Bu yörelerde 25 binlik kış nüfusuna göre atanmış kamu görevlileri, mahalli idare görevlileri, 1 milyonu bulan yaz nüfusuna hizmet etmeye çalışıyor. Yerleşik kış nüfusunun geliriyle tatilci nüfusa hizmet veriliyor. Daha doğrusu parasızlıktan hizmetler aksıyor.Çözüm, bu yörelere 'Küçük Şehir' statüsü adı altında özel bir tatil yöresi statüsü verilmesini sağlayacak kanuni düzenlemelere gidilmesidir. Belediye hizmetlerinin tek bir çatı altında, 'Küçükşehir Belediyesi' çatısı altında birleştirilmesidir.Örneğin Bodrum'da biri merkez 10'u belde, 11 belediye teşkilatı var. Her belediyenin fen işleri teşkilatı, zabıta teşkilatı ayrı. Tek bir çatı altında görülecek hizmetler yayılmış durumda." Muğla Valisi Temel Koçaklar diyor ki: "Bodrum, Marmaris, Çeşme, Kuşadası, Fethiye, Alanya gibi tatil yörelerinin sorunlarının çözümü için özel düzenlemelere ihtiyaç var. Çünkü tatil yörelerinde kışın 25 bine kadar düşen nüfus, yaz aylarında bir milyona yaklaşıyor. Muğla Valisi Temel Koçaklar'ın verdiği bilgiye göre, "Bodrum'da 700 dolayında konaklama tesisi, 78 bin dolayında yatak var. Bodrum'daki ikinci konut (yazlık konut) sayısı 170 binin üzerinde. Bodrum'un nüfusu, yaz aylarında zaman zaman 1 milyonun üzerine çıkıyor.Kış nüfusuna göre yapılan altyapı, yaz aylarında artan nüfusa yetmez hale geliyor."Tatil yörelerinde kış ve yaz aylarında nüfusun nasıl değiştiğini gösteren bilgiye sahip değiliz.Ama bilinen o ki, Ege ve Akdeniz kıyı şeridindeki tatil yörelerinde kış ve yaz nüfusları arasında büyük fark var.Yerli nüfusun tatil dönemi çok kısa... Okulların kapalı olduğu 15 Haziran-15 Ağustos arasında insanlarımız tatil yapabiliyor. Yazlık ikinci evler bu kısa tatil döneminde kullanılıyor. Üç aylık dönemde tatil yörelerinde su, elektrik, belediye hizmetleri, trafik, temizlik sorunu doruğa tırmanıyor. Yazlıklar 3 ay doluyor Bir gerçek daha var... Yazlık evlerini yılın on-on iki ayı boş bırakanlar, tatil evlerinin bulunduğu yöre belediyesine katkıda bulunmayanlar, o kısa dönemde merkezi ve mahalli kamu hizmetlerinin yetersizliğinden bol bol yakınıyor.Bodrum'da imar yetkisinin belediyelerden alınması söz konusu. İmar yetkisinin Ankara'ya geçmesi, belki toprakların ve kıyıların yanlış kullanımını önleyecek ama daha da önemli bir sorun var. Yapı izni alanların, kuraldışına çıkışları nasıl önlenecek? Bodrum'da eskiden 2 kattan fazla bina yapılmazdı. Şimdi 3 kat normal de, 4'üncü kat için zorlama başladı. Eskiden beyaz renk hâkimdi. Şimdi binalar renklenmeye başladı. Eskiden bir Bodrum yapı tipi vardı. Şimdi apartman tipi yapılanma başladı.Bodrum özelliğini kaybederse Bodrum'luğu mu kalır? Diğer tatil yörelerinden farkı mı kalır?Bodrum Kaymakamı Abdullah Kalkan, "Yirmi beş yıl sonra nasıl bir Bodrum istiyoruz sorusundan hareketle bir planlama yapmak zorundayız. Bugüne kadar planlama denilince gündeme sadece imar planı geldi. Uzun vadeli planlama unutuluyor" diyor. guras@milliyet.com.tr Yazlıkçılar para ödemiyor