Gençlerin işi zor...

21 Ekim 2012

- Mustafa Kemal diktatördü...
- İstiklal Mahkemeleri binlerce kişiyi astı.
- Kurtuluş Savaşı olmadı, Yunan ordusu kendiliğinden çekti gitti
- İzmir’i Türkler yaktı...
- Türkler, Varlık Vergisi ile azınlıkların mallarını ellerinden aldılar.
- Dersim’de masum insanlar katledildi
- Ermenilere soykırım uygulandı.

Yazının Devamı

Taktik bizi vuruyor!

20 Ekim 2012

Okurumuz Mustafa Büyüksün, “Başbakan ne zaman BDP, PKK ve Kandil’i ağır şekilde eleştirse... PKK kanlı terör örgütüdür, BDP de onun Meclis’teki temsilcisidir, falan dese fena halde tedirgin oluyorum” dedi dün telefonda. Nedenini de şöyle anlattı:
“Çünkü her böyle yaptığında daha sonra ortaya çıkıyor ki, meğerse o sırada ya PKK ya Kandil ile el altından görüşüyor, pazarlıklar yapıyormuş.”
* * *
Biz de bir tedirginliğimizi ekleyelim... Şu sırada İmralı ve PKK ile çeşitli kademelerde görüşmeler yapıldığı haberleri geliyor. Barış yoluyla çözüm elbet en iyisidir. Ama mümkün mü? PKK “demokratik özerklik” yani “devlet içinde devlet” istiyor. Bunu kabul edecek misiniz? Edecekseniz halka anlatın bakalım ne diyecek? Etmeyecekseniz, terörü azdıracaksınız demektir. Çünkü umut verip beklenti yarattıktan sonra sözünüzü tutmayınca her defasında terör azgınlaşıyor. Bedelini şehitler ödüyor. Kısa süreli bir rahatlığın faturası acı oluyor... Yine aynı oyun mu?

Milletvekili seçilebilme yaşının 18’e indirilmesini savunanlar “Bu uygulama Avrupa’da da var” diyorlar ama aynı kişiler mesela içkili mekânların şehir dışına çıkarılması söz konusu olduğunda “Avrupa’da böyle bir uygulama yok”

Yazının Devamı

Bin Ladin modeli

19 Ekim 2012

ABD’nin Ankara Büyükelçisi F. Ricciardone Türkiye’nin Kandil’e askeri müdahalesini Amerika’nın engellediği yolundaki iddiaları yalanladı..
Türkiye’ye terörle mücadele konusunda yeni bir öneri getirdiklerini söyledi...
El Kaide lideri Bin Ladin’i yakalamak için uyguladıkları askeri operasyonu örnek gösterdi. Yani, gidin örgütün liderini yakalayın, dedi...
CHP eski Milletvekili Onur Öymen diyor ki:
- Bir Amerikalı yetkiliden bu tür sözler ilk defa duyuluyor...
Amerika’nın, Türkiye’nin Kandil’e sonuç alıcı bir operasyon yapmasını desteklediği anlamına geliyor.
Amerikalı yetkililer Türkiye’ye bugüne dek hep siyasi çözüm önerisinde bulunuyorlardı.

Yazının Devamı

Anayasa’nın sonu!

18 Ekim 2012

Meclis Anayasa Uzlaşma Komisyonu gündemine Başbakan Erdoğan’ı aldı. Sebep Başbakan’ın “çabuk bitirin” diye baskıya başlaması.
Ne demişti Başbakan 3 Ekim’deki grup toplantısında:
“... Süre belli, artık bu yılın sonuna kadar bu iş oldu oldu. Olmadı, artık bizi daha fazla meşgul etmeyecek. Önümüze bakacağız.... Biz yeni anayasa masasından kalkan taraf asla olmayacağız. Tek başımıza kalsak dahi elimizden gelen gayreti göstereceğiz...”
Tercümesi: Anayasa yılbaşına kadar bitmezse biz yola tek başımıza veya bir ortakla (MHP gibi) devam ederiz.
CHP Komisyon üyesi Atilla Kart’a Başbakan’ın tavrını sorduk:
- Yaptığımız protokolde bir süre sınırı yok.. Biz Başbakan’ın verdiği takvime göre çalışma yapmak, onun baskısı altında çalışmak zorunda değiliz, dedi...
Kart’a göre Anayasa üzerinde daha en az 6 ay çalışmak gerekiyor...

