Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Sultanahmet, Laleli, Kumkapı, Ayasofya, Topkapı Sarayı, Kapalıçarşı, Mısır Çarşısı, İstanbul Üniversitesi, Valilik, oteller ve müzeleri sınırları içinde barındıran Eminönü ilçesinde her şey var, nüfus yok...
Gündüz nüfusu 2.5 milyon olan Eminönü'nün gece nüfusu topu topu 50 bin kişi. Seçimlerde 18 bin seçmen oy kullanıyor. Son seçimde olduğu gibi 6500 oyla belediye başkanı seçilebiliyor...
İlçede yaklaşık 100 bin işyeri var ama bu işyeri sahiplerinin yerel seçimlerde oy kullanma ve bölgenin geleceğinde söz söyleme hakkı yok...
Oteller başta olmak üzere Eminönü'ndeki işyeri sahipleri geleceğe sahip çıkmak amacıyla Eminönü Platformu'nu oluşturdular 5 ay önce...
Hedeflerden biri belediye sınırları içinde kalan Balat, Zeyrek, Süleymaniye, Kumkapı, Sultanahmet gibi bölgelerde yerleşimi teşvik ederek İstanbul'un özellikle aydın kesimlerini bu bölgelere çekmek...
Eminönü Platformu üyeleri ilk adımı atmışlar... Bazıları Eminönü sınırları içine taşınmış. 1000 kadar işyeri sahibi ikamet adresi olarak Eminönü'nü göstermiş. Yerel seçimlerde Eminönü'nde oy kullanacaklar... Belediye başkan adaylarını bilgilendirecek, yakından denetleyecekler.
İstanbul'un serveti, tarihi ve kültürel zenginliğidir...
Eminönü Platformu'nun bu zenginliği koruma girişimi sevindirici bir gelişme...

Dilenciler milyonerleri kıskanmazlar da kendilerinden daha başarılı olan diğer dilencileri kıskanırlar.


Ütü istemeyen gömlek yapılmış; yağ istemeyen yönetici de yapılacak mı?


Kanada'da önce Ararat filmi gösterime sokuldu... Peşinden sıra soykırım tasarılarına geldi. Geçtiğimiz aylarda, Quebec parlamentosunda bir tasarı oylandı ve onandı. Şimdi de Kanada parlamentosunda bir tasarı oylanmak uzere...
Kanada'dan yazan Levent Ersoy diyor ki:
- En acısı Kanada'da "soykırımcı" damgasını yemek üzere olan Türkiye'nin kendi gerçeklerini anlatmak için bir etkinliğinin bulunmaması...
Tasarı yasalaşsın... Ankara usulen bir protesto çeker!

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek dün yaptığı basın toplantısında TÜPRAŞ'ın Rus şirketi Tatneft'e 1.3 milyar dolara satışında 400 milyon dolar rüşvet döndüğünü öne sürdü... Perinçek'e göre Tatneft Rus şirketi olmakla birlikte Amerikan sermayesinin kontrolü altında... New York borsasında tahtası olan tek Rus şirketi. Rüşvet ödemesini de Tatneft'in arkasındaki bir Amerikan firması yaptı...
Bunlar iddialı suçlamalar... İnanması kolay değil. Ne var ki satış öylesine karanlık ki... Arkasında bir şey olmadığına inanmak da çok zor...

Annan Planı'nı kabullenmeye mecburduk, gücümüz bu kadar, derseniz bunun bir anlamı olur. Ancak Annan Planı'nı kabullenmek bir zaferdir diye kırk gün kırk gece bayram yaparsanız bu sahtekârlıktır.. Halkı yanıltmaktır...
CHP İstanbul Milletvekili Onur Öymen, gerçekleri yansıttığı için basına fazlaca yansımayan TBMM'deki konuşmasında örnekler veriyor:
- Annan Planı'nın son üçüncü şeklinde deniliyor ki: "Kuzeye, oradaki Türk nüfusunun yüzde 21'i kadar Rum geçecek." Ne demektir bu?.. 42.000 Rum geçecek. Başka ne diyor; Karpas bölgesinde evvelce yaşamış olan Rumlar buraya tekrar dönecekler. Bu ne demektir; 12.000 kişi daha dönecektir. Bunların dışında, 65 yaşın üzerinde olan Rumlar, yanlarına birer refakatçi de almak kaydıyla kuzeye gelip yerleşme hakkına sahip olacaklar. Diyelim ki 20.000 kişi de bu hakkı kullandı; o zaman yaklaşık 80.000 Rum'un Türk kesimine gireceği görülüyor. İşte, iki kesimliliği kaldıran tablo budur...
Avrupa'da, bir ülkede, yabancı nüfus toplam nüfusun yüzde 8'ine ulaştığı zaman alarm zilleri çalıyor. Danimarka'da şu anda en büyük mesele, yabancı nüfusun yüzde 8'e ulaşmış olmasıdır... Kuzey Kıbrıs'ta yüzde kaça çıkacak; yüzde 40... İşte Annan Planı budur.
Bazıları diyorlar ki, efendim, Avrupa Birliği içinde toplumlar mecburen barış içinde yaşar. İrlanda ve Bask bölgesi de AB sınırları içindedir... Ama insanlar orada her gün birbirlerini öldürüyorlar?
5 Aralık 2003 tarihinde; yani, 2 ay önce, Kıbrıs Rum Parlamentosu bir karar aldı. Bu kararda diyor ki: "Kurtuluş Savaşı sırasında, Türkiye, Yunanlılara genocide (soykırım) uygulamıştır"... İşte, içinize alacağınız, toplumumuzun yüzde 40'ını oluşturacak insanlar, bu zihniyet ve duyguda insanlardır...

***
Maliye Bakanı Unakıtan diyor ki: "Geçen ay en fazla fiyat artışı hıyarda oldu. Hıyar hıyarlığını yapmazsa enflasyonda tek haneleri görürdük."
Görüldüğü gibi, vücut diliyle anlatılamayacak şeyler de var...