Hakan Atis

Hakan Atis

info@hakanatis.com

Tüm Yazıları

Depremin yıkıcı etkisi İzmir’de çok kötü yaşandı. Kent merkezinde bulunan Manavkuyu ve şehir merkezinden yaklaşık 60 kilometre uzaklıktaki Seferihisar, adeta saatler kadar uzun süren sarsıntı ile can ve mal kayıplarına sahne oldu.

Antik Yunan söylencelerinde, denizlerin tanrısı/yeri sarsan tanrı olarak nam salan Poseidon, üç çatallı yabasını yere vurarak yarattığı depremlerle adından söz ettirir. 30 Ekim’de meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki sarsıntının Sisam Adası açıklarında gerçekleştiğini öğrendiğimde içimden “Poseidon yine rahat durmadı” diye geçirdim. Söylenceler bir yana, depremin yıkıcı etkisi İzmir’de çok kötü yaşandı. Hayatını kaybeden tüm yurttaşlarımıza Tanrı’dan rahmet, ailelerine sabır ve başsağlığı diliyorum.

Haberin Devamı

Depremin olduğu saatte Çeşme’nin Chios (Sakız) Adası’na en yakın noktası olan Çiftlikköy’de, deniz kıyısında ailemle birlikteydim. Bugüne kadar tanık olmadığım şiddetli bir sarsıntıyla karşılaştım. Yaklaşık yarım saat sonra depremin Seferihisar’daki etkisine yönelik ilk bilgiler gelmeye başladı. Teos Marina, adeta savaş alanına dönmüştü. Marina’da pontonlar kopmuş, tekneler sürüklenmişti. Görgü tanıklarından o dehşet dakikalarını dinledim.

Depreme teknede yakalandılar

“Dehşet filmi izler gibiydim”

Osman Binatlı (Emekli banka yöneticisi): Ailemle birlikte Ege’de yelken açmak en büyük mutluluğum. O gün Neptün 35’in bağlı olduğu Teos Marina’ya uğrayıp teknemi kontrol etmek istemiştim. İlk sarsıntı pontonda (bağlama iskeleleri) bulunduğum sırada geldi; çok şiddetliydi. Hemen tekneme geçtim. Deniz çekilmeye ve çevredekiler uzaklaşmaya başladı. Pontonlar koptu. Tekneler bulundukları yerde kalkıp iniyordu. Deniz tekrar marinaya girmeye ve önüne gelen her şeyi sürüklemeye başladı. Dehşet filmi izler gibiydim. Motorumu çalıştırdım. Ortam uygun olursa marinadan çıkabileceğimi düşünüyordum. Ancak bu mümkün olmadı. Tekneler birbirlerine yaslanmaya hatta çarpmaya başladı.

“Deniz insana öğretiyor”

Hüseyin Şükrü Solak (Emekli yapımcı ve yönetmen): Yirmi yaşımdan beri tekne ve deniz yaşantısı içindeyim. Teos Marina’nın bulunduğu koyda yelkenli teknemde yaşıyorum. Deniz insana öğretiyor. Deprem anında yaklaşık 700 metre açıkta, çıkış yönünün karşısında demirdeydim. Teknemin zıplama hareketleri yaptığını hissettim; uğultu, şangırtı tarzı sesler işittim. Bağrışmalar duydum. Sokakları evleri su bastı, teknelerin kimi karaya çıktı, kimileri de kırılan iskele parçalarına bağlı olduğu halde tonoz bağlantıları kopmuş şekilde bulunduğum koya sürüklendi. Etrafıma baktığım zaman teknemin kıç yönünde karada bulunan kale duvarı kalıntısının yaklaşık 15 santimetre sağa ve sola yattığını gördüm. Tekrar işime odaklandım. Ancak bir süre sonra yine bağrışmalar duydum. Ne olduğunu anlamaya çalışırken bir de gördüm ki sular bu kez de yükselmiş. Kıyı şeridini aşıp ilçe sokaklarına ilerliyor. Liman ağzına baktığımda sahil güvenlik botlarının dışarı çıkmaya çalıştıklarını, ancak ortam nedeniyle hayli zorlandıklarını gördüm. Denizin suları, marinanın içine adeta nehir gibi akıyordu. Bir süre sonra da bu kez tersine akmaya başladı. Önce içeriden birkaç küçük tekne sürüklendi. Ardından koca yelkenliler, katamaranlar, motoryatlar gelmeye başladı. Sular tekneme doğru masa, sandalye, ev tüpü, çöp konteyneri dahil denize düşmüş ne varsa sürüklüyordu. O anlarda suya kapılmış biri olursa nasıl kurtarabilirim diye düşündüm. Marina ağzında oluşan akıntı da o kadar kuvvetliydi ki teknelere müdahale imkansızdı. Şans eseri sürüklenen teknelerden sadece ikisi yelkenlimin üstüne düştü, onları da iterek yönlerini değişirdim. Üç veya dört kez sular çekildi ve sonra da geri geldi. Kaçabilen veya o anlarda dışarıda olan balıkçılar küçük ahşap tekneleriyle ve kim olduğuna bile bakmadan sürüklenen birçok tekneye çıkıp el gücüyle demir atıp onları stabil hale getirdi. Sığacık Koyu olağan gelgit halinden başka lodosta şişer. Bu nedenle deprem sonrasında Sisam tarafından Sığacık Körfezi’ne ilerleyen dalgalar koyu şişirdi ve denizi taşırdı.

