Bugün çok değerli bilim adamı ve yazar Prof. Ahmet Taner Kışlalı’nın öldürülmesinin11. yıl dönümü... Onu bir kez daha saygıyla anıyoruz.
Kışlalı neden öldürüldü?
Atatürk ve devrimlerinin çağa uymadığını iddia edenlere karşı bilimle, akılla, zekâyla bunun tersini kanıtladığı için.
Kemalizm’in çağdaş yorumunu yaptığı, onu çekici ve güncel kıldığı için...
ABD’li akıl hocaları; Graham Fuller, Henze, Huntington gibiler yatıp kalkıp “Atatürk’ü terk edin” derken, Kışlalı, Atatürk ilkelerinin hâlâ en etkili yol gösterici olduğunu anlattığı için...
Ölümü diğer Atatürkçülere gözdağı olacağı için... Öldürüldü...
* * *
Damadı Sıtkı Uluç, Kışlalı ile ilgili belge, yazı ve notları inceledikten sonra onunla ilgili bir kitap yazdı. Adı:
“Prof. Ahmet Taner Kışlalı ve Kemalizm”
Kitabın geliri Anadolu Çağdaş Eğitim Vakfı Anaçev’e bağışlanıyor.
Kitapta Ahmet Taner Kışlalı’nın kaleminden “Demokrasinin Temel Nitelikleri”ni okuyoruz:
1. Siyasal iktidarın özgür genel seçimlerle oluşması.
2. Gerektiğinde siyasi iktidarın karar ve uygulamalarını da denetleyebilen bağımsız yargı.
3. Farklı toplumsal çıkarı ve görüşleri temsil eden siyasal partiler.
4. Farklı toplum kesimlerini temsil eden dernekler, sendikalar gibi kitle örgütleri.
5. Yurttaşların gelişmelerden doğru bilgi edinmelerini sağlayacak özgür kitle iletişim araçları.
Bu temel nitelikler ülkemizde mevcut mu?
Bunlardan birkaçı eksikse hangi demokrasiden söz ediyoruz...
Kışlalı’yı rahmetle anıyoruz..
Kabullenmiyoruz!Ankara Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi’ne... ODTÜ’den İTÜ’ye... Dokuz Eylül’den Çukurova’ya... Çukurova’dan Akdeniz Üniversitesi’ne... 200 kadarı profesör, diğerleri doçent, yardımcı doçent, okutman... “Kabullenmiyoruz” başlığı altında üniversitelerde türbanın serbest bırakılmasını eleştiren bir metin hazırlamışlar, altına da basmışlar imzalarını... Aralarında kimler yok ki? Prof. Korkut Boratav, Prof. Alpaslan Işıklı, Prof. Halet Çambel, Prof. Birgül Ayman Güler, Prof. Çağatay Keskinok, Prof. Ercan Eyüboğlu, Prof. Aziz Konukman, Prof. Mustafa Altıntaş, Prof. Erendiz Atasü, Prof. Gülümser Argon...
Metin bize geldiğinde imza sayısı 300’ü aşmıştı. Sonuç: Üniversiteler hepten susmuş değil...
Cin şişeden çıktıTürban sorununu Meclis’te komisyon kurarak çözme girişimi daha ilk gün, ilk görüşmede fiyaskoyla sonuçlandı. CHP, türbanın tek başına değil YÖK ve dokunulmazlıklarla birlikte ele alınmasını... Ayrıca orta öğretim ve kamuya taşırılmayacağı sözü verilmesini istiyordu. AKP bunlara yanaşmayınca ipler koptu.
AKP Grup Başkan Vekilleri dürüst davranmayıp “kamuda türban olmayacak” sözü verseydi ne olacaktı? CHP’liler buna inanıp türban görüşmelerini sürdürecekler miydi? Yarın AKP, -örnekleri çokça görüldüğü üzere - bu sözünün de arkasında durmadığında CHP ne diyecekti?
AKP ile yapılan görüşmeden sonra CHP’li Kemal Anadol’un şu sözleri ilginçti:
“Üniversitedeki türban olayının bir bütünün parçası olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz. Bu, Türkiye’yi karartma operasyonunun bir parçasıdır.”
Sayın Anadol’a, “Günaydın!” diyelim ve kendisine Genel Başkanı’nın üniversitede türbanı “özgürlük konusu” olarak gördüğünü bilvesile hatırlatalım. Genel Başkan ile Grup Başkan Vekili’nin türban konusundaki çelişkisi bu kadar mı? Malum, YÖK, İstanbul Üniversitesi’ne, “Türbanlıya dokunmayın” genelgesi gönderip ardından üniversiteler birer birer türbanlılara kapılarını açtığında Kemal Kılıçdaroğlu, bu formülü pek beğenmiş; “Görüldüğü gibi sorun yasal düzenlemeye gerek kalmadan çözüldü” demişti. Aynı genelgeye Kemal Anadol dünkü basın toplantısında aynen şunu dedi:
“YÖK’ün genelgesi Anayasa’ya aykırıdır.”
Grup Başkanı Kılıçdaroğlu’nun hatalarını Başkan Vekili Kemal Anadol düzeltme çabasında.. Ne var ki cin şişeden çıktı bir kere. Durdurabilene aşk olsun...
Gölgede MuhabbetHaber Turk kanalındaki “Gölgede Muhabbet” adlı programda “Fatmagül’ün Suçu Ne” dizisindeki tecavüz sahnesinin parodisi yapılmış, durum kimi okurlarımızı rahatsız etmişti. Programı düzenleyen Ali Poyrazoğlu dün dedi ki:
“Biz tecavüzün değil, dizinin parodisini yapıyoruz. Dizilere bakın orada tecavüzün ticareti yapılıyor. Bizim programda hicvedilen şey tecavüz değil, tecavüzün ticarileştirilmesi...”
Tecavüzün her şekilde reyting unsuru yapılmasına hep birlikte karşı çıkmalıyız...
Soru: “Statükonun kibirli memurları” diye kime denir?
Yanıt: Her türlü baskıya rağmen iktidara yalakalık yapamayanlara...
Haldun Ertem
AB’den sorumlu Devlet Bakanı Egemen Bağış’a yumurtalı protesto yapılmış.
Eee, en Avrupalı bakanın protestosu da Avrupalı olacak tabii!
Fahrettin Fidan