The Beatles kataloğu artık Spotify, Apple Music ve Tidal gibi stream platformlarında dinlenebiliyor. Müziği telefondan stream eden, internette olmayan müzikleri pek bilmeyenler açısından iyi haber
The Beatles tarihin en büyük pop grubu olabilir. En büyük indie grubu olabilir. En iyi art rock, art pop grubu olabilir. En iyi boy band’i olabilir. En büyük liste başarılarını yakalamış olabilir.
Onlarca, yüzlerce sanatçıya ilham vermiş olabilir. Bugün dinlediğiniz, sevdiğiniz birçok müzisyen onların şarkılarından esinlenmiş olabilir. İndie, alternatif müzik onların mirası üzerine inşa edilmiş olabilir.
Bugün yazıp çizdiğimiz pek çok grup, sanatçı onların cebinden çıkmış olabilir.
Bir gün bir “Beatles’tan esinlenenler” yazısı yazmak ve şarkı şarkı hangi bölüm nereden esinlenmiş, hangi sample Beatles’ın hangi şarkısından alınmış anlatmak isterim.
Kültürel açıdan önemli bir eksiklik
Ozzy Osbourne ile bir phoner (telefon röportajı) yapmıştım. “Şu ara ne dinliyorsunuz?” diye sorduğumda “Ben sadece The Beatles dinliyorum” demişti.
Ne diyordum, Beatles bugün duyduğumuz popüler müziklerin, sound’ların hepsini icat etmiş olabilir.
En iyi sözleri yazmış olabilir. En iyi geri vokalleri yapmış olabilir. En iyi armonileri yakalamış olabilir. En unutulmaz melodileri bulmuş olabilir.
Bunu ben değil, müzikle azıcık ilgili kime sorsanız, size söyleyecektir.
Beatles hepsi olabilir ama bugün pek tanınmıyor, bilinmiyor. Ve bu kültürel açıdan büyük bir eksiklik.
“Rus klasiklerini okumadım, Shakespeare bilmem çünkü internette yok” demek gibi
bir şey bu.
15 yaşında biri (2000 doğumlu) telefonundan müzik dinliyor. Müziği stream ediyor. Stream edilmeyen şeylerin varlığından pek haberdar değil. Beatles böyle biri için eski plaklarda, CD’lerde kalmış, tozlanmış, köhne bir müzik. YouTube’da bazı şarkıları falan var ama onlar da en klasik, çala çala en bitmiş tüketilmiş olanlar.
İlginçtir, “The Beatles dinlerim, çok severim” diyenlerin çoğu, yetişkinler de dahil, The Beatles’ı “Let It Be”, “Yesterday”, “Twist and Shout”tan öteye bilmezler, dinlemezler. 1960’ta kurulan grubun 1964’ten sonrasıyla bir-iki hit dışında ilgilenmezler. Oysa Beatles bu tarihten dağıldığı 1970 yılına kadar belki de en güzel albümlerine imza atmıştır.
Belki de klasik hayranlar dönemin klasik pop şarkıları yerine sofistike sanatsal işlerle karşılaşınca hayal kırıklığına uğramıştır. Kim bilir?
İnsanlığın geleceği için büyük bir adım
Lafı uzatmayalım, The Beatles’ın bütün kataloğunun stream edilebiliyor olması eminim bu eski nesillere de yarayacak. Belki o zaman beğenmedikleri bu ikinci dönemi şimdi yetişkin olarak dinleyince takdir edecekler.
Stream platformlarının ticari zaferi, yeni nesiller için de kültürel bir zafer.
Stream için küçük, insanlığın geleceği için büyük bir adım.Bizim gibi gündemdeki saf kötülük içinde boğulanlar için de bir kaçış, sahilinde ayaklarımızı suya soktuğumuz ıssız bir ada.
Bu yazıyı yazarken kulaklığımda “Rubber Soul” ve “The Beatles” (The White Album) albümü vardı.
Hemen dinlemeniz gereken 10 The Beatles şarkısı
-“Tomorrow Never Knows”: Hint müziği ve kültüründen etkilenmiş saykodelik sitarlar ve gitarlar. Ritimlere dikkat. Bu şarkıya The Chemical Brothers “Let Forever Be”de selam çakmıştı.
-“In My LIfe”: Grubun muhtelif esin arayışlarına başladığı 1966’dan. Klavye solodaki barok esintiler hemen kendini ele veriyor. Sözler şahane.
-“You Never GIve Me Your Money”: “Abbey Road”da pek çok güzel şarkı var ama onun yeri ayrı. “The Beatles besteciliği”nin en üst noktalarından biri.
-“BlackbIrd”: Paul McCartney’nin şahane bir akustik gitar sound’u eşliğinde çalıp söylediği, ABD’de siyahlara yapılan ırkçı muameleyi vurgulayan bir şarkı.
-“FlyIng”: “Magical Mystery Tour” albümünde yer alan bu enstrümantal şarkıyı bugün tek notasına dokunmadan alın, yeni diye yayınlayın. Dört üyenin de imzasını taşıyan ender şarkılardan.
-“A Day In The LIfe”: “Sgt. Pepper Lonely Heart Club Band”ın en son şarkısı. Lennon’ın sözleri ve vokaliyle epik bir şarkı. Onun 70’lerdeki solo işlerinin de öncüsü gibidir vokal melodisi.
-“I’m Only SleepIng”: Lennon turnede, konserde olmadığı zamanlarda yataktan çıkmaz, kitap okur, yazı yazar, televizyon izlermiş. O günlerden bir şarkı. Şahane bir şarkı.
-“No Reply”: “Beatles For Sale”in (1964) açılış şarkısı. Bu ara albüm Beatlemania’nın etkisinin geçmeye başladığı, grubun yeni bir döneme girmeden hemen önce kaydettiği, değişimin izlerini görebileceğiniz bir çalışma.
-“I’m So Happy Just To Dance WIth You”: “A Hard Days NIght” albümünde yer alan, 1963 yılına ait bu şarkıyı dinleyince, Arctic Monkeys’in Alex Turner’ı küçükken ne dinlemiş hemen anlıyor insan.
-“HappIness Is a Warm Gun”: Şarkının adı bir silah dergisinin kapağındaki başlıktan. “Mutluluk sıcak bir silahtır.” Silahın sıcak olması için az önce ateşlenmiş olması lazım haliyle. Nefis ironik bir balad.