Cumhurbaşkanlığı bir ilki gerçekleştirdi, "www.cankaya.gov.tr" adresinde Çankaya'nın gelir ve giderlerini kuruşuna kadar yayımlamaya başladı. İlk olarak 2004 yılı ocak ayı rakamları yayımlandı. Toplam gider 1 trilyon 841 milyar lira... Aylık telefon, posta, internet gideri 5 milyar TL... 500'den fazla kişinin çalıştığı Köşk'te adam başı aylık telefon harcaması 10 milyon lira gibi görünüyor... Milletvekillerine ayda adam başı 1.5 milyar lira cep telefonu ödemesi yapıldığını kaydedelim. Tasarrufu alkışlayalım. Meclis Başkanı Bülent Arınç'ı TBMM hesaplarını aynı şekilde açıklamaya davet edelim.
Hayatımı öyle planladım ki, ölürken bilincimde üç yüz bin şey bulunsun ama tek bir üzüntüm olmasın...
Bu hafta her birimiz bir yerlerde bir şeyler bekledik. Örneğin;
Kar ve fırtına gelecekse bir an önce gelsin diye bekledik...
Kar beklenen saatte geldi, sonra gitsin diye bekledik.
Kimimiz duraklarda otobüsün gelmesini bekledik.
Kimimiz hava meydanlarında uçağımızın kalkış anonsunu bekledik.
Kimimiz New York'ta anlaşma oldu mu olmadı mı diye ekran karşısında bekledik.
Kimimiz şehirlerarası yolda mahsur kaldık, yardım gelmesini bekledik.
Kimimiz Türkiye'nin starı olabilmek için popstar kuyruklarında bekledik.
Kimimiz Sevgililer Günü bir an önce gelsin diye bekledik.
Beklediklerimizin bazıları geldi bazıları gelmedi. Şimdi sıra gelecek haftaki beklemelerimizde... Ve beklediğimiz şeylerin çoğu "zaman kaybı" maalesef...
Kasım ayında İstanbul'u kana bulayan bombacılar Pişmanlık Yasası'ndan yararlanmak istiyormuş. Senelerce eğitim görüp aylarca plan yapanlar bu kadar çabuk pişman olurlar mı?
Ben, senin beni seçme olasılığını sevdim. .Savaş yapma, kaldırım yap.
.Bir sabah uykusuna doyamadım, bir de belediye başkanlığına.
.Çilemse seçilirim, kaderimse belediye başkanı !
.Üreten sizsiniz, tüketen biz olacağız.
.Seçenler ölmez.
.Seçim süresi dikenli bir hayat, aday olmak mı kabahat?
.Bu şehri güzel olduğu için değil, aday olduğum için seviyorum.
.Seçene can feda, rakibe oy verene elveda!
.Kaldırım ustasıyım, parke taşı hastasıyım..
.Çaldıklarımız, çalacaklarımızın teminatıdır.
.Vur pusulaya mührü, yaşantın kararsın.
.Seçmen tatlı olabilir, senin kadar değil.
.Herkes beni seçebilir ama senin gibi değil.
.Çözümlere sorun olacağız.
Ceviz Kabuğu programının önceki akşamki konuğu, en çok satan kitaplar listesindeki "Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok"un yazarı E. Tümgeneral Osman Pamukoğlu idi. "Rejim yine tehdit altında, ülke bölünebilir" dedi Pamukoğlu... "Cumhuriyetin temel ilkelerinin tırpanlandığını" belirtti. Batı'nın da desteği ile Türkiye'nin "APO'nun affına hazır olması gerektiğini, affın adım adım geldiğini" söyledi...
- Onlarca subayım ABD'nin PKK'ya yardım yaptığının tanığıdır, dedi sözün bir yerinde... Hulki Cevizoğlu sordu:
- Bu bir skandal değil mi, niçin tepki verilmedi?
Pamukoğlu'nun yanıtı:
- Öğrenseniz bile şiddetli tepki veremezsiniz. Çünkü, araçlarınız, malzemeleriniz, bilgi ve kitaplarınız ABD'den geliyor...
Gerçekler acı... Ama yürekli toplumlar o gerçeklere teslim olmaz, değiştirmeye çalışır...
Olimpiyat meşalesini taşıması için kendisine teklif götürülen Hülya Avşar: "Para vermezseniz meşaleyi taşımam" demiş. Para verilecekse meşaleyi bir hamala taşıtsınlar daha ucuza gelir.