Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

- Kimlerin il delegesi olacağı genel merkez tarafından önceden ve masa başında belirlendi. Genel Başkan ve eşi, buna rağmen kongreyi benim kazanacağımı görünce listemde yer alan bazı isimleri baskı yaparak istifa ettirdiler. Bu da yetmedi, kongre günü salona Hüseyin Mert ile birlikte girerek ve onu yanlarında oturtarak, açık açık, bizim adayımız budur, mesajını verdiler. Divan Başkanlığını Zekeriya Temizelin kazanacağını anlayınca sayım bile yaptırmadan Başkanlığı kendi adayları Masum Türkerin kazandığını ilan ettirdiler. Bu antidemokratik uygulamalara delegeler ve salondaki partililer sonunda isyan etti, tarihinde ilk kez kendi Genel Başkanını kendi kongresinde protesto ederek konuşturmadı. Ardından seçimlere geçildi. Hüseyin Mertle eşit sayıda oy aldığım görülünce iki oyum iptal edildi ve seçimi böylece kendi adayları kazanmış oldu.DSPnin demokratik bir nöbet devriyle solun yeni partisi olarak canlanması ihtimali vardı... Bülent Ecevit ve eşi o kadarını da çok gördüler Türkiyeye... Partiyi ceplerine koyup götürecekler anlaşılan... DSPnin geçtiğimiz cumartesi günü yapılan İstanbul İl Kongresini Erdoğan Toprak tan beş oy fazla alan Hüseyin Mert kazandı. Nasıl kazandığını DSPnin kuruluşundan bu yana partiden, dolayısıyla Ecevitlerin yanından hiç ayrılmayan Erdoğan Topraktan dinliyoruz. Yaşlı beyinlerin gençlere yol açmadığı bir ülkede genç insanlar yoldan çıkarak yol bulmaya çalışırlar... Başka ülkeler müze açacak tarihi eser bulamaz. Bizde bekçiye verilecek 300 - 500 milyon lira bulunamadığından müzeler kapılarını açamıyor. İstanbul Arkeoloji Müzesi Troya eserleri bölümü Troy filmi hatırına 9 yıl aradan sonra açıldı. Çanakkaledeki Troya müzesinin de bekçisizlikten kapalı olduğunu geçenlerde Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan anlatıyordu.Bir yandan turizme umut bağlayacak bir yandan müzeleri kapalı tutacaksınız. Akıl alacak şey mi? Müzelere bekçi bulmak bu kadar zor olabilir mi?Elbette hayır... Örneğin aynı zamanda Turizm Bakanı olan Kültür Bakanı, istese turizm firmalarını örgütler, sponsor bulur, ne yapar eder üç beş kuruş bekçi parasını denkleştirirdi. Erkan Mumcu bu alanda akıl almaz bir beceriksizlik sergiliyor. Başka hiçbir izahı yok bu komik durumun... Troya ve müzeler *** Yeni futbol federasyonu tasarısında, belediye başkanları ve siyasetçilerin kulüp yönetimlerinde aktif görev almaları öngörülüyormuş. Memleketin sorunlarını hallettiler, kulüplerin sorunları kaldı... İngiltere Başkanı Blair, "İşimiz bitene kadar Iraktayız" demiş. İşleri 30 yıl sonra bitecek... Neden mi? Irakta 30 yıllık petrol rezervi kalmış da... İktidar partisinin "Biz Mecliste çoğunluğuz, istediğimizi yaparız" anlayışı karşısında okurumuz Cevdet Arun Demokrat Parti döneminden örnek veriyor: - Vaktiyle Demokrat Parti çoğunlukla iktidar olduğunda parti büyüklerinde aynı tavır görülüyordu... O zaman rahmetli Yusuf Ziya Ortaç Akbaba dergisinde şu satırları yazmıştı:"DP oyları sadece sayıyor, oysa aynı zamanda tartmalı" Böylece nicelik yanında niteliğe dikkati çekmişti...Demokrat Partinin yaşamının "mutlu son"la bitmediğini herkes biliyor. Akbaba uyarısı Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, CNNde Taha Akyol ile konuşurken söylemiş, biz de alıp 18 Eylül 2003 tarihli sütunumuza koymuşuz aşağıdaki sözleri:- İmam hatip liseleri imam yetiştiren okullar değildir. Çünkü Türkiyede imamların artık ilahiyat fakültelerinden mezun olması gerekir...Prof. Nur Serter, Hüseyin Çelikin bu sözlerini ele alarak demiş ki:- İmam hatipler meslek okulu statüsünde kurulmuş okullardır. Eğer meslek elemanı yetiştirmeyeceklerse kapatılıp düz liseye dönüştürülmeleri gerekir... Böylece çözüm ortaya çıkmış... Çözüm bu kadar basit... İşte size çözüm Eti Zeolit A.Ş. bundan birkaç yıl önce, çevreye uyumlu deterjan üretmek amacıyla Eti Holdinge bağlı ortaklık olarak kuruldu. Ancak daha sonra verimli ve kârlı olamayacağı görüldü. TBMM KİT Komisyonu geçen yıl haziran ayında yaptığı toplantıda faaliyetinin durdurulması yönünde temenni kararı alınca kapatılması kararlaştırıldı. Peki sonra ne mi oldu? CHP Konya milletvekili Atilla Kartı dinliyoruz.- Biz şirketin kapatılmasını beklerken bir de baktık ki genel müdürü görevden alındı, yerine AKP Kadın Kolları Başkanı Selma Kavaf ın eşi Alaattin Kavaf atandı. Kapanma aşamasındaki bir şirketin genel müdürü hangi mantıkla ve gerekçeyle görevinden alındı? Herhangi bir yolsuzluğu, usulsüzlüğü mü tespit edildi? Yeni atanan kişinin AKP Kadın Kolları Başkanının eşi olması dışında ne gibi bir özelliği var? Varsa nedir? Bu soruları bir soru önergesiyle Enerji Bakanı Hilmi Gülere sordum. Yanıt bekliyorum... m.asik@milliyet.com.tr Eti Zeolit...