Madımak 25. yıl

3 Temmuz 2018

25 yıl önce 2 Temmuz 1993’te, Sivas’ta Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında, Madımak Oteli’nin güpegündüz kundaklanması olayında 33’ü yazar, şair aydın olmak üzere 37 kişi hayatını kaybetmişti.

Aradan geçen 25 yılda 4 cumhurbaşkanı, 9 başbakan, 20 adalet bakanı değişti ancak adalet hâlâ yerini bulmadı. Hâlâ olayın perde arkası karanlıkta... Hâlâ bu trajik olayı bir ortak acı olarak anamıyoruz.

? ? ?

Bu yıl aynı zamanda Solingen olayının 25. yılıydı. Zamanın başbakanı Helmut Kohl cenaze törenine katılmamıştı. Bu defa anma törenine Başbakan Merkel de katıldı, yaptığı konuşmada: “Alman devleti olarak bu ırkçı saldırıları önleyemediğimiz için özür diliyorum...” dedi.

Sanki bize de mesaj gönderdi...

SES

Seçim yarışında adaylar il merkezlerinde konuşuyor... Büyük kalabalıklar da toplasalar...

Sesleri kasabalara, köylere kadar uzanmıyor...

Yazının Devamı

Partisiz kampanya

30 Haziran 2018

CHP eski milletvekili Yılmaz Ateş’in bir uyarısı var... Der ki:

“Siyaset ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarihinde bir ilk yaşandı; Genel Başkan miting yapmadı, Cumhurbaşkanı adayı parti adı ve bayrağını kullanmadı. Kamuoyuna sunulan gerekçe:

“Tarafsız, herkesin Cumhurbaşkanı olmak.” idi.

CHP, modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘iki büyük eseri’nden biridir.

Bugün bize demokrasi dersi vermeye kalkan Batılı birçok devletten önce kadınlara seçme ve seçilme hakkını getiren, çok partili demokratik sisteme geçen, çalışanlara demokratik hak ve özgürlükleri sağlayan, dünyadaki en uzun ömürlü beş partiden biridir CHP...

Dünyanın her yerinde partiler seçimlere programları, “beyannameleri” ile girerler. Parti veya aday kamuoyundan saklanmaz, birlikte toplumun önüne çıkarlar. Toplumu dönüştüren, sorunlara ciddi, kalıcı çözümler öneren, inandıran, güven veren partiler başarılı olur. Parlamenter sistemi kuran CHP, 2014’de kendi değerleriyle örtüşmeyen bir ‘çatı aday’la girdiği seçimin yarattığı travma ortada iken, bu defa da parti amblemi, bayrağı kullanılmadı. CHP böylesi şanlı bir tarihe sahipken, bu strateji yanlış oldu, bizi başarıya götürmedi. Başarıyı ancak ‘Ke

Yazının Devamı

Kaybet - kazan!

28 Haziran 2018

“Kazı - kazan”ı anımsatan bu başlık da nereden çıktı derseniz... Kemal Kılıçdaroğlu’nun önceki gün yaptığı basın toplantısında söylediklerinden... Sözlerine, “Seçimin tek kaybedeni AK Parti’dir, tam 7 puan geriledi” diye başlayan Kemal Bey hemen ardından kendilerinin başarılarını sıraladı.
“...AK Parti’ye parlamentoda çoğunluğu kaybettirdik... Dünün güçlü adamını ‘Topal Ördeğe’ çevirdik... Yüzde 10 barajını yerle bir ettik... Orta Anadolu’nun pek çok ilinde yıllar sonra ilk kez milletvekili çıkarmayı başardık... Sesimiz artık Orta Anadolu’da daha gür çıkacak... İktidar iki partiden oluşan parlamento istiyordu, bunu engelledik...”

***

Belli oldu ki, seçimlerden hangi sonuç çıkarsa çıksın Kemal Bey her durumda kendisini başarılı kabul ediyor. O yüzden de istifayı aklından geçirmiyor. Bugün toplanacak Parti Meclisi’nin gündemine “ihraçları” aldırmasına bakılırsa... Partide kendisine karşı yükselen itirazları ihraç tehdidiyle bastırmayı düşünüyor.
AKP ile seçim yarışından 8 kez yenik çıkan Kemal Bey’in ve onun liderliğinde CHP’nin, önümüzdeki yerel seçimden başarılı çıkması için sebep yok. Ancak Kemal Bey belli ki önemli olanın sonuç değil, koltukta kalmak olduğunu düşünüyor. CHP

Yazının Devamı

Tonguç gözüyle

26 Haziran 2018

Seçimin yapıldığı 24 Haziran, efsane eğitimcimiz İsmail Hakkı Tonguç’un da ölüm yıl dönümüydü...

Onu 1950’lerde verdiği şu enfes demokrasi dersiyle anıyoruz:

“Demokrasinin iki çeşidi vardır. Biri zor ve gerçek olanı, öbürü de kolayı, oyun olanı. Topraksızı topraklandırmadan, işçinin durumunu sağlama bağlamadan, halkı esaslı bir eğitimden geçirmeden olmaz birincisi, köklü değişiklikler ister. Bu, zor demokrasidir ama gerçek demokrasidir.

İkincisi kâğıt ve sandık demokrasisidir. Okuma yazma bilsin bilmesin, toprağı, işi olsun olmasın, halk bir sandığa elindeki kâğıdı atar. Böylece kendi kendini yönetmiş sayılır. Bu oyundur, kolaydır.

