Kemal Önderoğlu

Kemal Önderoğlu

milliyetege@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Serkan Çamlıbel, Karşıyaka’da oturuyor ve Konak’ta çalışıyor. İki ilçe arasında ulaşımını da vapurla yaptığını belirtiyor.
Okurumuz, “İzmir’de vapurla toplu ulaşım yok edilmeye çalışılıyor” diyor ve iddiasını şöyle ifade ediyor:
“Büyükşehir Belediyesi deniz ulaşımı ile ilgili çok büyük yanlışlar yapıyor. Özellikle deniz seferleri kısıtlanarak insanlar otobüslere binmeye mahkum ediliyor. Deniz ve liman şehri olan İzmir de vapurlar marjinal hale getirilmeye çalışılıyor. Büyükşehir, vapurları bir ulaşım aracından çok bir gezi- eğlence teknesi olarak görüyor. Deniz ulaşımını geliştirmek için rahmetli Ahmet Piriştina’nın verdiği çabalar ve emekler tamamen göz ardı ediliyor. Yılların emeği çöpe atılıyor. Çünkü, deniz sefer sayısı sürekli azaltılıyor. Sefer saatleri sık sık değiştirilip, insanlar zor durumda bırakılıyor. Deniz ulaşımının ve vapurların şehre kattığı kültürel boyut avantajı hiç düşünülmüyor. Bunun farkında olmak İzmirliliktir. İsterse bin km metrosu olsun İzmir’in, vapur olmayınca İzmir İzmir değildir. Vapura binmezsek İzmir İzmir olur mu?”

Vapura binmezsek İzmir, İzmir olur mu



Kampus seferi tekrar konsun
EVKA -5 sakinlerinden Levent Kapçık, “Çiğli Evka -5’te ulaşım konusunda sıkıntılarımız var” diye başladığı şikayetini şöyle dile getirdi: “ESHOT, Çiğli EVKA-5’e ‘Ege Üniversitesi Kampus’, yani Bornova’ya otobüs tahsis etmişti. Geçen yıl kullanıldı. Ancak, bu yıl hiçbir bilgi ve uyarı yapılmadan bu hizmet kaldırıldı. Yani geri alındı. Tabii yüzlerce üniversite öğrencisi ile Bornova’da çalışan vatandaşlar mağdur oldu. Bunlardan biri de benim oğlum. Oğlumun üniversiteye nasıl ulaştığını bir o, bir de Allah biliyor. EVKA- 5 sakinleri olarak ‘Kampus’ otobüs seferini geri verilmesini istiyoruz. Çünkü, yüzlerce genç ve çalışan mağdur durumda. 40- 45 dakika yerine bir buçuk, iki saatte ulaşılıyor. Bu hizmet geri getirilmezse EVKA- 5 sakinleri olarak önümüzdeki genel seçimde ve 3 yıl sonraki yerel seçimde bu hizmeti bizden esirgeyenlere gereken cevabı vereceğimizi bildiririz” diyor.

Seyyar satıcılar ve hurdacılar bıktırdı
Benzer şikayeti aylar önce köşemizde dile getirmiş ve belediye başkanlarının dikkatine sunmuştuk. “Seyyar satıcıların girmesi yasaktır!” levhalarına rağmen arayan okurlarımız, “Hani seyyar satıcıların kent içine girmeleri yasaktı? Sabahları erken saatlerde yüksek sesli cihazlarla başlayan seyyarlar hava karardıktan sonra da satışlarını sürdürüyorlar. Gevrekçilerle başlayan seyyarlar, geceleri ‘Boza’ satanlarla final yapıyorlar. Seyyar satıcının biri gidiyor, diğeri geliyor. Arada hurdacılar geliyor ki, onlar da ortalığı ‘Çın çın’ inletiyorlar. Bunların yüzünden gece vardiyelerinde çalışanlar, bebekler ve hastalar yataklarından hoplayarak uyanıyorlar. Belediyeler bu konuda niçin ortak hareket etmiyorlar? Zabıtalar bunlarla mücadele etseler çok iyi olur.”

