İngiltere'nin Ermenistan'daki Büyükelçisi Thorda Abbott - Watt, göreve başlamasının birinci yılı nedeniyle Erivan'da bir basın toplantısı yapıyor... Toplantıda bir soru üzerine 1915 olayları ile ilgili görüşünü açıklıyor:
- Büyük Britanya 1915 olaylarının kitle katliamı olduğunu kabul etmektedir, ancak bu olayları soykırım olarak nitelemek uygun değildir. Olaylar Birleşmiş Milletler'in "soykırım" tanımına uymamaktadır.
Büyükelçinin bu sözleri Ermenistan'dan çok ABD'de yankılandı.
"California Chronicle" gazetesinin yayıncısı Hanut Sasunyan İngiliz Büyükelçisi'nin sözlerini eleştirirken, basın toplantısının üzerinden 6 hafta geçtiği halde hiçbir Ermeni yetkilisinin İngiliz Büyükelçisini kınamamasını hayretle karşıladığını yazdı.
Sasunyan'ın hayretle karşıladığı olay aslında Türkiye - Ermenistan ilişkilerinin geleceği açısından iyi bir işaret. Çünkü geleceğe dostça yürümek ancak geçmişin kinlerinden sıyrılmakla mümkün...
Üç tarafı suyla çevrili ülkemizin üstü de suyla doldu.
Antalya'nın Manavgat ilçesine bağlı Gebece dağ köyünden yazan öğretmen okurumuz okulda bando takımı kurmak için 1 davul, 4 trampet, 1 tane zil istemişti. Antalya Valisi Alaattin Yüksel konuyla ilgilendi. Köye bando takımını birkaç gün içinde gönderiyor. Teşekkürler...
Derdimiz, Avrupa Birliği'ne girmek değil de IMF'den çıkmak olsaydı şimdi gelişmiş bir ülke olarak yaşıyor olacaktık.
Fransa'da 2 bin bilim adamı hükümetin bilimsel araştırmalara yapılan ödeneği kesmesini protesto için sembolik olarak istifa etti. Ayrıca 65 bin imza toplandı, üniversiteliler sokağa çıkıp yürüdüler...
Türkiye'de binlerce bilim insanı var... Ne Maliye Bakanlığı'nın araştırma fonlarını kesmesine ne TÜBİTAK'ın duman edilmesine tepki gösterdi bizim bilim dünyası... YÖK yasasına sadece 76 rektör itiraz etti. Üniversite uyudu.
Bizimkiler maaşlı memur... Bilim adamı başka bir şey...
Bodrum'dan bir çığlık... "Turgutreis'e bağlı Karaincir mevkiinde Beyaz Şehir Tatil Sitesi'nde oturmaktayız... Bu siteye eklenen kaçak inşaatları toplu imza ile Turgutreis Belediyesi'ne defalarca bildirmemize rağmen sonuç alamadık. Belediye Encümeni yıkım kararları almakta fakat uygulamamaktadır.
Durum Kaymakamlık, Valilik ve İçişleri Bakanlığı'na bildirilmiş, yine sonuç alınamamıştır."
Demek ki müteahhit dişli... Sayın İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu bu satırları okuyacak mıdır acaba?
İyi adam pardon iyi haber lafının üzerine gelirmiş... Dün milletvekillerinin meclis görevi dışında ticaret, müteahhitlik gibi işler yapmaması gerektiğini yazmıştık. Avukatlık Yasası' nı örnek göstermiş, milletvekillerine avukatlık yolunun kapatıldığını anımsatmıştık...
Ankara büromuzdan Günseli Önal'ın haberinden öğreniyoruz ki...
AKP'liler yeni bir yasanın hazırlığına başlamışlar...
Bırakın diğer işlerin yasaklanmasını, avukatlığı da serbest bırakacaklarmış...
Bu kadro çok i$ yapar... Hele seçimden sonra, tutabilene aşkolsun...
RTÜK üyelerinin hafta sonları genellikle Bodrum'a seyahat ettikleri tespit edilmiş. Televoleyi yerinde izlemek içindir...
Dünden devam... Müteahhitler Birliği SAM şirketine yaptırdığı "itibar" araştırmasını basına açıklarken, gazeteciler Birlik Başkanı Nihat Özdemir'e merak ettikleri konularda soru sorma fırsatını buldular.
- Karayollarındaki kazalarda yol standartlarının rolü nedir?
Nihat Özdemir'e göre kazaların ana sebebi kontrolsüz hız idi...
- Amerika'da otoyollarda hız sınırı 80 mil, Almanya'da 130 kilometredir, dedi Nihat Özdemir, Türkiye'de ise hız sınırı yoktur. Mutlaka bir hız sınırı konulmalıdır...
Ankara-İstanbul arasının hız sınırı olmaması yüzünden 2.5 saate kadar indiği konuşuldu... Göz göre göre ölüme davetiye... Çok mu zordur hız sınırı koymak... Anlaşılır gibi değil...