Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

"Ben karamsarım, TÜSİAD'çılar kadar iyilikleri göremiyorum, fark edemiyorum, raporu okuyayım da biraz içim açılsın" derken, bir de baktım, TÜSİAD'çılar benden daha fazla karamsar olmuş.Önce iyilikleri sıralayayım. Sonra kötülüklerden söz edeyim. TÜSİAD gönüllü bir kuruluş. Bir dernek. İyi işler yapıyor ki, insanlar üye olmak için sıraya giriyor. Dernek çalışmalarına parasal ve kişisel destek veriyor. TÜSİAD'ın üye sayısı 545'e ulaşmış. Bu üyelerin her biri 2005 yılında derneğin yaşaması ve faaliyet göstermesi için 14.500 YTL aidat ödemiş. TÜSİAD'ın sekreteryası 55 profesyonelden oluşuyor. İstanbul'da merkezi, Ankara'da temsilciliği, Washington, Brüksel, Berlin ve Paris'te büroları var. 2005 yılında toplam gelirleri 8.7 milyon YTL, toplam harcamaları 7.9 milyon YTL. Personel harcamaları 3.7 milyon YTL. Araştırmacılara ödenen para 144 bin YTL. Danışmanlara ödenen para 129 bin YTL. TÜSİAD'ın 36'ncı genel kurul toplantısına katılanlara dağıtılan "2006 Yılına Girerken Türkiye Ekonomisi/İstikrardan Sürdürülebilir Büyümeye" başlıklı raporu okuyunca hayret ettim. Bu bütçeyle, TÜSİAD çalışanları ve TÜSİAD için araştırma yapanlar TÜSİAD'ın kamuoyunda büyük yankı yapan çalışmalarını yürütüyor. TÜSİAD 2005 yılında 4 süreli yayın yapmış. 15 araştırma gerçekleştirmiş. Bu araştırmaların en önemlileri şimdilik 7'si yapılıp yayımlanan "Türkiye İçin Büyüme Stratejileri" serisi kapsamındaki araştırma ve yayınlar. TÜSİAD'ın yönetiminde "dernek ağalığı" söz konusu değil. Genç üyeler yönetimde yer alıyor. En ilginç olanı kadın üyelerin sayısındaki artış. 10 üyeli yönetim kurulunun 3 üyesi kadın. Dünkü genel kurul toplantısında 4 kişiden oluşan başkanlık divanının 2 üyesi kadın idi. Şimdi geleyim "TÜSİAD"ın karamsarlığına... Belki buna "karamsarlık" yerine "gerçekçilik" demek daha doğru olur.Bakınız "2006 Yılına Girerken Türkiye Ekonomisi" isimli araştırma ve değerlendirmede 2006 yılı için nelere işaret ediliyor. Yanlış değerlemelerden yola çıkılarak gündeme getirilen önlemler, içine girilmiş olan büyüme sürecini sekteye uğratma riski taşımaktadır. (s. 17)Türkiye ekonomisinin 2006 yılında da potansiyel üretim seviyesinin altında kalması beklenmektedir. (s. 108) Araştırma ve yayına önem Büyüme oranlarının 2006 yılında yavaşlayacağı tahmin edilmektedir. (s. 109)Tüketim ve yatırım harcamalarındaki artışların önümüzdeki yıl gerilemesi beklenmektedir. (s. 109)Sanayi sektörlerindeki ivme kaybının 2006 yılında da devam etmesi beklenmektedir. (s. 110)Tarım dışında yaratılan istihdam sayısının giderek düşeceği tahmin edilmektedir. (s. 110)Türk lirasının, uzun dönem denge seviyesinin yüzde 10 dolayında olduğu hesaplanmakta, 2006 yılında reel kurdaki değerlenmenin önemli ölçüde azalması beklenmektedir. (s. 111)Reel faizlerdeki düşüşün çok sınırlı gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. (s. 112)Enflasyonda hedefin bir miktar üzerine çıkılacağı anlaşılmaktadır. (s. 112)Ekonomik dengeler itibariyle 2006 yılı bazı riskler içermektedir. (s. 113) Sayın okuyucularım, görüyorsunuz, Allah için tek bir iyimser bekleyiş yok... Halbuki, "Ben kötümserim, TÜSİAD'çılardan biraz iyi şeyler duyayım" diyordum... İçim daha fazla karardı... "Durum bu kadar kötü mü acaba?" guras@milliyet.com.tr 2006 tahminleri 'olumsuz'