Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Rock yıldızlarıyla arkadaş olma. Müzik gazetecisiysen bil ki asla iyi para kazanamayacaksın. Ama plak şirketlerinden bir sürü bedava albüm gelecek

Sana içki ısmarlayacaklar. Kızlarla tanışacaksın. Seni yanlarına alıp seyahatlere çıkaracaklar, para ödetmeyecekler, sana
bir sürü ikramda bulunacaklar... Biliyorum kulağa şahane geliyor. Ama onlar senin arkadaşın değil. Onlar kendileri ve müzikal dehaları hakkında destansı hikayeler yazmanı isteyen tipler. Sen bunu yaparsan onlar rock’n roll’u mahvedecekler, rock’n roll hakkında sevdiğimiz her şeyi
yok edecekler.
Bu kafası iyi tüccarların seni ele geçirmesine, yazılarını baştan yazmasına izin verme.
İyi müzik -sadece rock değil- seni seçer. Arabanda yaşar veya yalnız başına müzik dinlerken kulaklığından duyarsın onu...
Artık her şey ‘cool endüstrisi’ oldu. Sana kendini “cool” hissettirirler... Cool değilsin. Biz cool değiliz. Mesela kadınlar bizim için her zaman problem olacak. Yeryüzündeki muhteşem sanat eserlerinin büyük kısmının temelinde aynı problem vardır. İyi görünümlü tiplerin cesareti yoktur. Sanatları asla kalıcı olmaz. Onlar kızları alırlar ama biz daha akıllıyız.

Arkadaş olmak için dürüst ve acımasız ol
Gerçek sanat acı çekmek, çatışma, acı, suçluluk, seksle maskelenmiş aşk, aşkla maskelenmiş seksle ilgilidir...
Şu iflas bayrağı çekmiş dünyada tek geçer akçe ‘uncool’ olduğumuz anlarda başkalarıyla paylaştıklarımızdır.
Sana tavsiyem... Biliyorum bu tiplerin arkadaşın olduğunu sanıyorsun. Onlarla gerçekten arkadaş olmak mı istiyorsun?
O zaman dürüst ve acımasız ol.”

Lester Bangs’in filmdeki replikleri
Adı Lester Bangs idi. Rolling Stone, NME, Village Voice gibi dergilere müzik yazıları yazmıştı. Black Sabbath’i yerin dibine batırmış, onlar için Cream özentisi diye yazmıştı (yani çok da isabetli değildi ama ne gam, doğru bildiğini yazıyordu, dürüsttü). Lou Reed’i seviyordu. Son dönemlerinde caza merak sarmıştı.
Teksaslı bir kamyoncunun oğluydu. Cool değildi.
Müziği seviyordu. 1982’de öldüğünde 33 yaşındaydı.
Bazen mesajlar geliyor, biz de müzik yazarı olmak istiyoruz ne yapmalıyız diye...
Cidden size saçma gelebilir ama Türkiye’de nasıl müzik yazarı olunur bilmiyorum. Bu konuda tavsiyelerde de bulunamam.
Bari bulunan birininkini derlemiş olayım belki faydası olur.
Bu sayfadaki alıntılar “Almost Famous”da ünlü oyuncu Philip Seymour Hoffman tarafından canlandırılan Lester Bangs’in filmdeki replikleri. Hoffman 2 Şubat’ta hayatını kaybetti. 46 yaşındaydı. Bu vesileyle kendisini müzikli bir mevzuyla hatırlamış olalım.

Haberin Devamı

Türk tipi elektro gitar tonu

Haberin Devamı

Geçenlerde The Ringo Jets ile görüştüm ya. Not aldığım bir şeyi paylaşayım. Grubun kaderi, menajerleri Reha Öztunalı’nın bazı demolarını prodüktör Tommaso Colliva’ya dinletmesiyle değişmiş. Collivab u kaba garaj sound’una sahip grubu beğeniyor ve albümlerini kaydetmeyi kabul ediyor.
Grup bir hesap yapıyor. Türkiye’de kayıt çok pahalı. Aynı bütçeyle Milano’da kayıt mümkün. Atlayıp gidiyorlar. Burada dünyanın belki en iyi aletleri, stüdyoları var ama bütün Türk grupların gitar ve davul tonu aynı. Çünkü gruplar stüdyolardaki teknik personelin müzik zevkini aşamıyorlar maalesef. Farklı farklı gruplar geliyor ama stüdyodan tek tip çıkıyorlar. Bunu yapanlar Türkiye’deki ses teknisyenleri ve prodüktörler. Bildikleri, gördükleri, anladıkları bu kadar, zevkleri
böyle, doğru bildiklerini yapıyorlar. Onları eleştirecek değilim. Ama The Ringo Jets’in aynı adlı ilk albümü bir Türk grubunun doğru prodüktörün elinde ne kadar şahane işler yapabileceğini ve dünya çapında bir gitar sound’u oluşturabileceğini kanıtlıyor.
Grup geçen yıl Avrupa’nın önemli festivallerinden Primavera Sound’da çaldı.
Bu yaz için de Avrupa’daki festivallerle görüşüyorlar. Global dinleyiciye kendilerini kabul ettirmemeleri için hiçbir neden yok.

Haberin Devamı

Eksen’e ne oldu?

Bir süredir herkes bunu soruyor: “Artık Radyo Eksen’de daha fazla klasik rock duyuyoruz, en önemlisi kanalın imzası, karakteri haline gelmiş anonslar ve spotlar değişti, neler oluyor?” Eksen’in kumandanı
Gülşah Güray’a sordum.
Eksen yayın akışını yeniden düzenlemiş. Alternatif rock, hard rock hatta heavy metal’in en iyi şarkıları farklı kuşaklarda değil, artık birbiri ardına çalınıyor. “15 dakika dinleyen biri mutlaka sevdiği ve bildiği bir şarkıyı duyacak” dedi Gülşah. “50-60 yaşında da dinleyicimiz var, indie dinleyen daha genç kesime de hitap etmeye çalışıyoruz, bu şekilde herkesi memnun edeceğiz. Her türün en iyilerini devamlı art arda çalacağız yayın akışında.”
Yani müzik tercihlerinde
değil yayın akışında yenilik
var. Yeni anons ve tanıtımlardan o da
memnun değil. Yakında
daha iyileri gelecekmiş. Bakalım yeni Eksen’e tepkiler nasıl olacak?

PAZAR ALBÜMÜ

“Sun Structures” Temples

“RevIval” diye bir şey var da son dönem özlediğimiz klasik sound’ları yeniden duyabiliyoruz. Revival belli bir dönemin ruhunu ve estetiğini canlandırmak demek. Şimdi yeni favori “revival”ım Temples. Daha da ileri gideyim; Beatles ile Oasis arasına düz bir çizgi çekin ama bu çizgi ikisini ayırmasın, birbirine bağlasın; aradaki müzikal dönemleri de katın. Böyle bir şeyler. Sevin sevmeyin, kayıtsız kalamayacağınız bir yeni grup ve ilk albümleri.