Coşkun Kırca Akşamdaki yazısında:- Bay Erdoğanı dinlerken kendimi merhum Adnan Menderesi dinler sandım, diyor. Meclis grubuna siz isterseniz hilafeti de getirirsiniz diyen Menderesi...Ve ilginç bir olay aktarıyor o dönemden:"1961de toplanan Mecliste Adalet Partili bir eski Urfa Valisi vardı; pek de sempatik bir kişiliği olan Kadri Eroğan! Bu zat, Anayasa Komisyonunda, İnönü hükümetinin sevk ettiği Anayasa Mahkemesinin kuruluşuna dair tasarıya gerek olmadığını; zira egemenliğin kayıtsız şartsız Millete ait oluşu ilkesinin egemenliğin Meclise ait olduğu anlamına geldiğini ileri sürüyor ve Anayasada öngörüldüğü halde bu mahkemenin Meclisin egemenliğini sınırlayacağını ve bunun caiz olmadığını söylüyordu! Ve bir de önerisi vardı: Bütün senatör ve milletvekilleri ön avluda Meclis binasının dibine dizilsinler ve hep bir arada Meclisin duvarına işesinler! Bu zata göre parlamenterlerimiz, bu suretle her şeyi yapma hakkına sahip bulunduklarını herkese göstermiş olacaklardı! Tam o sırada Anayasa Komisyonunda merhum Emin Paksütün davudi sesi duyuldu: Evet ama Kadriciğim elde makas bekleyenler var." Başbakan Erdoğan yüzde 34 oy ve seçim yasasının cilvesiyle TBMMde sağladıkları yüzde 65lik sandalye çoğunluğunun kendilerine her türlü yetkiyi verdiği inancında... Bir insanın yaşamında kendinden daha değerli bir şey yoksa o insanın kendi yaşamının da değeri yoktur. Tagore Sayın Emine Erdoğana tavsiye: Bundan sonraki yurtdışı gezilerinde sadece gözünüz açıkta kalacak şekilde giyinin... Yunanistandaki olayın benzerlerine meydan vermeyin. Haldun Ertem CHP İstanbul Milletvekili Onur Öymen, bir toplantıda Avrupa Birliği Ankara Bürosunda görevli bir yetkiliyle karşılaştı. Sohbet sırasında konu Kretschmerin Genelkurmayı eleştirmesine geldi. Onur Öymen dedi ki:- Nedense Genelkurmayın işinize gelen açıklamalarını hiç eleştirmiyorsunuz. Örneğin Genelkurmay Başkanının Kıbrısla ilgili açıklamasına hiç ses çıkarmadınız. Çünkü o konuda benzer görüşteydiniz. Ama Genelkurmay laikliği savununca tepki gösterdiniz. Bu mudur AB standardı?Onur Öymen bu sorusuna yanıt alamadı... Kretschmere yanıt Yunan Başbakanı Karamanlis Bayan Erdoğanı yanaklarından öptü - öpmedi tartışmasının gözden kaçmaması gereken özünü Mine Kırıkkanat yazıyor:"Türkiyede artık, bir başbakan eşi, yabancı bir başbakan tarafından dostça kucaklanmasının hesabını vermek, günah işlemediğini kanıtlamak zorunda İslamcı basına. Türkiyede artık, bir başbakan eşini yanaklarından dostça öpmek şeriata aykırı, dolayısıyla devlet televizyonunda gösterilmesi yasak. Türkiyede artık, kadının devlet düzeyinde elinin sıkılması bile sorun." Daha da vahimi bu ilkel tartışmalar ülkenin ana sorunlarının önüne geçiyor. Yanaktan da olsa Aşağıdaki satırları dün hangi medya ünlüsü yazdı? Okuyun ve bilin bakalım:"...AKP bizim sandığımız gibi bir parti değilmiş. Şimdiye kadar bize farklı bir yüzünü göstermiş. Bu parti, konu imam hatip olunca gerçek genlerini gösterdi ve merkez partisi olamayacağını da ortaya koydu. Bu ne biçim bir hırstır ki, imam hatip liselerinin önünü açan YÖK tasarısı sabahlama pahasına, yangından mal kaçırır gibi Mecliste oylanıp yasalaştırıldı. AKP, iki ayrı yüzü olduğunu açıkça göstermiş oldu...""...İktidara geldikten sonraki tutumuyla desteklediğim AKPyi bugün tanıyamıyorum. Ya ben aldanmışım veya AKP kendini iyi perdelemiş..""...AKP, imam hatip konusundaki tutumuyla "gizli gündemleri var" diyenleri haklı çıkarttı. AKP öylesine hesapsız davrandı ki, biriktirdiği muazzam prestij havuzunu bir darbe ile yok etti. İnsanların kafasındaki kuşku ve kaygıları geri getirdi. Bunlar yetmiyormuş gibi, AB normlarına uyum sağlama çabasındaki Genelkurmayı dahi açıklama yapmaya zorladı. AKP, bir çuval inciri kendi eliyle berbat etti."***Yukarıdaki satırlar AKP iktidarını Kıbrıs, Irak dahil hemen her konuda ilk günden beri destekleyen Mehmet Ali Biranda ait... Bugün:- Ya ben aldanmışım ya da AKP kendini iyi perdelemiş, diyor...Diğer kimi yazarlar da AKPyle ilgili benzer pişmanlıklar sergiliyor...Acaba aldatıldılar mı? Yoksa aldanmakta veya aldanır görünmekte yarar mı umdular?Aldanmayanlar nasıl aldanmadı?Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının değişmediğini sadece takıye yaptığını, zamanı gelince gerçek kimliklerini ortaya koyacağını söyleyip yazanlar kâhin miydi? Peki... Bugünlerde pişmanlık sergileyenler meselenin özüne iniyorlar mı?Yok canım... Çoğu yine "AKP bir hata yaptı, düzeltir" havasındalar...Ülkenin şeriat rejimine götürüldüğünü, Cumhuriyetin altının oyulduğunu falan görmezden geliyorlar. Yine "takiye"ye ayak uyduruyorlar... Meğer aldanmışım! m.asik@milliyet.com.tr Göbeği açık diye Gaziantep Öğretmenevine alınmayan genç kız kapıda beklerken, içeriden kara çarşaflı bir kadın çıkmış. Kapıda bekleyen kadın, bizim AB ile ilişkilerimizi simgeliyor adeta...