Kılık kıyafetimiz konusunda o kadar hassas olduk ki en ufak bir eleştiri bile “ayaklanma”ya neden oluyor. Sonuç; ruh halimiz iyi değil!
Giyim kuşam adabı diye bir şey var hayatta. Evet, kişi dilediği gibi giyinip kuşanabilir, buna da kimsenin engel olmaya hakkı yok. Kimse kimseyi kendi inandığı ve doğru bildiği şekilde giyinmeye zorlayamaz. Öte yandan giyim kuşama dair bazı usuller adaplar da var. Konunun uzmanı değilim ama standart bir vatandaş olarak biraz sağduyulu bir insanın reflekslerine sahibim.
Ne bileyim, düğüne giderken
bir şekilde giyinilir, plaja giderken
bir şekilde...
Akşam yemeğine davet edildiyseniz yemeğin ağırlığına göre ceket ya da gömlek giyersiniz, yazın pazar sabahı kahvaltısına şort-tişört gitseniz de olur.
İş görüşmesine giderken giyinmek ayrı, konsere, festivale giderken ayrı. Cenazeye parmak arası terlikle gidilmez diye bir kural yok. Ama yani bir ayakkabı giymek de saygıdandır. Bunu söyleyen birine çullanır mısınız? Ben yapmam. (Karayipler’de falansak sorun yok, normali odur belki).
Çıkmadan heyecanlandıran albümler
“Lightning Bold”- Pearl Jam
14 Ekim’de yayımlanacak albümden ilk single “Mind Your Manners” bir süre önce
l “Mechanical Bull”-Kings of Leon
Kings of Leon günümüzde eski babaları saymazsak arenaları doldurabilecek ender rock gruplarından.
23 Eylül’de çıkması beklenen albüm yine “arena” tadında. “Supersoaker” ilk single. Canlı izledim kendilerini. Türkiye’ye davet etmeli birileri muhakkak. Bu albüm yılın en fazla satan albümlerinden olacak...
“Innocents”-Moby
“A Case For Shame” bu albümden yayımlanan ilk single. “18”in izinden gidiyor gibi görünen bir şarkı. Klasik Moby hüznü, blues vokal sample’ları ve Manhattan’daki dairesinde ince ince işlenmiş altyapılar. Daha fazlası için ekim başını beklemek lazım.
“AM”-Arctic Monkeys
Yılın en heyecan verici albümlerinden biri. 9 Eylül’de yayımlanacak. Muhtemelen en yeni şarkıların bir kısmını İstanbul’da Rock’n Coke’ta (7-9 Eylül) çalacaklar. İlk single şahane “Do I Wanna Know” radyolarda marş oldu resmen. Alex Turner’ın müzikal vizyonu blues, hip hop ve soul’u da içine alarak genişledikçe grup daha heyecan verici oluyor. Yılın en iyi albümleri arasına girer.
A ve M grubun adının ilk harfleri. Turner fikri The Velvet Underground’un “VU” isimli derleme albümünden aldığını itiraf etti.
Not: Arcade Fire, AC/DC, Lady Gaga, The Black Keys, Eminem, M.I.A. albümleri de 2013 bitmeden piyasada olacak. Onlar dair notlar başka yazıya...
CUMARTESİ ALBÜMÜ - “Paracosm”-Washed Out
Uzun zamandır dinlediğim en iyi “chill out” albümü. Şimdi buna chillwave demek moda eyvallah
ama olsun neticede hepimiz “chill” lafını duyunca sound’un aşağı yukarı bir Cafe Del Mar toplaması şeklinde olduğunu tahmin edebiliyoruz. Ernest Greene, Washed Out adıyla chill out ve dream popun kıyılarında geziniyor ve bu ikinci albümünde sanatında daha da usta. 9 şarkılık albümün estetik bütünlüğünden mi bahsedeyim yoksa gündüz düşleri gördürten etkin ama ekonomik efekt kullanımından mı bilemedim? Bu konuda birileriyle oturup
bu albümü dinlemek ve konuyu tartışmak
ne zevkli olurdu (hele bu devirde, bu gündemde terapi resmen). Kütüphanecilik okuyan ancak işsiz kaldığı dönemde müziğe dadanan Greene bana kalırsa sessiz, sakin ortamlarda sükunet içinde takılmayı seven biri ve bu özelliği müziğine gayet iyi yansımış. Uzun süre elinizin altında tutmak isteyeceğiniz bir albüm. Sakin, sessiz, sükunet dolu günler...