Amerika bu demokrasiyi yayıyor işte. Biz demokrasinin kolayını seçtik, çok şeyler göreceğiz daha...”

CHP’nin içinden...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Kasım 2015 seçimi öncesi başarısız olursa istifa edeceğini söylemiş, hangi hallerde kendisini başarısız sayacağı sorusuna:

- Eğer bir önceki seçimden daha az oy alırsam başarısızım, cevabını vermişti.

Yazının Devamı

Yarın büyük gün!

23 Haziran 2018

Yarın büyük gün... Halkımız, Ercan’ın aşağıdaki nefis karikatüründe görüldüğü gibi, “Allah Allah” diyerek sandığa koşuyor... Dananın kuyruğu yarın kopuyor...

Bu seçim tartışmasız, Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimidir...

Çünkü rejim değişiyor... 140 yıllık Meclis sisteminden bir çeşit başkanlık sistemine geçiliyor. Cumhurbaşkanı seçilen kişiye örneği başka demokrasilerde görülmeyen büyük yetkiler veriliyor.

Meclis’te güçlü bir muhalefet oluşursa, tek fren bu olacak.

Üzülünesi durum... Bu kadar hayati bir seçime kaygı ve endişeler içinde gidiyor olmamızdır. Muhalefet sözcülerinden ve STK’lardan sık sık:

- Oylarımızı çaldırmayacağız, sloganı duyuluyor. Bu slogan elbet oyların çalınacağı kuşkularından kaynaklanıyor.

Batılı demokrat ülkelerde sık sık seçim yapılıyor..

Ama orada kaybeden partileden hiç:

Yazının Devamı

Tarihten dersler!

21 Haziran 2018

1946 seçimleri sonrasında da Demokrat Parti ile CHP amansız bir mücadeleye giriştiler. Ancak DP, iktidardaki CHP’nin her vasıtayı kullanarak yasa dışı baskılar uyguladığı yakınması içindeydi.

İnönü o sırada partili bir cumhurbaşkanıdır. Ancak tarafsız kalmak yolunda da bir büyük çabası vardır. İnönü, şikâyetçi DP lideri Celal Bayar ve Başbakan Recep Peker ile ayrı ayrı görüşmeler yapar. Ardından ünlü 12 Temmuz beyannamesini yayımlar. Orada der ki:

“Ben Devlet Reisi olarak, kendimi her iki partiye karşı müsavi derecede vazifeli görürüm. Meşru ve kanuni siyasi partilere karşı tarafsız, eşit muamele mecburiyeti, siyasi hayat emniyetinin temel şartıdır.”

İsmet İnönü, daha sonra çıktığı Erzurum gezisinde hem CHP hem Demokrat Parti il merkezlerini ziyaret etmiş, DP il merkezinde “Demokrat arkadaşlara başarı dilerim” demiştir. Bu tutumunu, ülke gezisi sırasında uğradığı hemen tüm yerleşim yerlerinde sürdürmüştür.

İnönü, 18 Eylül’de verdiği bir demeçte devlet memurlarına partilere eşit davranmaları konusunda talimat vermiş, bir başka açıklamasında “İdareci arkadaşlar arasında bitaraflık siyasetini hazmedememiş olanların çekilmeleri zaruridir” diye konuşmuştur...

Tek parti döneminin CHP’li

Yazının Devamı

Müşahit çağrısı...

19 Haziran 2018

CHP’de sandık güvenliği için ön safta çaba gösteren PM üyesi Mehmet Ali Çelebi geçen hafta önemli açıklamalar yaptı... Çelebi’ye göre..

- CHP’nin 183 bin sandıktan yaklaşık 1800 sandıkta görevlisi yoktu...Bu sandıklarda toplam 300 bin seçmen oy kullanıyordu

- 30 bin sandıkta ise sadece bir görevlisi vardı... Bu sayı da yeterli değildi...

Mehmet Ali Çelebi bu yüzden yurttaşları sandık müşahit olarak görev almaya çağırdı... Yurttaşlar partilere başvurarak müşahit kartı alabilir ve seçim günü sandık başında bulunabilirler...

? ? ?

Müşahitlerin önemine geçen hafta partisinin bir kapalı toplantısında Tayyip Erdoğan da değindi... Sandık müşahitlerinin herkesten önce sandık başında olmalarını istedi... Eğer sandık üyelerinde eksiklik olursa ilk gelen müşahitlerin oraya oturtulacağını kaydetti.

Bu arada Avukat Ece Toprak Güner uyarıyor...

Sandık görevli ve müşahitleri, daha oy verme işlemi başlamadan tüm pusula ve zarfların mühürlenmesini sandık başkanından istemeli...

Yazının Devamı

Mutlu bayramlar

16 Haziran 2018

Muharrirlerin şeyhi Burhan Felek 1950’lerde bayram yazılarına “Nerdee o eski bayramlar” diye başlık koyardı.
1940’larda Refik Halid, 1920’lerde Ahmet Rasim’in eski bayramları özleyen yazıları da böyle başlardı.
Eski bayramlara özlem hiç bitmez...
Çocuklukta bir yeni gömlek, salıncağa binmek için avucumuza sıkıştırılan beş kuruş küçük dünyamızı sevinçle doldururdu.
Hayatın lüksü, konforu bugün daha fazla.. Ama eski tat yok.
Aslında neyi özlediğimizi geçenlerde bir taksi şoförü yol muhabbeti sırasında özetleyiverdi:
- Biz eski günleri değil, o günlerdeki duygularımızı özlüyoruz...

***

Yazının Devamı