Haberin Devamı

Depreme teknede yakalandılar

Haberin Devamı

“Gördüklerime inanamadım”

Erhan Pekçe (Emekli avukat): Hep konuşulan ve beklenen İstanbul depremi nedeniyle oğlumla birlikte oradan kaçtık. Lakin burada yakalandık. Teos Marina’da teknemizde yaşıyoruz. Dışarıdaydım; derhal marinaya geldim. Gördüğüm manzara korkunçtu. Birçok tekne karaya oturmuş. Halatlar kopmuş, iskeleler parçalanmıştı. Teknemde hasar var. Bot motorum denize gömülmüş. Bundan sonrası hukuki bir süreç. Teknemde yaşamaya devam ediyorum. Duş ve tuvalet alanları konularında bazı ihtiyaçlarımız var. Onların marina yönetimince giderilmesini rica ediyorum.

“Tsunami gelebilir uyarısı”

Sabih Haliloğlu (Rodos Makine’nin sahibi, İzmir Ticaret Odası Makine Meslek Komitesi Başkanı): Depremden yaklaşık yarım saat kadar sonra, denize yeni indirdiğimiz 15 metre boyunda lüks motoryatın koltuk halatlarını kontrol etmek için giden çalışma arkadaşlarım denizin çok çekildiğini, halatların kopmak üzere olduğunu bildirdiler. Ben de rıhtıma gittiğimde denizin 3 metre kadar çekildiğini gördüm ve arkadaşlarımı ‘Tsunami gelebilir’ diye uyardıktan kısa süre sonra mendirekten marinamızın içine denizin debisi çok yüksek şekilde yükselerek geldiğini gördüm. Saniyeler içinde teknelerin bağlandığı ponton rıhtımlara ulaşan kuvvetli dalgalarının şiddetiyle bağlantıları koptu. Başı boş şekilde tekneler mendirekten dışarı doğru çıkmaya başladı ve yükselen deniz rıhtımı aşarak karayı vurdu. Bu esnada çekek alanına giren deniz hızlı bir şekilde yükselerek tüm sahaya yayıldı.

Hukuki boyutu takip ediliyor

Teos Marina: 2010 yılında hizmete giren tesis, denizde 480, karada 80 tekne barındırma kapasitesine sahip. Dere boyundaki kanalda ise ayrıca 30’a yakın hobi teknesine ev sahipliği edebiliyor. Depremde marinada 570 tekne vardı. Sekiz-on tekne batık durumda. Sürecin hukuki boyutu da takip ediliyor. Marinada 331 tekne bağlı. 166’sı ise Didim D Marin, Kuşadası Setur, Alaçatı Port, Çeşme Altınyunus Setur ve IC Çeşme Marina’ya bağlandı. Arama ve kurtarma çalışmaları da Ege Deniz Bölge Komutanlığı’na bağlı Sahil Güvenlik botlarınca sürdürülüyor.