Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

"Her şeyi ihale konusu yapan, özelleştiren AKP, sonunda devletin koruması altındaki çocukların bakım ve hizmet işlerini de ihaleyle özelleştirmiş! Çocuk yuvasında ihtiyaç duyulan bakım ve hizmet personeli için ihale açmış. Alınacak personelle ilgili ne eğitim, ne liyakat, hiçbir koşul konmadığı için ihaleyi en düşük fiyatı veren firma kazanmış. Firma da sadece kârı düşündüğü için en eğitimsiz, en ucuza çalıştıracağı ve neredeyse tamamı ilkokul mezunu olan kişileri burada görevlendirmiş. Halen görevinin başında olan bakıcı kadınlardan biriyle konuştum. Bana, siz de bu işi çok abarttınız, benim dört çocuğum var, onları da döverek eğitiyorum, diye sitem etti. Sosyal Hizmetler İl Müdürü, çok sayıda soruşturma geçirmiş, o görevde bir gün bile tutulmaması gereken bir kişi... Yuva, İl Müdürlüğü tarafından en son 3 Eylül günü denetlenmiş ve sorun yok diye rapor tutulmuş." Çocuk yuvasındaki vahşeti yerinde incelemek üzere Malatya'ya giden CHP heyetinden İzmir Milletvekili Erdal Karademir'e gördüklerini, duyduklarını soruyoruz. Buyurun: Obez liginde dünya 29'uncusu olmuşuz. Yarışmaya, müteahhit - siyasetçi - bürokrat üçlüsüyle katılsak birinci olurduk. Malatya Çocuk Yuvası'nda yaşanan vahşet görüntüleri kamuoyunda büyük tepki yarattı. Şimdi neler mi olacak? Alt kademeden bir - iki kişi cezalandırılacak...Böylece zevahir kurtarılmış, toplumun gazı alınmış olacak... Tıpkı Sarayköy, Barbaros, Manisa yurtlarında yaşanan benzer olaylarda olduğu gibi, konu üç beş gün sonra gündemden düşecek... Peki sorunun esası mı? Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'ndan (SHÇEK) sorumlu eski Devlet Bakanı Hasan Gemici'yi dinliyoruz.- AKP'nin iktidara gelir gelmez ilk yaptığı iş, kurumda partizan kadrolaşmanın önünü kesmeyi amaçlayan "Görevde Yükselme Yönetmeliği"ni değiştirmek oldu. Kurumun başında şu an bulunan kişi Gölcük AKP belediye başkan adayıdır... Cumhurbaşkanı onaylamadığı için görevini iki yıldır vekâleten yürütüyor. Aynı partizanlığı alt kadrolarda da yaptılar. Çok sayıda uzmanı görevden alarak, yerlerine kendi adamlarını getirdiler. Temizlikçi, odacı olarak aldıkları, en küçük mesleki formasyonu olmayan yandaşlarına çocukları emanet ettiler. Deneyimli personelin bir kısmı bunlara dayanamayıp istifa etti, etmeyenlerin hizmet şevki kırıldı. Kurum, maddi - manevi en büyük yardımı sivil toplum kuruluşlarından alıyordu. Bu manzarayı görünce onlar da desteklerini çekti.Partizanlık ve cehalet. Kurumu bu iki unsur yıktı... Bizim kamuoyu partizan kadrolaşmaya tepki göstermiyor ama sonuçlarına çok şaşırıyor... Partizanlık yıktı... Başbakan Erdoğan, 29 Ekim'le ilgili "Bayram değil, seyran değil" demiş... Malum, dervişin fikri ne ise zikri odur... Akşam olur hapishane kitlenirKimi kâğıt oynar kimi bitlenirKiminin temyizden evrakı gelirDüştüm bir ormana yol belli değilYatarım yatarım gün belli değil* * *Hapishane içinde üç ağaç incirKollarım kelepçe anam boynumda zincirZincir sallandıkça her yanım sancırDüştüm bir ormana yol belli değilYatarım yatarım gün belli değil TÜRKÜ YTÜ Mimarlık Fakültesi'nden Prof. Uğur Tanyeli, "Dubai Towers" adlı gökdelenleri dikecek Dubai Holding'in tavrını sevimsiz bulduğunu anlatıyor... Sebebi?- Çünkü projesi olmayan bir yapıyı projesi varmış gibi sundular... Böyle bir proje yok. Bu kadar kısa sürede proje hazırlamak da mümkün değil. Gazete ilanlarında resmi yayımlanan gökdelenler hayali yapılardır... Anakent Belediyesi ortada proje olmadan nasıl anlaşma yaptı, onu da merak ediyorum.Burgulu gökdelenlerin İsveç'te inşaatı süren Torso Tower'dan kopyalandığını yazmıştık. Dubai Towers'ın projesi olmadığı gibi henüz mimarı da belli değil. Trade Arabia adlı internet sitesinde, ikiz gökdelen için Türk ve yabancı mimarlardan oluşan bir grup kurulacağı bildiriliyor...Prof. Uğur Tanyeli, olayın bir başka yanına değiniyor:- Böyle iddialı gökdelenler toplumsal mutabakat ortamında inşa edilmelidir... Anlaşma şeffaf olmalıdır. Sivil topluma, meslek gruplarına anlatılmalıdır. Kaç metrekare inşaat alanı verdiniz, kaç metrekare inşaat izni verdiniz, ne koşullarda verdiniz.. Bütün bunların gizli olmaması, bilinmesi gerekir. - Proje olmadığına göre gökdelenlerin 500 milyon dolara mal olacağını nasıl biliyorlar hocam?- Tabii bu da ayrı saçmalık. Proje olmadan böyle bir rakam belirlemeye de imkân yok...Neresinden baksanız tatsız bir yutturmaca.. Enayi yerine koymaca... 1001 gece masalı Bir bakanlığın basın müşaviri dün telefonda haber veriyor:- AKP Genel Merkezi'nden telefonla aradılar. Partinin Medya Tanıtım Başkan Yardımcısı, Samsun Milletvekili Suat Kılıç, cuma akşamı, bakanlık basın müşavirlerine partide iftar yemeği verecek, arkasından toplantı yapacakmış. Bizler devlet memuruyuz, partinin iftar yemeğine katılmamız suçtur. Katılmazsak mimleneceğiz. Ne yapacağımızı şaşırdık...Din istismarı herhalde Dubai'de bile bu düzeyde değildir... Öyle değil mi! m.asik@milliyet.com.tr Resmi iftar!