En çok seyyar satıcı şikayetinin geldiği yerler:
Karşıyaka-Şemikler, Nergis, Alaybey ve Bostanlı.
Karabağlar-Bozyaka ve Peker mahalleleri.
Bayraklı-Manavkuyu, Adalet, Atatürk ve Osmangazi mahalleleri.
Bornova-Atatürk, Evka-3 ve 4 mahalleleri.
Güzelbahçe, Narlıdere ve Balçova...
Buca-İşçievleri, Şirinyer, Evka-1 ve Akıncılar mahalleri.
Konak-Eşrefpaşa, Ballıkuyu, Atilla, Altıntaş, Halilrıfat, Güzelyalı, Mithatpaşa ve Göztepe mahalleleri.
Ayrıca Konak ilçesinde Çankaya, Basmane, Alsancak, Kemeraltı Çarşısı, Hatay ve Güzelyalı’daki ana cadde ve bağlantılı sokak köşelerdinde arabalı seyyar satıcı işgalinin de sürdüğü belirtiliyor.

Vapura binmezsek İzmir, İzmir olur mu


Arkamdan ceza yazılmamalıydı
İzmirli gazeteci Sedat Buz trafik polisinin uyarıp, ayrıldıktan sonra arkadan ceza yazıp ev adresine gönderilmesinin ne derece doğru olduğunu soruyor.
Sedat Buz başından geçen olayı şöyle dile getirdi:
“Öncelikle belirteyim; Aracımla, elektrik faturamı ödemek üzere Yeşilyurt Ordu Caddesi’ndeki GEDİZ Elektrik Dağıtım A.Ş’ye geldim. Dörtlü farlarımı yakıp içeri girdim. Ancak içeri girer girmez güvenlik görevlisi ‘Burada park yasağı var’ diye uyardı. Ben de hemen aracımı kaldırmak üzere dışarı çıktım. O sırada trafik polisini gördüm, aracımı almam için işaret etti. Ben de aracımı alıp uygun bir yere park ettim. Faturamı ödeyip 5 dakika içinde Yeşilyurt’tan ayrıldım.”

Muhtarlığa uğrayın
“Bir hafta sonra evimizdeki posta kutusunda, ‘Trafik cezanız mahalleniz muhtarlığındadır, gidip alabilirsiniz’ diye bir yazı yapıştırılmıştı. Muhtarlığa gidip tebliğ zarfını aldım. Açtım ve Yeşilyurt Ordu Caddesi’nde park yasağı ihlalinden 62 TL para cezası yazılmış olduğunu gördüm. Şaşırdım. Şimdi yetkililere soruyorum: Niçin ben aracımı kaldırmak için dışarı çıktığımda veya tekrar GEDİZ Elektrik’e geldiğimde bana ceza makbuzu tebliğ edilmedi? İş para cezası yazmaksa, bana aracımın başında iken yazılıp pekala verilebilirdi. En fazla 30 saniye aracım park yasağı olan yerde kaldı. Üstelik dörtlülerimi yanıyordu. Buna, ‘Arkadan vurmak’ denir.”
Konuyu Trafik Denetleme Şube Müdürü Hasan Hüseyin Özdemir’in dikkatine sunuyorum.

Tehlikeli araç kullanıyorlar
Buca’dan Bornova ve Gaziemir güzergahına seyahat ettiğini belirten Selim Odabaşıoğlu, “Bu hattaki minibüs şoförlerinin bazıları hiç kural tanımıyor. Araçların sağından ve solundan geçiyor, bazen kırmızı ışıkta bile geçiyorlar. En önemlisi de hız yapıyorlar. Çoğu direksiyon başında cep telefonu ile konuşuyor ve sigara içiyorlar. Sanki insan değil de, yük taşıyorlar” diyor.


SORUNUNA SAHİP ÇIK
Sokağınızdaki, mahallenizdeki, kentinizdeki aksaklıkları ve yaşamınızda karşılaştığınız sorunları sorumlulara duyurmak, şikayetlerinizi onlara iletmek ve çözüm bulmalarını sağlamak istiyorsanız, 0555-253 52 52 numaralı telefonumu 24 saat arayabilir; ayrıca kemal.onderoglu@milliyet.com.tr elektronik posta adresine iletebilirsiniz.