Yazının Devamı

Türk olabilmek!

17 Ekim 2012

Yeni Anayasa’da “Türk vatandaşı” deyimi mi kullanılacak Türkiye vatandaşı mı?
Anayasa Komisyonu’ndaki tartışmalarda AKP “Türkiye vatandaşlığı” deyimini savunuyor.
Anayasa Komisyonu’ndaki CHP üçlüsü de bu konuda kararsız. Prof. Süheyl Batum ile Atilla Kart ve Rıza Türmen iki farklı görüşü savunuyor.
Anayasa’nın 66. maddesi şöyle diyor:
“Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.”
Kimileri burada Türk sıfatının bir ırkı temsil ettiği gerekçesiyle kaldırılmasını istiyor. Kimilerimiz de Türk sözcüğünün ulusun genel adı olduğu görüşünde.
Yabancılar yüzlerce yıldır bu ülkede yaşayan herkese Türk dediler. Milletin adı “Türk”tür. Türklük üst kimliktir.

Yazının Devamı

Kılavuz ABD ise

16 Ekim 2012

Avrupa Parlamentosu’ndan Alain Lamassoure yarım yüzyıllık serüvenin sonucunu özetlemiş:
“Türkiye AB defterini kapattı biz de kapattık.”
Mevcut iktidar 2004 yılında müzakere tarihi aldığından beri aynı şeyi yazdık:
“Onlar bizi alıyor gibi yapacaklar, biz AB’ye girer gibi yapacağız arada bazı sorunlar halledilecek...”
AKP iktidarı AB’ye girer gibi yaparak kendine demokrat ve Avrupalı süsü verdi. Avrupa’nın desteğini aldı. TSK’yı bitirdi. Anti demokrat uygulamalara Avrupa’nın sessiz kalmasını sağladı. AB ise Kıbrıs’ı almanın peşindeydi.
CHP sarsılıp, TSK, medya, sivil toplum kuruluşları susturulunca AKP hem AB, hem demokrasi tramvayından indi... Ortadoğu tramvayına bindi.
ABD’nin 90 yıllık hayali Türkiye’yi bir Ortadoğu ülkesi yapmak ve bölgede vurucu güç olarak kullanmaktı...

Yazının Devamı

Kayısı üzerine...

14 Ekim 2012

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba TBMM’de kayısı üzerine gündem dışı bir konuşma yaptı. Hükümetten Malatya’nın her şeyi olan kayısıya daha fazla ilgi göstermesini istedi.
Acı konuştu. Dedi ki:
- IMF’ye beş milyar dolar verirsiniz. Ama Malatyalı üreticiye beş bin lira vermezsiniz.
- Suriye’deki savaşı ölümüne desteklersiniz. Ama kayısıyı desteklemezsiniz.
- Pırlantadan vergiyi kaldırırsınız. Ama mazota vergi üstüne vergi vurursunuz.
- Almadığınız doğalgazın parasını ödersiniz. Ama kayısı alımı yapmazsınız
- Kürecik’te emperyalizme hizmet tesisi kurarsınız. Ama Malatya’da kayısı işleme tesisi kurmazsınız.

Yazının Devamı

Gerileme raporu!

13 Ekim 2012

Avrupa Birliği’nin son İlerleme Raporu bugüne dek yazılanların en ağırı oldu. Demokrasi, insan hakları, yargı, basın özgürlüğü, yolsuzluklar, ekonomi, işkence gibi konularda eleştiriler çok ağır basıyor.
Geçmişte İlerleme Raporları’nda olumlu bir cümle geçtiğinde iktidar sözcüleri bunu alır:
- Avrupa bize hayran, gibi cümleler kurarlardı...
Şimdi:
- Avrupa kendi işine baksın, gibi sesler duyuyoruz.
* * *
İktidar ve çevresine bakarsanız... Türkiye’de 80 yıl boyunca bir askeri vesayet dönemi sürmüş... Ancak AKP iktidarı bu vesayet dönemine son vermiştir.

Yazının Devamı