Akşam gazetesi 2 Kasım’da ANAR adlı araştırma şirketinin Genel Müdürü İbrahim Uslu ile yapılan röportajı yayımladı. İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın da geçmişte yöneticisi olduğu ANAR, iktidar partisine düzenli olarak araştırmalar yapıyor, analizler sunuyor...
Röportajda İbrahim Uslu’ya soruluyor:
- Tartışması süren İrticayla Mücadele Eylem Planı belgesi AKP’nin oylarını arttırır mı?
ANAR Başkanı Uslu’nun cevabı:
- Belge yüzde 100 doğru çıktığı takdirde tıpkı 2007’deki bildiride olduğu gibi demokrasi ve hukukun üstünlüğünü benimseyen kesimler Ak Parti’de bütünleşir...
* * *
Görüldüğü gibi belgenin doğru çıkması AKP adına büyük önem taşıyor.
O yüzden olacak, yandaş basının da muazzam desteğiyle halkı belgeye inandırmak için büyük çaba gösteriliyor.
Efendim Adli Tıp’ın kararı kâfidir... TSK’nın ayrıca incelemesine gerek yok... İmzayı Albay Çiçek’in attığı kesindir. Aksini düşünmek abestir. Albay yetmez Genelkurmay Başkanı da görevden alınmalıdır. Cuntacıların kökü kazınmalıdır...
Islak imzanın şaibeli Adli Tıp tarafından onaylanmasını, yandaş yalaka basın, “Genelkurmay Başkanı’nı görevden alın”, hatta “TSK’yı tasfiye edin”e kadar getirdi.
Darbe geldi geliyor... Cuntalar cirit atıyor. Demokrasi elden gidiyor!
Bu havayı yarattığınızda AKP’nin başarısızlıkları örtüldüğü gibi halk mağdura kol kanat geriyor, onunla bütünleşiyor...muş...
Sadece biz demiyoruz bunu, yukarda görüldüğü gibi AKP’nin analizcileri de öyle diyor!
Soru: Erdoğan “Ben bazıları gibi şapkamı alıp gitmem” sözünde samimi mi?
Samimi... Çünkü fötr şapka takmıyor...
Haldun Ertem
* Statüko yıkılacakmış.
“Statüko” dedikleri emperyalizme karşı savaşıp, çağdaş bir ülke kurduğu için sömürülen tüm ülkelere “örnek” olan Mustafa Kemal Atatürk!
Kaz adımları...
CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu: “Faşizm adım adım geliyor” diyor... Geldiği kesin de... Adım adım mı, koşarak mı, orası tartışılır...
Bir saygın yargıç... Sincan Yargıcı Osman Kaçmaz... Cumhurbaşkanı’nın kayıp trilyon davasından yargılanması gerektiğini söylediği için meslekten ihraç edilmek isteniyor... YARSAV Başkanı Eminağaoğlu keza... Suçuna bakın: Cumhuriyet mitingine katılmak...
Eminağaoğlu şaşırmış, soruyor:
- Bir cumhuriyet savcısının cumhuriyet mitingine katılmasından daha doğal ne olabilir...
İki gazeteci hapsi boyluyor bu arada... Ulusal Kanal İstihbarat Şefi Ufuk Akkaya ve Aydınlık dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım’ın suçları Başbakan Erdoğan’ın M. Ali Talat ve Remzi Gür’le yaptığı telefon konuşmalarını yayımlamak... Bundan önce sayısız telefon konuşması yayımlandı gazetelerde... Üstelik her biri süren dava ile ilgiliydi... Tek bir cezalandırma olayı anımsamıyoruz...
Verilen mesajlar: Yargıya gözdağı... Medyaya gözdağı... Demokrasi ve özgürlüğe gözdağı...
Tarihi karartmak!
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin cehaletten kaynaklanan bir tarih katliamını CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal bakınız nasıl anlatıyor:
“Bundan birkaç ay önce 2010 Ajansı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi ortaklaşa bir projeye imza atarak kara surlarını aydınlatma ihalesi yaptı. İhaleyi 500 bin lira artı KDV ile Belediye’nin bir iştiraki olan Bimtaş kazandı. Ancak işi fiilen bir başka belediye iştiraki olan İstanbul Enerji yaptı.
İstanbul’daki surlar Koruma Kanunu’na tabi olup surlara 50 metre mesafedeki her yer sit alanıdır. Herhangi bir kazı yapılabilmesi için TBMM’nin izni gerekiyor. Ancak İstanbul Enerji buraya, Koruma Kurulu’ndan da izin almadan 76’sı surların hemen dibinde, 13 tanesi de üstünde olmak üzere 89 projektör taktı. Bunlar için metrelerce çukurlar açıldı, çukurlara ve surlara 40 ton beton döküldü. Yasaya göre sit alanlarında yapılan her kazının cezası 3 ile 5 yıl hapistir. Belediye ve 2010 Ajans yetkilileri yaptıkları işin vahametini anlayınca surlardaki projektörler ile betonları bir gece yarısı operasyonuyla kaldırdılar. Beton blokları gizlemek için etrafını sıva ile kapattılar. Daha sonra da beton blokların üzerini toprakla kapatıp etrafını çiçeklendirdiler. Ancak bu işlenen suçu ortadan kaldırmıyor. Peşlerindeyim... Yargı önünde hesap vermeleri için elimden geleni yapacağım.”
Nihat Ergün “Bir fikrim var diyene 100 bin lira kredi vereceğiz” demiş.
O da bir şey mi?
“Bir kayınpederim var” diyene 750 milyon dolar kredi veriyorlar...
Gülhan Elmas
Umudumuz...
Başbakan Erdoğan’ın geçen pazar günü TRT 1’deki “Politik Açılım” programında söyledikleri ertesi gün gazetelerde büyük haberler şeklinde yer aldı.
Basının ilgisi büyüktü. Peki halk ne kadar ilgi gösterdi Tayyip Erdoğan’a?
Pek ilgi göstermiş görünmüyor...
Reyting listesindeki manzara...
Politika Açılım pazar günü 69. sırada yer almış...
Kemal Sunal’ın filmi “Umudumuz Şaban” 45. sırada...