diyemeyiz. Ülkede her 4 kişinin 3’ü dünya eğitim ve bilgi düzeyi ortalamasının gerisinde ise, bu ülke küresel rekabette başarılı olamaz. Bu ülke insanı araştırma, geliştirme yapamaz. Teknoloji transferi bile yapamaz. Başka ülkelerin insanlarıyla diyaloğa giremez.
Ülkenin ekonomik ve sosyal göstergelerinin en önemlisi, eğitim göstergesidir. Eğitim göstergesi düşük bir ülkenin diğer ekonomik ve sosyal göstergelerinin uluslararası ortalamayı yakalaması mümkün olamaz. Neyin ne olduğunu görelim, bilelim de doğru noktadan yola çıkalım. Bu para işi değil... Okul binası yapmak, sınıflara öğretmen atamak ile iş bitmiyor.